Şahin Akçap

Eleştirilmek ve eleştirmek zor iş!

Şahin Akçap

Ön yargıları yok etmek atomu parçalamaktan çok daha güçtür demişti Einstein.

Bu sözün ne kadar doğru olduğunu Mustafa Sarıgül’ü Cuma namazında şov yapmanın yanlışlığını eleştirirken yaşadım.

“Sende mi bu zebanilerin cehennem ateşine odun atıyorsun.”

“Bunu yazmanın sırası mıydı?” Sitemlerinin yaylım ateşine tutuldum.

Eğri oturup doğru konuşmak gerek dedim. Ve yazımın ana temasını da evrensel düşüncenin bilgelerinden Hz. Mevlana’nın:

“Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol.” Bakış açısıyla noktaladığımı belirttim.

Elbette Mustafa Sarıgül çığ gibi büyüyen destekçileriyle İstanbul’da ipi göğüslemeye en yakın liderlerden biri. Ancak ip gibi olacak… Dümdüz bir yol gibi. Ve asla bireyin özeline ve dinsel inançlarının sahasına girmeyecek. Çünkü bu ülkenin insanının canını en çok yakan özelinin ve dinsel inançlarının sömürülmesi olmuştur. Atatürk’ün partisinin bugünkü devamlılığı için Atatürk gibi kıvırtmayan ve asla inanç sömürüsü yapmayan bir lider olarak mücadelesini vermelidir.

Siyasi zemin en kaygan zeminlerden biridir. En küçük bir güvensizlik meydanlarda bir araya getirdiği coşkulu Kalabalıkları sabun köpüğüne dönüştürebilir. Yaşa sesleri yuha, alkışlar sıkılı yumruklara dönüşebilir.

“Ne yapsın? Bu ülkede siyaset ayak oyunlarıyla yapılıyor.” Demek bugün halkın her şeyini sömürenlerle aynı ölçeğe düşürür. Niteliksizleştir. Sapla saman karışır. Gerçek ve doğru bir lider arayışı içindeki halkın umudunu kırar.

Sitem edenlere tek şey söyledim… İster küserler, ister olumsuz yargılamalarına devam ederler. Dedim ki:

-Biz Nasrettin Hoca’nın torunlarıyız. Âdetimiz de testiyi kırmadan uyarmak vardır.

Bilmem anlatabildim mi? Ya da onlar anlayabildi mi?

Yazarın Diğer Yazıları