Uz. Dr. Sevilay Zorlu

Cinsel Terapi

Uz. Dr. Sevilay Zorlu

  CİNSEL TERAPİ, cinsel işlev bozukluklarının tedavisinde kullanılan, “BİLİŞSEL DAVRANIŞÇI PSİKOTERAPİ” tekniklerinin ön planda olduğu bir psikoterapi yöntemidir.

İnsanda dört aşamalı cinsel yanıt döngüsünü tanımlayan W. Masters & V. Johnson, cinsel terapinin kurucuları olarak kabul edilmektedir.

Helen Singer Kaplan ise klasik davranışçı-bilişsel cinsel terapide psikodinamik bakışın da yer alabileceğini göstermiş ve “PSİKODİNAMİK YÖNELİMLİ CİNSEL TERAPİ” yi geliştirmiştir. Bu tedavi özellikle cinsel istek bozukluklarında uygulanmaktadır.

Cinsel terapinin ilk oturumunda durumun tam bir değerlendirmesi yapılır. Terapist başlangıçta her iki eşle ayrı ayrı görüşür. Bu görüşmelerde geçmiş cinsel yaşam özellikleri, mastürbasyon, eşli cinsel etkinlikler, ilk cinsel birleşme deneyimi, sürekli cinsel ilişkiler, kişinin yaşam boyu cinsel yanıtları açısından incelenir.

Bireylerin genel sağlık durumu, geçirilmiş veya sürekli hastalıkları, kullandığı madde ve / veya ilaçlar sorgulanır.

Cinsel sorunun ne zaman ve ne şekilde başladığı, nasıl değişiklikler gösterdiği, o güne kadar olan tedavi girişimleri ve bunların sonuçları incelenir.

Cinsel işlev bozukluğu bedensel bir nedene bağlı olarak ortaya çıkmışsa ya da böyle bir olasılık varsa gerekli tetkik ve uzman muayeneleri istenir.

Eşlerin her birinin cinsel sorunu nasıl gördüğü, bu sorunun çiftin ilişkisine etkileri değerlendirilir. İlişkilerinde belirgin çatışma alanları olan çiftler için, cinsel tedaviden önce veya aynı zamanda eş tedavisi gerekebilir.

Çocuk istemeyen çiftlerde, bir kadın hastalıkları uzmanı yardımıyla, uygun bir doğum kontrol yöntemine başlanır.

Çiftin cinsel yaşamı ve sorunları öğrenildikten sonra, her iki eşin cinsel yanıtlarındaki bozukluklar belirlenir.

Sorun oluşturan cinsel işlev bozukluğunun ne olduğuna karar verilir, cinsel işlevin ve bozuklukların fizyolojisi çifte anlatılır. Tedavinin hedefleri terapist ve çiftin işbirliği ile belirlenir.

Terapist, uygulamayı düşündüğü cinsel tedavinin özelliklerini, tedavi aşamalarını, beklediği sonuçları çifte anlatır. Terapist, cinsel işlev bozukluğunun tipine ve şiddetine göre, çiftin özel durumunu da göz önüne alarak, tedavinin ne kadar süreceği ve bu sürede kaç görüşme yapılacağı hakkındaki görüşünü de açıklar.

Cinsel tedavi süreci, çiftin cinsel yaşamında özel ve yapay bir dönemdir. Her bireyin, her çiftin cinsel yaşamı sadece kendisini ilgilendirir, normal koşullarda kimseyle paylaşılması da gerekmez. Bununla birlikte cinsel tedavide, terapistin cinsel yaşamın tüm ayrıntılarını öğrenmesi ve cinsel yanıtlarda istenen değişiklikleri sağlamak için farklı cinsel davranışlar önermesi gerekir.

Cinsel tedavi, cinsel birleşme olmayan yeni evliler, gebe vajinismuslular gibi bazı özel durumlar dışında, acil değildir. Çiftin koşullarının uygun olduğu, cinsel yaşamlarına odaklanabilecekleri herhangi bir zamanda yapılabilir.

Cinsel tedavide terapist çiftin cinsel yaşamında değişimi başlatır ve yeni cinsel becerileri öğretir. Bununla birlikte tedavide çiftin sorumluluğu büyüktür. Düzelmeyi sağlayan, terapistin yol göstermesi, eşlerin motivasyon ve çabasıdır.

CİNSEL TEDAVİLERDE ETİK

Son yıllarda popüler hale gelen cinsel tedaviler, beraberinde cinsel tedavi etiğini de tartışma gündemine taşımaktadır.

Cinsel tedavilere giderek artan ilgi, cinsel tabuların ve cinsiyetçiliğin egemen olduğu ülkemizde cinsel tedavi etiğinin ivedilikle tartışılmasını da zorunlu kılmaktadır.

1. GİZLİLİK VE GÜVENİRLİK: Terapist, çiftlerin birbirinden gizledikleri durumlar olduğunu öğrendiğinde, eşlere “bu sırların tedaviyi baltalayacağını” iletmek ve “ilişkilerinde bir değişiklik yaratmak istiyorlarsa gizledikleri konulara öncelik vermeleri gerektiğini” hatırlatmalıdır.

2. TERAPİSTİN DANIŞANI ETKİLEMESİ:Cinsel terapist, kendi değerlerini ve ön yargılarını danışanlarına yansıtmamalıdır. Kişiye / çifte önerilerde bulunulabilir ancak karar kişiye / çifte ait olmalıdır.

3. TEDAVİ YÖNTEMLERİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME VE ONAY ALMA:

Bir tedaviye başlamadan önce danışana, nasıl bir tedavi sürecinin izleneceği, o tedavinin ne gibi olumsuz etkilerinin olabileceği, önerilenin dışındaki alternatif tedaviler olabileceği bilgisi iletilmelidir.

4. HASTA - TERAPİST ARASINDA CİNSELLİK:

Cinsel terapide terapist ile danışan arasında cinsel ilişki veya herhangi bir yakınlığa yer yoktur.

Terapistler, danışanlarına yetki ve özelliklerini açıkça ve doğru olarak anlatmalı. Terapist, yargısının etkilenebilirliğini bilmeli ve bunu engellemek için mezuniyet sonrası eğitimlerden ve danışmanlıktan yararlanmalıdır. Danışanın menfaati korunmalıdır.

 

 

 

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları