Uz. Dr. Sevilay Zorlu

Cinsel sorunlar nasıl tedavi edilir?

Uz. Dr. Sevilay Zorlu

İnsan davranışı ve cinselliği BEDENSEL, PSİKOLOJİK, SOSYAL koşullardan etkilenir.

Cinsellik salt cinsel organlara sınırlı değildir. Cinsellikle ilgili DUYGU, DÜŞÜNCE ve çok kere hatalı olabilen YERLEŞMİŞ İNANÇLAR vardır.

Cinsel sorunların ve bozuklukların ortaya çıkışında kişinin bedensel ve psikolojik özellikleri ya da ikili ilişkilerin dinamikleri etkili olabilir. Doğal olarak cinsel sorunların tedavisi de onun gelişmesine neden olan etkene göre değişebilir. Kişi ile görüşülerek sorunu ortaya çıkaran, yerleşmesine neden olanlar birlikte incelenir. Kişiye ve sorununa etkin olacak ilaç veya psikoterapiler seçilir.

Cinsel sorun, tıbbi veya biyolojik bir nedene bağlı gelişmişse tedavisi ilaç veya diğer tıbbi tedaviler olacaktır. Bu durumda böylesi bir tedaviyi, ürologlar, kadın hastalıkları ve doğum uzmanları ya da psikiyatristler yaparlar.

Eğer cinsel sorun, psikolojik faktörlere bağlı gelişmişse veya tıbbi bir nedene bağlı olarak gelişmiş olsa bile psikolojik etkenler durumu ağırlaştırmışsa cinsel terapiler gereklidir. Cinsel terapileri ise cinsel terapi konusunda eğitim almış, psikiyatristler ve klinik psikologlar yapabilir. Bütün tedaviler gibi cinsel tedaviler de BİLİMSEL VERİYE DAYALI olmak zorundadır.

Yeni bir tedavi yönteminin uygulama alanına girmesi için bilimsel ve etik olarak tanımlanmış süreçlerden geçmesi, etkili olduğunun kanıtlanması ve meslek topluluğunca kabul edilmesi zorunludur. Cinsel tedavilerde kullanılan bir psikoterapi yönteminin belli bir bozukluk için etkin bir tedavi olduğuna, bilimsel ilkelere uygun bir dizi çalışma yapılarak karar verilir.

Son yıllarda dünyada cinsel sorunlar ve onların tedavilerinde önemli bir birikim olmuştur. Sevinerek belirtmeliyiz ki ülkemizde de, bu gelişmelerden haberdar olup onları uygulayan merkezler bulunmaktadır.

Cinsel Terapilerin, Cinsel işlev bozuklukları için etkinliği 70´li, 80´li yıllarda bilimsel ortamlarda tartışılmış ve karşılaştırmalı araştırmaların bilimsel dergilerde yayınlanması ile 30 yıl önce kanıtlanmıştır.

Dünyada ve Türkiye´de 1970´lerden beri “CİNSEL TERAPİ” ile VAJİNİSMUS ve ERKEN BOŞALMA olguları, CİNSEL İSTEKSİZLİK, ERKEKLERİN SERTLEŞME BOZUKLUĞU VE KADINLARIN UYARILMA ve ORGAZM BOZUKLUKLARI gibi cinsel işlev bozuklukları başarıyla tedavi edilmektedir.

Cinsel terapi, kısa süreli ve soruna odaklı bir psikoterapi yöntemidir. Cinsel tedaviler ortalama olarak 2-4 ay ve 6-10 seans sürer. Kişiye göre bir iki görüşme ile kısa zamanda düzelen vakalar olabildiği gibi, bir iki yıl tedavisinin sürmesi gereken vakalar da olabilir. Tedavi süresi ve seans sayısı çiftin veya bireyin yaşadığı sorunun özelliklerine, kişilerin tedavi motivasyonlarına, çiftin ilişki yapısına, ek sorunların varlığına göre değişmektedir.

Cinsel sorunları olanlarda uygulanan ve etkinliği bilinen cinsel tedaviler aslında ÖZEL BİR ÖĞRENME BİÇİMİDİR. Bu öğrenme sürecinde kişiye temel olarak şunlar öğretilir:

  1. Cinsel bilgilendirme, cinsellikle ilgili yanlış inanışlar (cinsel mitler) üzerinde çalışma, davranış düzenlemeleri,
  2. Cinsel beceri artırımına yönelik tekniklerin egzersizler verilerek uygulanması,
  3. Cinsel işlev bozukluğuna özgü modifiye edilmiş tekniklerin egzersizler verilerek uygulanması,
  4. İçgörü kazanılmasına yönelik psikoterapi tekniklerinin kullanılması
  5. Çiftin ilişki sorunları üzerinde çalışılması
  6. Genel olarak psikoterapilerde ve özellikle de cinsel tedavilerde kişiye mahrem ve güvenli bir öğrenme ortamı oluşturulur.
  7. Bu ortamda kişi kendi denetimi altında kendisini, kimliğini, bedenini, ilişkisini keşfetmeye cesaretlendirilir.
  8. Bu keşif ve öğrenim kişinin özelliklerine göre değişen bir süratte ve derece derece olur.
  9. Cinsel sorunun ilaçla tedavisi yapılırken de hasta ile hekim arasındaki ilişkinin önemi vardır. Bazen psikoterapi veya cinsel terapinin bir parçası olarak uygulanır.
  10. Zira cinsellik salt bedensel bir sorun değildir

DÜNYA CİNSEL SAĞLIK BİRLİĞİ'NİN

(WORLD ASSOCİATİON FOR SEXUAL HEALTH)

CİNSEL HAKLAR BİLDİRGESİ

Cinsellik her insanın kişiliğinin ayrılmaz bir parçasıdır. Cinselliğin tam olarak gelişimi temas, mahremiyet, duygusal ifade, zevk, şefkat, aşk gibi temel insan ihtiyaçlarının doyumuna bağlıdır.

Cinsellik birey ile sosyal yapılar arasındaki etkileşim aracılığıyla oluşur. Cinselliğin tam gelişimi bireysel, kişilerarası ve toplumsal mutluluk/iyilik için temel gereklerden biridir.

Cinsel haklar özgürlüğe, onura ve her bir insanoğlunun eşitliğine dayalı evrensel insan haklarıdır. Sağlık ana insan haklarından biri olduğuna göre cinsel sağlık da temel bir insan hakkı olmalıdır.

Bireylerin ve toplumların cinsel sağlıklarının gelişiminin temini için aşağıdaki cinsel haklar tanınmalı, teşvik edilmeli, saygı gösterilmeli ve toplumlar tarafından savunulmalıdır. Cinsel sağlık bu cinsel hakların tanındığı, saygı duyulduğu ve uygulandığı ortamlarda mümkündür.

1) CİNSEL ÖZGÜRLÜK HAKKI. Cinsel özgürlük bireylerin tüm cinsel potansiyellerini ifade etmelerine olanak verir. Ancak her çesit cinsel zorlama, istismar ve taciz yaşamın her anı ve durumunda bu özgürlüğün dışındadır.

2) CİNSEL OTONOMİ, CİNSEL BÜTÜNLÜK VE VÜCUDUNUN GÜVENLİĞİ HAKKI. Bu hak kişinin kendi kişisel ve sosyal etiği çerçevesinde kendi cinsel hayatıyla ilgili kendi kendine karar verebilme gücünü içerir. Ayrıca işkence, yaralama ve her çeşit şiddetten arınmış olarak vücudumuzu kontrol etmemize ve zevk almamıza olanak verir.

3) CİNSEL MAHREMİYET HAKKI. Bu madde başkalarının cinsel haklarına müdahale edilmediği sürece yakınlaşma konusunda bireysel karar verme ve davranma hakkını içerir.

4) CİNSEL EŞİTLİK HAKKI. Cinsiyet, toplumsal cinsiyet, cinsel yönelim, yaş, ırk, sosyal sınıf, din veya fiziksel ve zihinsel engel gözetilmeden hiçbir ayırıma maruz kalmama

hakkıdır.

5) CİNSEL ZEVK HAKKI. Cinsel zevk, otoerotizm dahil olmak üzere, fiziksel, psikolojik, akli ve ruhsal refah kaynağıdır.

6) DUYGUSAL CİNSEL İFADE HAKKI. Cinsel zevk erotik haz ve cinsel eylemlerden daha fazlasıdır. Bireylerin cinselliklerini iletişim, dokunma, duygusal ifade ve aşk aracılığıyla ifade etme hakları vardır.

7) ÖZGÜRCE CİNSELLİK İÇEREN İLİŞKİ KURMA HAKKI. Bunun anlamı evlenme ya da evlenmeme,

boşanma ve başka çeşitli sağduyulu cinsellik içeren ilişkiler kurabilme ihtimalinin olmasıdır.

8) ÖZGÜR VE SAĞDUYULU ÜREME SEÇİMİ YAPMA HAKKI. Bu madde çocuk sahibi olma veya olmamayı seçme hakkını, çocuk sayısına ve ne kadar aralıkla olacağına karar verme hakkını ve doğurganlık düzenlemeleriyle ilgili tüm tedavilere tam erişim hakkını içerir.

9) BİLİMSEL ARAŞTIRMAYA DAYALI CİNSEL BİLGİ EDİNME HAKKI. Bu hak cinsel bilginin bilimsel açıdan etik araştırmalar sonucu elde edilmiş olması ve bütün sosyal seviyelerdeki kişilere uygun şekilde yayılması gerektiğini ifade ediyor.

10)KAPSAMLI CİNSELLİK EĞİTİMİ HAKKI. Bu doğumdan başlayarak yaşam boyu devam eden bir süreçtir ve bütün sosyal kurumları kapsamalıdır.

11)CİNSEL SAĞLIK BAKIMI HAKKI. Cinsel sağlık bakımı tüm cinsel endişe, sorun ve hastalıkların engellenmesi ve tedavisinde mevcut ve ulaşılabilir olmalıdır.

Yazarın Diğer Yazıları