Şahin Akçap

Zor seçim

Şahin Akçap

Kim ne ders desin Haziran seçimleri Türkiye’nin önündeki en zor seçim olacak.

 

İç ve dış politikada güven belirlemesi için iktidarın yüzde elli oranını zorlaması, artık yeni bir iktidar diyen muhalefetin yüzde ellinin çok üzerine çıkması siyasi tarihimiz için büyük önem arz edecek.

 

İktidarın zayıf karnı üç dönem milletvekilliği yapan iskelet kadrolarının seçim dışında kalması olacak. Adayların belirlemesinde yaşanan kırgınlıklar, hayal kırıklıkları derlenip toparlanmasını zorlaştıracak. Sözünü ettikleri davanın dışında çıkarcı arayışlar içinde olanlar yaprak gibi dökülürken, gündemlerine koalisyon kurma fikrini yerleştirecek. Ne var ki iktidarda olmaları yine de her türlü avantajı ve kozu ellerinde bulunduracak.

 

Tüm bunları gözlemleyemeyen muhalefet partileri de en küçük bir rehavete kapıldıkları an özledikleri oy oranları ellerinden sabun köpüğü misali kayıp gidebileceğini unutmamalıdırlar.

 

Zor seçim dedim… Hem iktidar hem de muhalefet partileri için gerçekten zor bir seçim.

 

Muhalefet partileri Türkiye gerçeğinden hareket ederek örneğin C.H.P, VATAN PARTİSİ, ANADOLU PARTİSİ, M.H. P, HDP beşli ittifakını düşünür ve ilkeli bir birliktelik için hareket ederlerse, iktidar partisi gün vurmuş kar gibi eriyebilir. Tıpkı bir zamanların en güçlü partisi gibi görünen ANAP’ın yaşadığı çözülme gibi…

 

Şimdilik bir hayal gibi görünse de bu ittifak, seçmenler eğer “Bu bir zafer yoludur.” iradesine zorlarlarsa partilerini müthiş bir güç birliği ortaya çıkar ve Türkiye’nin önünü tıkayan sorunlar kolayca çözülebilir. Aksi takdirde yüzde elliyi bulmasa da iktidar partisi, dümenini M.H. P veya büyük olasılıkla barajdan çıkacak HDP’ ye kırar ve Türkiye hiç de kolay olmayan bir koalisyon süreci yaşamaya başlar.

 

Ana muhalefet partisi C.H.P geçmiş seçimlerdeki senaryo kaynaklı anketlere kulak asarsa. Ve nasılsa iktidar partisi iç ve dış politikasında büyük yanlışlar yaptı küçümsemesine sarılır, muhalefetteki diğer partileri elinin tersiyle iterse iktidar partisinin ekmeğine yağ sürer ve seçim sonrası alacağı kaçınılmaz yeni bir yenilgiyle artık partisinin kapısına kilit asmaktan kurtulamaz.

 

Haziran seçimlerinde bu isimlerini saydığım dört partinin de eli kuvvetli. Ancak iktidar partisinin yönetimde olması ve o bilinen seçim atraksiyonlarını ustaca sahnelemesi, dört parti içinde ittifaka karşı oluşacak muhalefeti yanına çekmesi hesapları karıştırabilir.

 

Muhalefet partilerinin yapacakları parti içi çalışmalarında  “Her şey Türkiye’nin yararına…”  Bilincini kadrolarına inandırması ve tabanına bunu taşıyabilmesi halinde 8 Haziran sabahı ittifakçı muhalefet partileri iktidar olabilir.

 

İktidarın “Yeni Türkiye!” Sloganına verilecek en anlamlı yanıt da ancak ilkeli birlikteliğin içinde yeşerecek Türk, Kürt ve tüm etnik değerlerin olduğu “Büyük Türkiye!” Sloganı ile olabilir. Bu slogan yüreği Anadolu Kardeşliği utkusunda olan okuduğunuz satırların yazarının yaşamı boyunca özlediği slogan olmuştur. Böyle bir somut gerçeğe sımsıkı sarılacak partileri tarih mutlaka unutulmazlar arasına yazacaktır.

 

Zoru kolay edecek tek gücün, yüreklerin ve akılların kardeşliği olduğunu tarihin içindeki ışıkları hiç sönmeyen bilgelerin bizlere bıraktığı izlerden biliyoruz.

 

Tek yol kardeşliğimiz! Diğer yolların tümü kısır döngüler içinde kilitlenip kalmış ve çıbanbaşına dönüşmüş sorunların içine çıkar.

Yazarın Diğer Yazıları