Nuran Demirhan

Kanaviçeli çeyizler

Nuran Demirhan

Eski günleri anımsatır, kanaviçe yastıkları, köşe kırlentleri, divan örtüleri, iğne, iğne dokunur, rengarenk olurdu.

 

Her kızın çeyizinde mutlaka vardır, kanaviçe yastıklar, yorgan köşeleri. Nişanlanan genç kızlar başlardı kaneviçe yapmaya. Süslü karyola örtüleri, kırlentleri işlemeye birbirinden güzel olurdu.

 

Modelleri, gül desenli, kuş desenli, testi modelleri doğa resimleri, güneş, ağaç ile süslerdi genç kızın çeyiz sandığını.

Kanaviçe modelleri çok zor olurdu. Beyaz batıska üzerinde ilme, ilme işlenir sayı ile dokunurdu. Renklerin uyumu çok önemlidir. Çünkü çeyiz sandığında olmazsa olmazıydı. 

 

Düğün zamanı sorarlar birbirine kızlar kaç takım işledin. Hangi modelleri yaptın diye. 
Kaneviçe yastıkları, yatak örtüleri süslerdi gelin odalarını. Önceden işlenir hazır olurdu. Düğüne yakın yıkanır ütülenir bohçalara koyulurdu.

 

Gelin kızın odasını sermeye giden genç kızların tek amacı kanaviçe örneklerini görmek, örneğini almak bir an önce işlemeye koyulmak olurdu. 

Kimileri saklardı örneklerini vermez, gelin odasına serildiği zaman sürprizi yapardı. Çeyiz sermeye gelenler ilk defa görsün diye. 

 

Modelleri ağır ve renkleri uyumlu olanlar serilirdi gelin odalarına. Kanaviçe önemlidir.  Bir kızın çeyizinde emek verilerek, nakış nakış işlendiği için. 

 

El emeği, göz nurudur. 

 

Makine işlemeleri icat edilmeden, elle işlenirdi. Kanaviçe çeyizleri, yastıkları seccadeleri kırlentleri iğne sayısı gibi parmakların işlediği için yüksük takın parmağınıza dermişler büyükler. Çünkü patıska sert olur parmağı yüksük korur diye söyleyen anneler, nineler. 

Perdelerin uçlarına kadar kanaviçe işleyen eller. Duvarları süsleyen panolar kaneviçe işinin olmazsa olmazı ucuna dikilen dantelleri gibi.

 

Her genç kızın saf ve temiz olduğunu vurgulayan bembeyaz kanaviçe takımları ile süsleyen odaları. 
 

Yazarın Diğer Yazıları