Ümran Öztürk

Savat duyguları motiflerle anlatma sanatı

Ümran Öztürk

Tarihe yolculuk yapan, duyguları motiflerde birleştiren adam Erdal Binici' yi bu haftaki yazımın konuğu yapmak istedim.

Çünkü Binici,  unutulmaya yüz tutmuş mesleklerden ve Van şehrine atılmış kalemlerin izlerinden  biri olan Urartu Savat işlemeciliğini günümüze kadara taşıyan bir isim.

Öyle ki Urartu dönemine ait takılar Van'da Erdal Binici ustanın ellerinde yeniden hayat buluyor.

Tarihe bakıldığında savatın yaklaşık 2 bin 800 yıllık bir geçmişi olduğunu görüyoruz. Roma döneminde daha çok tabak çanakta kullanılan bir süsleme olan savat, daha sonra gümüşle daha kalıcı hale gelmiştir. Van tarihinde de savat işçiliğinin önemli bir yeri vardır.

Tarihte bilinen çok eski ve önemli el sanatı işçiliklerinden biridir Savat işlemeciliği. Vanlı sanatkâr Erdal Binici'nin, dededen miras kalan bu mesleği atölyesinde geliştirdiği yeni projelerle ayakta tutmaya çalıştığını ustayla yaptığımız söyleşide öğreniyorum

Eski Van'da 120 atölyenin var olduğu, bu atölyelerde de ciddi anlamda savat işlemeciliği yapılıp, tüm dünyaya gönderildiğini ifade eden Erdal Binici, Van'da, savatı el işi olarak gümüşe işleyen tek atölyenin sahibi ve kalan tek ustası.

Bu konuda önemli başarılar kaydeden, yurtiçinde açılan tüm fuarlara katılarak 90 yıllık bir geçmişe sahip oldukları, "Savat Sanatı"nı tanıtmakta olduğunu ifade ediyor.

Urartulardan sonra Osmanlı dönemine kadar bu işçilik önemli bir yer tutmuş. Osmanlı döneminde 900 ayar gümüşe tuğra vurma yetkisi'ni İstanbul ile paylaşan Van'da, bu mesleğin 1915 yılından sonra yavaş yavaş unutulmaya başlayan sanat dalları arasına girdiğini söyleyen Binici: ''Bizim dışımızda birkaç atölye daha var, fakat kum döküm dediğimiz tekniği kullandıkları için onlara savat atölyesi diyemeyiz'' dedi.

Van'da Urartular'dan kalan gümüş ile bölgede eskiden beri bilinen savat işlemeciliğini yeniden canlandıran Binici, arkeolojik kazılarda bulunan Urartulara ait takıların örneklerini alarak üretimini yapıyor ve 3 bin yıllık takılarla geliştirdiği projeleriyle bu takılara adeta yeniden hayat veriyor.

 

 

 SAVAT İŞLEMECİLİĞİNİN İLK KURALI SABIR

"Savata geçmeden önce ısıyı çok iyi ayarlamak ve 450 dereceyi aşmamak gerekiyor. 450 dereceyi aştığınızda savatı yakmış olursunuz. Bu derecenin altında yapılan savat ise erime düzeyi az olacağından gözlerin içine savat dolmayacaktır. Bu yüzden sabır Savat işlemeciliğinin ilk kuralıdır. Sebat ettikçe eserin ne kadar güzel ve farklı çıktığını görmek mümkün. Örneğin bir bilezikte savat işlemek yaklaşık bir buçuk günümüzü alıyor. Savat ince işçilik gerektiren bir olaydır." Diye ifade etti.

 

MUHTEŞEM SANAT ESERİ SAVAT

Savat; gümüşün üzerinde bulunan siyah süslemelerdir.  Gümüş üzerine çelik kalemlerle motifler çizilerek daha sonra savat adı verilen bakır, kurşun ve kükürtten elde edilen alaşımın 450 derecede eritilerek gümüş üzerine kaplanması ve gümüşün keçede zımparalanmasıyla birlikte ortaya çıkan muhteşem sanat eserleridir.

 Bu süslemenin eski dönemlerde günlük eşyalarda kullanıldığı, günümüzde ise sadece antik takılara ve süs eşyalarına merak duyanların tercihi durumuna geldiği görülmektedir.

Binici, atölyelerinde Urartular'ın gümüş işlemede kullandıkları granüle denilen ince işçilik tekniğini kullandıklarını, bu tekniğin, kral ve kraliçeler için çalışıldığını, motiflerin taşlarını, topçuklarını tek tek elle işleyerek figürlerin orijinalliğini bozmadan takılara işlediklerini ifade etti.

 

 

OBJELER, FİGÜRLER VE MOTİFLER

Yapılan objelerde Urartuların baş tanrısı olan Haldi olmak üzere Urartu medeniyetinden izlere yer verildiğini söyleyen Binici; "biz yapmış olduğumuz çalışmalar ile arkeolojik kazılarda bulunan eserlerin idollerini alarak işletmemizde üretiyoruz. Yapmış olduğumuz bu takılar 3 bin yıl önce kullanılan takılarla aynı figürlere sahip. Van müzesinde bulunan Semiramis'in kolyesinin bir benzerini burada ürettik. Semiramis kolyesinin şans getirdiğine inanılıyor. Bu kolyenin üzerinde 5 figür bulunuyor. Bunlar güneşin doğuşu, güneşin batışı Kuş, şans ve özgürlük figürleridir. Amacımız savat işletmeciliğini yaparken Urartu tarihini de canlı tutmak ve turizme katkı sağlamaktır" dedi.

 

 

MOTİFLER VE ANLAMLARI

Urartular'da her motifin ayrı bir anlam taşıdığını aktaran Binici, motiflerde en çok kadın, en az erkek motifi kullanıldığını söyleyerek, "Urartular'da kadın figürü ağırlıkta.  Kadın ve ay, kadın ve güneş, kadında doğurganlık ve güç sembolleri geniş yer alıyor. Mesela bir güneş idolü yapılmış üzerine kadın motifi çizilmiş. Bu da kadının, güç ve güneşi simgelediğini ortaya koyuyor. Kadın, bolluk ve bereketi simgelediği için önemli. Dolayısıyla çalışmalarımızda da kadın figürleri ağırlıkta" ifadelerini kullandı.

Söyleşimizin arasında Erdal Binici çok zengin bir arşive sahip olduklarını da  belirterek Alman  kanallarının da içinde olduğu bir çok televizyon kanalının atölyeye gelerek çekimler yaptığını ,bu konuda izleyicilere Savat İşlemeciliğini anlattıklarını söyledi.

Tarihe bir yolculuk yapmak, Urartu motiflerinin işlendiği takıları yakından görmek, tanımak hatta satın almak isterseniz 25 TL ve 2000 TL arasında değişen fiyatlarla dilediğiniz ürüne sahip olabilirsiniz 

Erdal Binici, kardeşleriyle birlikte Kale Yolu üzerinde 3 bin 500 metrekarelik alanda kurduğu mağazasının da ayrıca bir Urartu mimarisi olduğunu belirtti.

Yazarın Diğer Yazıları