Ümran Öztürk

Kadın gözüyle Balıkesirspor- Vanspor maçını izledim

Ümran Öztürk

Öykü yazdım, şiir yazdım, deneme yazdım, haber yazdım, röportaj yaptım ama hayatımda dün ilk defa futbol maçına gittim ve Ziraat Türkiye Kupası 3. tur Balıkesirspor- Vanspor maçını izledim. Milli maçların sonucunu merak etmenin dışında hiçbir zaman futbol merakım olmadı. Hiçbir zaman televizyon karşısına oturup bir futbol maçını taraftar ruhuyla izlemedim. Hiçbir futbol terimini de bilmem. Peki, nasıl oldu da kendimi Balıkesir Atatürk Standında maç izlerken buldum? Her şey Gülten Ödemiş’in 24 Eylül saat 18.30’da 2. Lig Kırımız Gruap’ta lider olan Vanspor ile PTT 1. Lig’de mücadele eden Balıkesirspor’un futbol maçına Balıkesir ve körfezde oturan tüm Vanlı hemşerilerini davet çağrısı üzerine gelişti.  Bu çağrıya sosyal medyada birçok Vanlı katılacağını yazdı. Ben de katılmayı çok arzu ettiğimi yazarak sabah meteorolojinin yağış uyarılarına rağmen yola çıktım.

Balıkesir’de Gülten Ödemiş beni karşıladı birlikte Vanlı hemşerimiz Cengiz Amiklioğlu’nun resim atölyesine gittik biraz sohbet edip yemek yedikten sonra Vanspor kulüp başkanı Servet Yenitürk’le buluşmak üzere Altıntaş oteline geldik ancak 10 dakika önce otelden çıkış yaptıklarını öğrendik.  Hemen oradan stadyuma gidip misafirlerimizle görüşme olanaklarını aradık ancak çok sıkı güvenlik önlemlerinden dolayı kendilerine ulaşamadık. Biletlerimizi aldık son kez bir daha görüşmeyi denedik ayaküstü birkaç dakika görüşebildik.

Tribüne girdiğimizde yağmur çiseliyordu. 40-45 öğrenci,  Vanlı Gülten Ödemiş Cengiz Amiklioğlu ile birlikte maçın başlamasını bekledik bu arada Balıkesir Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümünde okuyan Vanlı öğrencilerin yanı sıra Balıkesir Koca Seyit Havalimanı Müdürü  Vanlı Taner Ödemiş, Altınoluk’tan  namı diğer merhum  Fırıncı İbo’nun İbrahim Talay’ın  oğlu  Akçay’da  işletmesi olan Selahattin Talay  yanlarında misafirleri ile birlikte maçı izlemeye gelmişlerdi. Az sonra maç başlamış heyecan doruktaydı. Vanspor taraftarı izleyicisi açık tribünde yağan yağmur altında beraber ıslanıp beraber aynı heyecanı yaşıyordu.

Ayvalık, İzmir, İstanbul’dan da gelen Vanlı gruplarla birlikte tribünde 100 kişiye yakın Vanspor taraftarı vardı.    Stadyumu ve yaşananları heyecanla izliyordum. Gençler heyecanlı, gençler bu maçı alacaklarına inanıyorlardı.  “Bu maçı alacağız başka yolu yok “  tezahüratlarını inanarak haykırıyorlardı.  Son dakikaya kadar, sesleri kısılana kadar o inançlarını şarkılar, türküler eşliğinde takımlarını destekleyerek inançlarını kaybetmediler desteklerini oyunculara tezahüratları ile gösterdiler maç boyunca yürekleri Vanspor için attı.

Hayatımda ilk kez geldiğim futbolun büyüsüne ben de kapılmıştım. Çok ta komik anlar yaşıyordum. Maç başlamış ancak ben hangi kalenin Vanspor’a hangi kalenin Balıkesirspor’a ait olduğunu hala çözememiştim. Cengiz Amiklioğlu’na “Abi hangi kale bizim” dediğimde büyük bir kahkaha koptu. Artık espriler havada uçuşuyordu. İlk 15 dakikada oyuncuların formalarından hangi takım olduklarını da öğrendiğimde futbolsuz geçen günlerime üzüldüm. Yağmurun yağması kimsenin umurunda değildi.  Hatta yağmur romantizm katıyordu bu heyecana. Maç olanca güzelliğiyle devam ediyordu.

Bu arada Vanspor taraftarı gençlerimizle de gurur duydum. Ne davranışlarında bir taşkınlık oldu, ne ağızlarından bir küfür çıktı. Her iki taraftarın efendiliklerini bozmadan centilmence tezahürat yapması dikkatimi çeken önemli ayrıntıydı.   

Gol gelmeyince ilk yarı 0-0 kapandı.

 İkinci yarıda  Vansporlu Tunç Murat Behram’ın 48. dakikada attığı golle Vanspor 1-0 öne geçti. Herkes gibi bende mutlu oldum.  Bendeki duygu durumunu sorarsanız iki aşk arasında kalmak gibi bir şeydi bu.  Balıkesir’de oynanan maçta misafir tribününe oturarak Vanspor’u destekledim.  Van’da oynanacak bir maçta da kesinlikle misafir tribününde oturur Balıkesirspor’u desteklerdim. Zira biri doğduğum toprakların, diğeri doyduğum toprakların takımı. İki kentimi de aynı duygularla seviyorum.

Vansporlu arkadaşlarına destek vermek için gelen öğrencilerde vardı.  En az Vanlı taraftar kadar inanarak Vanspor’u destekleyen  Vanlı olmayan  izleyiciler vardı. Onlar tribünün amigolarıydı isimlerini ve memleketlerini yazmazsam onlara haksızlık etmiş olurum. Ömer Erdem -Mardin (sesi kısılana kadar tribünü coşturdu), Ahmet Hocoğlu Rize/Pazar, Onur Tığcı-Rize, Arda Kabil- Trabzon, Ferhat Koç Vanlıydı.

 Benim için unutulmaz bir gün Vanspor ve Vanlılar için gurur verici bir galibiyet alan Vanspor oyuncularını, Vanspor Kulüp Başkanı Servet Yenitürk, Teknik Direktör Hasan Erkin Şimşir ve tüm kulüp çalışanlarını gönülden alkışlıyorum.

Balıkesirspor ve taraftarını da 90+6 dakika boyunca centilmence oynayıp güzel bir maç çıkardıkları için gönülden tebrik ediyorum. Balıkesir evinde yenilmemiş adını önemli galibiyetlere yazdırmış bir takım.  Her iki takımın da yolu açık olsun. Her iki takım da yeni kadın taraftar kazandı. Bundan böyle onları daha yakından takip edeceğim.

Maç bittiğinde Vanspor oyuncuları kazanmanın mutluluğunu taraftarlarını tribünün önüne gelerek selamlayıp teşekkürlerini sunarak paylaştılar. İşte o esnada taraftarlar ile futbolcular bütünleşerek büyük bir coşkuyla alkış ve ıslıklı tezahüratlarla karşılık verdiler.  

Centilmence ortamda futbol maçı izlemek gerçekten keyifli oluyor. Kadınların eşleri, çocukları ya da sevgilileri ile futbol maçına neden gittiklerini şimdi daha iyi anlıyorum. Çokça sarı kart gösterilen bu maçta herkes payına düşeni almıştı.  Ben de taç, korner, serbest vuruş, aut, endirekt, faul, defans, atak,  markaj,  santrfor gibi futbola dair terimleri öğrenerek evime dönmüştüm.  Ama bu maçta bir futbolcunun röveşata atışını görmek isterdim…

 

Yazarın Diğer Yazıları