Mustafa SARIGÜL yapma!
Şahin Akçap
Türk siyasi yaşamını heyecanlandıran isim oldu Mustafa Sarıgül. Çalışkanlığı, halk ile ayrımsız olarak bütünleşen çalışmalarıyla artılarını çoğalttı ve yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı için partisinin ve parti tabanının tek tercihi oldu.
Ne var ki bir şeyler var Mustafa Sarıgül’de beni içgüdüsel olarak rahatsız eden. Onca meziyetine göre batan bir özelliği var. Hani sevmeye çalışırsın ya birini bir tarafı iter ya seni öyle bir duygu.
Halk arasında baldudak diye bir deyim vardır. Hep şirin… Hep tatlı… Ancak birdenbire küçük bir yanıyla tam güveni güvensizliğe dönüştüren…
Örneğin Kemal Kılıçdaroğlu… Hep olumluydu… Ecevit etkisi yapan vücut dili ve içtenliğiyle birdenbire sosyal demokratların lideri olmuştu. Ancak aynı hissi ya da zamanın bugün çok söylenen sinerjiyle Sarıgül bu güven yansımasını tam olarak veremiyor.
Bunu geçen gün Cuma namazı sırasında ortaya çıkan bir yurttaş:
“CHP’ nin politikası laiklikle belirlenmiştir. Cuma namazında şov yapmak doğru değil. Diğerleri ile aynı hataya düşüyorsun.”Diye çığlık atınca:
—Hah! Buldum! Dedim.
Siyasi kimliğin dinsel objeye ve propagandaya dönüşmesinin tehlikeli işretini fark etmiştim.
Mustafa Sarıgül hiç vakit yitirmeden kendine çeki düzen vermeli ve laikliği etkileyen, din istismarcılığına kapı aralayan davranışlarından vazgeçmelidir.
Aksi takdirde kendisini İstanbul adaylığı için tek seçenek gösteren partililerine:
“Biz Gürsel Tekin’e haksızlık mı ettik?” Sorusuyla baş başa bırakır ki bu da İstanbul’un sosyal demokratlar tarafından fethini başka bir bahara bırakır.
Yapma Sarıgül! Senin tabanın zaten Allah’la aldatanlarla taban tabana zıtlar.
Bal dudaklı olmak, yapmacık mizansenlere takılmak yerine doğru, eyvallahsız ol. Sen Ecevit’in siyasi kariyerini incelemedin mi?
Diyor ki Mevlana:
“Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol…”
Bu halk gerçek bir lider arayışında artist değil! Sakın ama sakın unutma!
