Ümit Kayaçelebi

İŞTE HAYAT VE HİKMET BAKAN

Ümit Kayaçelebi

<Yağız atlı süvari, koştur, atını, koştur!

Sonunda kabre çıkar bu yolun kıvrımları.

Ne kaldırımlar kadar seni anlayan olur…

Ne senin anladığın kadar, kaldırımları>…

Necip Fazıl Kısakürek

Hazan mevsimi geldi ulu çınarların yaprakları şiddetli esen rüzgarların karşısında bir bir dökülüyor. Giden gidene, veda eden edene.

Dün de acı haberi akşam üstü aldım. Hikmet Bakan’da hakka yürüdü haberi içimi sızlattı. Ağladım hüzünlendim. Nasıl hüzünlenmem yılların arkadaşlığı var dostluğu var. Öyle bir kalemde silinip atılacak dostluklar arkadaşlıklar değildi bizim o zamanlardaki arkadaşlıklarımız dostluklarımız.

Biz acısını sevincini dar gününü var gününü paylaşan insanlardık. Menfaatin ilah olmadığı, insanların küçük sularda boğulmadığı, daha akrabanın akrep ilan edilmediği yıllardı o yıllar.

Komşunun, komşunun külüne muhtaç olduğu,  Sılayı rahmin her zaman yapıldığı, herkesin birbirine sahip çıktığı o zamanlarda biz daha gençtik ve kahvede, sinemada, futbol maçında, toprak sahada hep birlikteydik.

Bakan ailesinin rahmetli babaları Belediyede vazife görürdü. Fikret benim emsalim olmasına rağmen Hikmet yaşça bizim jenerasyondan değildi.

Bir zamanlar Van’da şimdiki Akdamar Otelinin tam karşı köşede <Hürses plak> vardı. Evet o zamanlar daha kasetlerin yeni yeni arzı endam ettiği ahvalde zevklerimizden biriydi plak almak kaset almak. Ama en çok da kaset doldurtmaktı en büyük zevklerimizden biri.

Hazır karışık kaset veya her hangi bir sanatçının şarkı türkü arabesk veya aranjman plak veya kasetini almak yerine çeşitli sanatçılardan kendi seçtiğimiz parçaları listeleyip o listeye göre kaset doldurulurdu.

Onlarda alfabetik bir defter olurdu ve o sayfada sanatçının ismi olurdu ve oradan var olanı seçip yazardınız. Mesela Emel Sayından mı seçeceksiniz. Hemen Defterdeki <E> sayfasına girip oradan istediğiniz şarkıyı seçerdiniz.

İşte böyle defterden var olanlardan kendi seçtiğiniz eserlerden müteşekkil bir liste yapardınız. Zaten kasetlerde parçanın uzunluğuna göre 60 lık kaset en fazla 12 parça alırdı sizde böyle itinayla 12 parça seçer ve birkaç tanede yedek şarkı türkü vs. yazar listeyi verirdiniz ve ona göre doldururlardı.

Kasetiniz  varsa sizin kasete yoksa onlardaki hazır kasete doldururlardı ama hemen olmazdı bu iş ve sana falan gün gel al derlerdi.

Çünkü onlarca sipariş alınırdı ve LP lerden tek tek kayıt alınırdı. İsterseniz ekolu kasetde yaparlardı. Ayrıca kasetlere kendi etiketlerini yapıştırırlardı reklam amacıyla ve.

İşte o günlerde rahmetli Hikmetle hep beraberdik. Ondan öncede tanırdım tanışırdık ama <Hürseste> samimiyetim dahada fazlalaştı.

Ben oraya gittiğimde o bana tavsiyede bulunurdu ya parçayı değiştirirdi veya sanatçıyı. Çünkü o zamanlar mesele para kazanmak değildi kandırmaca yoktu. Herkesi daha çok memnun etme insanların şiarıydı. O yıllarda ben gazetecilikle uğraşırken daha rahmetli Hikmet o alem de değildi. Daha sonra 90’lı yıllarda gazetecilik macerasına başladı rahmetli.

Dostluğumuz Hürseste başladı ve bu güne kadar sürüp geldi. Daha sonra ben memuriyet icabı İzmir’e gitmem gerekli olduğunda bile oradan liste yapıp gönderiyor ve bana kasetler doldurulmuş şekilde ödemeli geliyordu.

İzmir maceramız bittikten sonra yine bir araya geldik ama bu sefer  <Hürses> eski belediye binasının oraya taşınmıştı ve bu muhabbet orada sürüp gitti taki zelzeleye kadar.

Zelzelede ben evimi kaybedince yeni tokiye geldim ve bir gün baktım rahmetli Hikmet te otobüste. Şaşırdım senin ne işin var falan dediğimde ben de buradayım dedi. Bu kez otobüs de dolmuş da gidip gelmeye başladık.

Hep beni arar bir sıkıntın var mı diye sorardı. Çok mükemmel hatırlı gönüllü yüce ruhlu bir arkadaşımdı dostumdu ama neylersiniz ki ecel kuşu gün geldi onun da başına kondu.

Şu anda aramızda olmasa bile dualarımız hep onunla olacak. Çünkü o Van’da hem meslektaşları arasında hem de Van halkı arasında çok sevilen ve sayılan bir insandı.

Dün akşam beni ağlattı.

Ruhun şad mekanın cennet olsun benim genç gazeteci arkadaşım.

Hep gönlümde yaşayacaksın sevgili Hikmet.

 

Yazarın Diğer Yazıları