Şahin Akçap

Ramazan ayının ezeli belası zam!

Şahin Akçap

Ramazana bir iki gün kalaya kadar bizim mahallenin marketinde pide ekmek bir liraydı… Ramazanın ilk günü bir lira yirmi beş kuruş oldu. Lira yuvarlanıyor… Demek ki önümüzdeki günler bir buçuk lira olacak…

Başta Pazar olmak üzere her yerde her şeyin fiyatı arttı.

Alışverişiniz sırasında aldığınız fişleri her gün kontrol ettiğinizde fiyatlarla nasıl oynandığına bizzat tanık olacaksınız.

Mevsimlerden yaz!

Aylardan Temmuz…

Yani her şeyin üretiminin doruğa çıktığı mevsim… Fiyatlarda düşüş olması gerekirken artışın manasını anlayanınız var mı? Yani mantık ölçülerinde bir neden söyleyebilir misiniz? Peki, piyasayı yangın yerine çeviren kim?

Sabit geliri olan emekliler, memurlar, işçiler panik halinde. Ceplerdeki kredi kartlarının sayısı her gün değişip artarken kredi kartı borçları da misliyle katlanmaya başladı bile. Televizyondaki yarışma programlarının en ilgi toplayanı yarışmacının başarı göstermesi ve şansının yaver gitmesi halinde kredi kartı borcunun silinmesi. Yani kredi kartları milletin topunun ayak bileğine müebbet mahkûmlarının ayağına bağlanan gülle misali…

Hani Ramazan ayı bet bereket ayıydı?

Hani Ramazan ayında hille hurda azalırdı?

Hani gökten inen melekler kulların yüreklerine güven ve merhamet tohumları ekerdi?

Piyasada bir terör var, bir terör var ki vatandaş çapraz ateşe tutulmuş, bütçesi delik deşik kalbura dönüşmüş durumda!

Esnaf:

“Ben alırken bu fiyata alıyordum şimdi alırken daha pahalı almak zorunda kalıyorum ve haliyle sattığım ürünlerdeki etiket fiyatları değişiyor.” Diyor.

Yani esnaf balans ayarını yaparak paçayı kurtarıyor…

Ya vatandaş?

Vatandaş ise ya aldığının yarısını almak zorunda kalıyor ya da elini cebine atıp o sayısız kredi kartlarından birini kullanarak borç dağını büyütmeye devam ediyor.

 Ve ne yazık ki bizim ülkemizde hayat içinden çıkılması güç bir labirente dönüşmeye devam ediyor.

Yazarın Diğer Yazıları