Yunus Türkoğlu

Van'dan Gitmeler Üzerine!

Yunus Türkoğlu

Van'dan gitmeler üzerine bir iki kelamda müsaadenizle ben söylemek istiyorum. Bu yazımı yazarken kesinlikle hiç ama hiç bir kimseyi veya kurumu itham etmek istemiyorum. "Aman bize cevap hakkı doğdu" gibisinden de diyaloglara da katılmak istemediğimi de peşinen söylemek istiyorum. Bir Vanlı olarak en içten ve samimi duygularımı ifade etmek istiyorum ve sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu konuda "Bölüşerek büyüyelim, bölünerek küçülmeyelim" diyerek.

Bu konuyu olduğundan fazla gündeme getirmek hiçbir Vanlıya yarar sağlamaz. Velev ki haklı olsanız bile!  Bu konuda haklılık payınızda var! Gidenlerin arka plandaki sebeplerine bakmak gerekir. Memur olup ta gidenler, rızkı için gidenler veya herhangi bir sebepten dolayı gidenler vardır. Bunlara karşı lütfen suçlayıcı bir dil kullanmadan önce biraz düşünün ve vicdan terazisinin insaf gramlarıyla tartın sonrada adalet makasıyla kesin.

Peygamber Efendimizde (sav) hicret etmiştir deyip sükût etmek en güzeli ve bize yakışanı…

Bizim kuzeyimizde Doğu Anadolu'nun büyük illerinden olan Erzurum çok fazla göç vermiş ve halada göç vermeye devam ediyor. Görevim gereği gezdiğim illerde veya ilçelerde yine buna bağlı olarak yapmış olduğum turistik gezilerde Anadolu'nun en ücra yerlerde bile bu şehrin insanlarıyla karşılaştım. Bazı büyük illerde, kendi şehirlerinin adıyla anılan mahalleler bile kurmuşlar.

 "-Maşallah her yerde varsınız" Dediğimde, övünerek dünyanın dört bir yanında varız diyorlar! Ha keza Karadenizli kardeşlerimizde öyle göç ediyorlar. İstanbul'un büyük bir kısmı belki de Karadenizli, Sivaslı veya Konyalı. Bunda yadırganacak bir durum yok. Sözü edilen memleketlerin insanları da çok bu mesele üzerinde durmuyorlar. Zaten durmaya da gerek yok…

Çıtayı biraz daha yükseltmek istiyorum. Avusturyalılar, Çinliler, İtalyanlar ve daha birçokları vakti zamanında dünyanın dört bir tarafına göçüp gitmişler. Özelliklede Amerika'ya daha bir önem arz ediyor diye gidip yerleşip oralarda koloniler kurmuşlar.

Düşünüyorum da bizlerde genelde tüm Türkiye, özelde ise Vanlılar olarak yüz yıl önce, yüz elli yıl önce oralara gitseydik.

O güzel kültürümüzü oralara götürüp tanıtsaydık fena mı olurdu?

Van insanını dinini, dilini, samimiyetini, doğruluğunu, dürüstlüğünü ve sıcakkanlılığını onlara tanıtsaydık fena mı olurdu?

Van'ın keledoşunu, Kürt köftesini, murtuğasını, kavudunu vesselam peynirini, tek göz kedisini tanısalardı fena mı olurdu?

Maalesef bizden önce Ermeni vatandaşları götürdü bu değerleri oralara! Belki de semaveri onların sanıyorlar! Otlu peyniri, kişmiri gülü, gittiyse tek göz kediyi vb. birçok değeri onların olduğunu sanıyorlar. Biz Vanlılar olarak onların gerisinde kalmış durumdayız. Bizde gidebilir ve götürebilirdik.

Biz Müslüman'ız, Osmanlıyız, Türkiyeliyiz ve biz Vanlıyız diyen Avustralya'da, Amerika'da, Avrupa'da, Afrika'da yetişen ikinci veya üçüncü nesiller olsaydı oralarda iyi bir eğitim almış, buna bağlı olarak kültür yozlaşması yaşamayan nesiller kolonilerle beraber derneklerde kursaydı fena mı olurdu?

Bu nesillerden bilim insanları, ünlü işadamları, tanınmış tıp doktorları veya dünyaca tanınmış sporcular çıksaydı, Van'ı tanıtsaydı, Vana yatırımlar yapsaydı fena mı olurdu? Fena olmazdı bence çok ta iyi olurdu.

Hepimiz Vanlıyız ve hepimiz Van'ı seviyoruz. Van'ın birkaç sorunundan en önemlisi bence Vangölü'nün kirlenmesi konusudur. Bu konuda iki makale yazdım gerekirse yine yazabilirim. Bu önemli konu üzerinde birleşip bir şeyler yapabiliriz. Enerjimizi boşa harcamayalım lütfen…

Daha çok "Vanlı olmakla değil" "sorunlarıyla ilgili" şiirler yazılabilir ve farkındalık oluşturulabilir. Bu konuda yazanlar var onlara minnet borçluyuz.

Sosyal paylaşım sitelerimiz bu konuyla ilgili "Çevre Derneğimizle" işbirliği içinde etkinlikler ve yayınlar yapabilirler. Bu konuyu görmemezlikten gelmek Vangölü'ne karşı yapılan en büyük sevgisizliktir!

Yazın tabi ki dışarıdaki Vanlılar gelip sıla özlemini gidereceklerdir. Van'ın güzelliklerini tekrardan görecekler ve giderken bir şeyler götüreceklerdir veya isteyeceklerdir.. Bundan daha tabi ne olabilir ki! Bu konuları dile getirmek anlamsızdır, konuşmaya bile değmez.

Van'da ticaret yapan girişimci ve genç kardeşlerim lütfen büyük düşünün. Van size yetmez, Türkiye size yetmez! Türkî cumhuriyetlerini, Afrika'yı Avustralya'yı ve hatta Avrupa ve Amerika'yı düşünün. İthalat ihracat yapın veya gidin oralarda şube açın gerekirse gidin oralara yerleşin. Korkmayın Allah Teâlâ'dan yardım isteyin ve gidin!

 "Vangölü kirlenmesin!"

 " Tekel Binası yıkılmasın!"

 " Şamran Kanalı çöplük değildir!"

 " Van'a göç konusunda önlemler alınsın"

 "Çarpık kentleşmenin önüne geçilsin!"

Hoşça kalınız.

Yazarın Diğer Yazıları