YAVUZ ÖZFİDAN VAN'DAN GELİP GEÇEN EFSANE PAŞAMIZ

Ümit Kayaçelebi

Tüm Yazıları

07.01.2022 08:03
Güncelleme: 07.01.2022 08:03

Efendim ben oldum olası radyo dinlemeyi çok seven ve radyo başından hiç ayrılmayan bir insanım. Her radyoyu dinlemem, çocukluk ve gençlik sevdamız her daim TRT olmuştur.

Bir yandan ya TRT Nağme yi ya da TRT Türküyü dinlerken öte yandan da işimle meşgul olurum.

2000 li yılların ortasında bir grup radyo arkadaşım radyo dostum vardı onlardan biri de Mehmet Gücüyener di. Kendisini görmek nasip olmadı. Radyo vesilesi ile tanıştık ve uzun yıllardır hala kendisiyle görüşüyorum.

Çok güzel bir insan eskilerin tabiriyle numuneyi imtisal bir insan. Kendisi emekli hava astsubay şu anda Bandırmada ikamet etmekte.

Gelelim mevzuya; Gücü yenerle bir gün telefonda konuşurken ;

Değerli dostum dedi benim Van’da tanıdığım çok güzel bir insan var. Kimdir diye sorduğumda o dedi şu anda Van Jandarma Tugay Komutanımız Tuğ General Yavuz Özfidan paşadır. Ben kendisini çok iyi tanırım çok güzel bir insan çok kıymetli ve halktan biri bir paşadır o. Onunla tanışmanı isterim hiç çekinmeden git kendisiyle tanış inan ki çok müstesna bir insanla tanışmanın mutluluğunu yaşarsın.

Ben de kendisine beni tanıdığınızı söyleyin ve telefonumu verin benimle irtibat kurulursa giderim. Senin dostunsa benimde dostum olsun bir şey kaybetmem çok kazanırım dedim.

Lakin ben hayatımda hiç çok üst seviyede bir paşa ile görüşmediğim için biraz endişeli olsam da kendi kendime madem benim dostum git gör tanış demişse ben de aslanlar gibi giderim. Endişem şuydu ilk defa bir paşa ile muhatap olmaktı.

Tabi paşayı ben o güne kadar hiçbir yerde görmemiştim ilk defa Garnizonda o gün göreceğim.

Beni yaveri aradı ve randevu verdi ben de o gün Van’la alakalı kendi kitaplarımı alarak ne yalan diyeyim biraz da heyecanlı olarak garnizonun yolunu tuttum.

Nizamiyeden makama vasıl olduğumda paşamız bizi kapıda karşıladı. Güler yüzlü mütebessim bir paşa. Kısacası hem devletin hem de silahlı kuvvetlerin gülen yüzü paşamız.

Ne yalan diyeyim kendisini gördüğümde sanki kırk yıllık dostmuş gibi geldi. Çok rahattım ve çok da samimi olarak kendisiyle bir sohbetimiz oldu.

Kitaplarımı takdim ettim ve resim çektik birlikte ve ben çayımı içtikten sonra size doyum olmaz paşam deyip ayrılırken tevazu gösterip kapıya kadar beni istikbal etti.

Bu alçakgönüllülük ve bu yüce ruhluluk beni öyle etkiledi ki anlatamam.

Kendisini daha önce tanımadığıma şahsen çok üzüldüm keşke dedim sizi yıllar önce tanısaydım. Oradan ayrıldım ama aklım hep orada kaldı. O mütevazilik o yücelik karşısında ezildim.

Daha sonra birkaç kez görmek nasip oldu ve her zaman beni onurlandırdı değer verdi bu da benim hayatımda unutulmaz izler bıraktı.

Derken bir gün Van’daki vazifesinin sona erdiğini ister istemez ayrılacağını söyleyince inanın içerimden sanki bir şeyler koptu. Çok kısa zamanda kazandığım bir dostun böyle müstesna bir insanın Van’dan gitmesi beni içten yaraladı.

Ama bene yaparsınız gönüller bir olsun dedik ve paşamızı Edremit te

Askeri Gazinoda sazımızla sözümüzle uğurladık.

O geceyi hiç unutamam birlikte beraber yemeğimizi yedik çayımızı içtik izzeti ikramdan sonra şarkılarla türkülerle güzel bir program oldu. Lütfedip şeref verdiler ve bizimle aynı sahneyi paylaştılar hatta bir ara mikrofonu onlara tevdi ettik ve türküleri paylaştık.

Ve Paşamız vazife icabı Van’dan ayrılırken geride bizde tatlı anılar bırakarak gittiler.

Yavuz paşamız Vanlının gönlünde taht kurmuş ve Vanlı onu hep hayırla ve hürmetle yâd etmektedir ve ilelebet onu dualarından eksik etmeyecektir.

Sağ ol selamet ol Yavuz Paşam ben de seni ölünceye kadar hiç unutmayacağım.