Şahin Akçap

Bukalemun!

Şahin Akçap

Bir devrin yerini bir başka devire bıraktığı zaman kolayca anlaşılır.

Önce devri sahiplenenlerin sözcüleri, kalemşorları inanılmaz bir ustalık göstererek kıvırtan sözler söylemeye, yazılar yazmaya başlarlar.

Ayaklarının altındaki toprak kaymaya başlamıştır ve önlerine atılan kemiklere burun kıvırmaya başlamışlardır.

“Ben öyle tanımamıştım da, öyle bilmiyordum da.” Tükürüklerini yalamaya başlarlar.

Krallar çıplak olduğunu anlamıştırlar ve sokaktaki söylem ustura keskinliğindeki acımasız söylencelere dönüşmüştür bile.

Acemi dansözler sahneden kaybolurken her devrin yalakaları yeni gücün kapısına yönelmiş ve kuyruk sallamaya başlamışlardır.

Bu iğrenç dönüşüm sadece parti çatıları altında yaşanmaz. Toplumsal hayatın yönetildiği bütün kurumlarda koltuk sahipleri yeni bir manevra hazırlığı yaparlar. Yeni sloganları bellidir:

“Kral öldü! Yaşasın yeni kral!”

Siyasi gelişmeleri yakından izleyen biri olarak; ne babayiğitlerin, ne cengâverlerin, ne burnundan kıl aldırmayanların mevkii ve makamlarını kaybetmemek için nasıl it gibi yeni gücün önünde sümsüdüklerine tanıklık ettim.

Böyleleri ne ilke bilir, ne erdem ne de onur! Tek amaçları yalanacakları yeni bir kapıya can havliyle kapak atmaktır.

Dünyada en haysiyetsiz ve en şerefsiz insan tavrıdır döneklik!

Rahmetli Bülent Ecevit bu kapçık ağızlılar için müthiş bir yakıştırma yapmıştı:

“Bukalemun!”

Türkiye’nin 30 Mart sonrası açılacak yeni siyasi sahnesinde bukalemunların nasıl arzı endam eylediklerini hep beraber göreceğiz.

Dikkat edin… Şimdiden rol kesmeye başladılar bile…

Yazarın Diğer Yazıları