Şahin Akçap

Benim peygamberlerim

Şahin Akçap

Bazen karamsarlık çepeçevre sarar dört bir yanımızı. Mayınlı sahaya dönüşür yüreğimiz. Her düşünce kafamızın içinde infilak eder. Uykularımız bölünür…

Bazen sıkılır gibi olur ümüğümüz. Nefessiz kalırız. Dar eder dört duvarlar dünyamızı. Gökyüzü ile yeryüzü mıknatısa dönüşür, birbirini çeker… Sanki bir cendere arasında sıkışıp kalırız…

Bir ses bekler imdatları sirene dönüşen yüreğimiz. Dağıtsın o ses pusuya düşürmüş sisten aklımızı…

İşte o sesler bizim iyi insanlarımızın sesidir.

Çıkarsız, umarsız, hesapsız dostlarımızın sesi…

Onları kaybetmeye korkarız…

Onlar hayata bağlayanlarımızdır. Sırdaşımız, omuzdaşımız, yoldaşımızdır…

Ve o egolarımız yok mudur o egolarımız…

Bencillik denen ilkel duygular çelmeler takar yüreklerimize. Ve Anadolu insanının o pek çok sevdiği küslük çöker aklımızın üstüne.

Bahaneler sıralarız…

Beklentilerimizi sanki dostlarımız koparmışçasına ellerimizden kalbimizi soğurtmaya alırız. Acımadan çizeriz üzerlerini.

Oysa dost tıpkı ulu bir çınar gibidir… Kökleri toprağın derinliklerinde, dalları yücelerde ulu bir çınara benzer.

Yazarın Diğer Yazıları