Nazım Hikmetli günlere girerken
Şahin Akçap
İşçi sınıfının gerçek dostu, ezilen ulusların korkusuz sesi Nazım Hikmet’in doğum günü haftasını yaşıyoruz.
Barış ve sevdayı, savaşsız ve sömürüsüz bir dünyayı yüreklice savunan büyük şairi yine onun o çok anlamlı şiirlerinden biriyle saygıyla anıyorum.
Satarsın gözlerinin dikkatini, ellerinin nurunu, bir lokma bile tatmadan Sen doğar doğmaz dikilirler tepene, Başın ensenden kesik gibi düşük, En yakın insanınmış gibi verirsin memleketini, günün birinde, mesela, Yapışır yakana kopası elleri Valstrit\'in, günün birinde, diyelim ki, Bir alet, bir sayı, bir vesile gibi değil insan gibi yaşamalıyız dersin, Ne demir, ne tahta, ne tül perde var hayatında, hürriyeti seçmene lüzum yok Bu hürriyet hazin şey yıldızların altında.
Bir Hazin Hürriyet
yoğurursun
bütün nimetlerin hamurunu.
Büyük hürriyetinle çalışırsın el kapısında, ananı ağlatanı
Karun etmek hürriyetiyle hürsün!
işler ömrün boyunca durup dinlenmeden yalan
değirmenleri,
büyük hürriyetinle parmağın şakağında düşünürsün vicdan
hürriyetiyle hürsün!
kolların iki yanında upuzun,
büyük hürriyetinle dolaşıp durursun,
işsiz kalmak hürriyetiyle hürsün!
Amerika\'ya ciro ederler onu seni de büyük hürriyetinle beraber,
hava üssü olmak hürriyetiyle hürsün!
Kore\'ye gönderilebilirsin, büyük hürriyetinle bir çukura
doldurulabilirsin, meçhul asker olmak hürriyetiyle hürsün!
büyük hürriyetinle basarlar kelepçeyi,
yakalanmak, hapse girmek, hatta asılmak hürriyetinle
hürsün
hürsün.