Ömer Gündüz

İlim halkalarına dahil olmak

Ömer Gündüz

Ramazan ayının yirminci günündeyiz ve ortası mağfiret dediğimiz günlerde bu gün itibariyle sona ermekte ve günahlardan tövbe ve bağışlanma fırsatıda önümüzden akıp gitmektedir. Ancak Ramazanın son on günü için dediğimiz cehennem azabından kurtuluş fırsatı ise heyacanla bizi beklemekte ve bizlere bir kez daha bir şans tanımak istemektedir. O halde bu fırsat trenine binip; azgın ve dehşetli cehennem azabından kurtulmak ve cennet bahçelerinden bir bahçeye kavuşmak temennisi ile ramazanın son günlerini iyi değerlendirelim. Peygamberimiz (s.a.v) "Her şeyin bir yolu var. Cennetin yolu ilimdir." buyurmaktadır. Bizlerde bu mihvel üzere ilim ve sohbet halkalarına dahil olalım. O halkaları genişletip, bereketin akın akın yağdığı o ilim mekanlarının yolunu aşındırmak için gayret gösterelim.
 Günümüzün en büyük tehlikesi cehalet, cehaleti yenebilmenin ise en büyük ilacı okumak, öğrenmek, yani ilim ve sohbet halkalarına dahil olmaktır. Çünkü gidilen her bir ilim halkası ve zikir mekanı bizlerin bir şeyler öğrenmesine, bir çok hatayı yeniden yapmamamıza ve Allah'ın salih kulları arasına dahil olmamıza sebep olacak en hayırlı mekanlardır. Müslüman hadis gereği "Ya öğretici, ya öğrenci, ya dinleyici ya da ilim yuvalarını sevenlerden olması en mühim zorunluluğumuzdur. Fakat beşincisi grup dediğimiz cahillerden olmamız ise bizi helaka sürüklemektedir. Toplumdaki her bir fert yukarıda bahsi edilen sınıflardan birine dahil olmak için çabalamalı ve bu konuda endişe taşımalıdır. Aksi takdirde beşinci sınıf dediğimiz; dünya ve ahireti için, gelecek nesillerinin maddi ve manevi kurtuluşu için ve özellikle ahiret bekası için hiç bir endişesi olmayan cahiller güruhuna dahil olacak, maazallah cehennem ehlinin saflarına katılacaktır.

 Kur'an bizler için gönderilmiş en büyük ilim ve hayat kaynağıdır. Ayet gereği Kur'an'da kuru yaş her şey vardır, bilgisinden yola çıkılarak her bir sıkıntımızı bu noktadan halledebiliriz.  "Sana bu ilim geldikten sonra seninle bu konuda çekişenlere de ki: Geliniz, sizler ve bizler de dahil olmak üzere, siz kendi çocuklarınızı biz de kendi çocuklarımızı, siz kendi kadınlarınızı, biz de kendi kadınlarımızı çağıralım, sonra da dua edelim de Allah'tan yalancılar üzerine lânet dileyelim." (Al-i İmran/ 61). Ancak bu derin ilmi keşfetmek ve bu deryada kaybolmak için mutlaka bilenlerin kapısına koşmalı, ilim halkalarına katılmalıyız. O menbağdan kana kana içmeli ve Allah'ın hayat nizamını bir başka ağızdan değil, gelenek göreneklerden değil, farazi duyumlardan esinlenerek değil, bizzat öğrenerek, bilerek ve inanarak yaşamalıyız. Aksi takdirde şu an toplumumuz insanın düşmüş olduğu bu kötü gidişatın ve maneviyatsızlığın içerisinde kavrulur ve bütün kötülüklerin aşikar işlendiği, bela ve musibetlerin yağmur gibi üzerimize yağdığı bu zamanda ki manzarayla karşı karşıya kalırız.
(Ey Muhammed!) Hevâ ve hevesini kendine ilâh edinen, Allah'ın kendi ilmi dahilinde saptırdığı, kulağını ve kalbini mühürleyip gözüne perde çektiği kimseyi görüyor musun? Şimdi onu Allah'tan başka kim hidâyete erdirebilir? Hala düşünmez misiniz? Buyuran Rabbimize kulak verelim ve pozitif ilimler le birlikte manevi ilimlerinde harmanlanarak öğrenilmesi için mutlaka Ramazan aylarınıda fırsat bilerek bu ilim toplantılarına ve sohbetlerine iştirak edelim.
Selam ve dua ile...

Yazarın Diğer Yazıları