Mustafa M. Atilla

Değirmendeki havuç – 2

Mustafa M. Atilla

Geçen haftaki yazımın son kısmında Van’ımız için düşündüğüm hayalimdeki turizm ile birlikte Ortadoğu'ya açılan ithalat (import)-ihracat(Export),( Exspo, Fuar alanı ) dan kısa olarak bahsetmiştim. Okurlarımdan, hayal gücü yüksek olanlar anlatmaya çalıştığım projeyi kendi hayal güçleri ile kafalarında bahsettiğimin içini doldurmaya, belkide sanal olarak işletime bile sokmuş olabilirler.

Biraz hayal gücünden bahsettikten sonra konuya geçmek hiç de kötü olmaz.Zihinsel aktivasyon olan hayal gücünün,bilgi gücünden daha önemli olduğunun farkında olmamız her zaman her işin,her hedefin, her başarının, her projenin ilk ayağı olmalı.

Güzel düşünen bir insan şöyle diyor, her hayal.. kuracağımız hayale bir tuğla koymaktır, yine bir heykel traşa sormuşlar bu muhteşem heykeli nasıl yaptın diye O ise heykelin işlenmemiş taşın içinde olduğunun hayalini ettiğini, zaten orada duran şeyi açığa çıkarmak için fazlalıkları yonttuğunu söylemiş.

Her şey önce hayalle başlar başlamalı.Hayallerimiz yapacağımız işin başlangıcı veya lokomotifi olmalı, kurmak istenen yuvayı,...iş dünyanızı,..kuracağınız fabrikayı, işletmeyi,..çıkmak istediğiniz yolculuğu,.. almak istediğimiz evi, arabayı..aklımıza ne geliyorsa önce hayalimizde tasarlamak sonra başlamak, işin yarısını halletmektir. bir diğer yetenekli insan en fazla işi başaranlar en çok hayal kuranlar olanlardır der.

El birliği ile vakti iyi, verimli kullanmak zamanın beyhude geçmesine fırsat vermeden Van için hayaller kurmanın zamanı geçme den ister gerçekleşsin ister gerçekleşmesin, dalalım hayallerin denizine. Bugüne kadar hiç birimiz Van için dalmadık yalnızca tumduk, hep tumduk. Çıkarlarımızı, birikimlerimizi ön planda tuttuk. Kadim şehrimiz için asla hayal kurmadık, kuramadık. Hayaller; hep Van’da biriktirmek, sonrası batıya, zenginliğe, rahat yaşama koşmak, koşabilmek oldu. Hep batının hayali ile yaşadık. Çünkü yıllarca hayal gücü olmayan insanlara ülke yönetimini teslim ettik, onların hırsları, ideolojileri, çelimsiz fikirleri insanları birkaç büyük kente yığılmayı beraberinde getirdiğin den aklımıza Ankara’yı buralara yatırım yapmasını, yapması gerektiğini zorlayarak anlatamadık, belkide anlatmanın yolunu Vanlı olarak bilemedik.

Her zaman değinmeye çalışıyorum okumak, okumak, okumak hayal kurmanın tek yolu.

Okumuyorsak, araştırmıyorsak bari güçlü hayali olan insanların hayallerine, yazdıklarına, yaptıklarına, eserlerine, konuşmalarına, söyleşilerine girecez veya bakacaz, bakacaz ki anlayalım hayal ne imiş ne işe yararmış,kurulan hayaller nelerde hayat bulmuş.

Başarılı insanların hayallerine girecez, girecez ki anlayabilelim gelmiş geçmiş dünyaya mal olmuş atalarımızın yaptıklarını, yapmak istediklerini, yapmaya ömürleri kafi gelseydi yapacaklarını öyle değil mi. Mustafa Kemal'in düşüncelerine, hayallerine girecez ki anlayalım, yine girecez Fatih Sultan Mehmet'in, mimar Sinan’ın hayallerine, Mevlana’yı, imamı Gazaliyi, Nasrettin hocayı, ‘’ kırk yıl boyunca bir hayal peşinde koşan’’ Yunus Emre'yi, kendini öyle hiçledi ki Fuzuli mahlasını kullanan Muhammet Bin Süleyman’ı, yaptırdığı ulu camiyi adaletle, hakkaniyetle cesur yürekli Yıldırım Beyazıt ve nicelerinin düşlerine, hayallerine ortak olmalıyız.

Bugüne kadar böyle geldik; muhtaç olmadan, özgürce, bağımsız, kendi kendine yetebilen, eksileriyle, artılarıyla dimdik hayali yıllara. Bundan sonrası hayali gerçekleştirmenin tam zamanı.

Hayal fakiri insanlar bu konuda bütün yükü, girdiyi, çıktıyı hayalimdeki projenin yükünü sadece yüklemişler İstanbul’a, Mersin’e ve İzmir’e halada yüklüyorlar. Elbette! Deniz taşımacılığı kara taşımacılığı kadar önemli belki artısı bile var, Okyanus ötesi lojistiği yüklenmesi kaçınılmaz. Bende derim ki Ortadoğu yönünün Avrupa bağlantılı tren taşımacılığı ve kara taşımacılığının da yapılması için sınır kapılarının yakınlığı göz önünde bulundurularak kolaylığı sağladığı O nedenle Van için düşündüğüm projenin her zaman önemini bağıra bağıra anlatmaya çalıştığım Ortadoğu penceresi, her yönüyle bugüne kadar yapılıp şu an atıl durumda olan bir çok projeden, öncelikli yatırım olmalıydı..çünkü önce gelirler,kazançlar sonra gelirlerin kazancı ile harcamalar veya yatırımlar.

Birlikte azıcık bir hayal kuralım; ticaret fuarı gibi düşündüğümüzde daha da derinleşiyor bu proje. Belirli sektördeki yerli şirketlerin ürünlerini sergileyebilecek, dışarıdan gelen firmalarında aynı alanda ürünlerini sergileyecek ve gösterebilecek, buluşma olanağı sağlayan, tren istasyonu üzerinde kurulacak, stantların olduğu ayrıca içinde otel, cafe, restaurant, soğuk hava depolarının, kapalı, açık depo alanlarının, ofis,showroom, gümrük ofisleri,kargo hizmetleri,otopark,garaj, kongre ve toplantı salonlarının bulunduğu, ticari ilişkilerin oluşturduğu istihdam yaratacak merkezin kurulması hayali bile projenin yarı taslağını oluşturur inşallah.Belki bugün belki yarın belkide yarından öteye.

Her şey sınırlıdır, sadece hayal kurmak isteğe bağlı süreklidir. Hayalini yitiren ülkelerde katma değer yaratamazsınız diyen onlarca bilim insanı ile aynı düşünceyi, aynı görüşü sizlerle paylaşmayı istedim…

Şuraya kadar her şey hayal adına güzel; fakat! Gülen ve mutlu yüzlerin dışında yüzdelik oranına göre çoğunlukta olan, işsizlik ve ekonomik sıkıntılar içinde debelenen insanımıza hayalden, hayal kurmaktan bahsetmek veya hayal kurun demek geçici süre biraz rahatlama getirir, fakat zevkle hayal kurmalarını olanaksız kılar. Buraya kadarın arkasındayım. Yine fakat diyorum; çünkü Van'ın arka sokaklarındaki kahvehanelerde gününü haftasını, ayını, yılını umutsuzca, gelecek kaygısı, iş bulabilme ümidi ile geçiren binlerce gencimize hayalden bahsetmek bugünkü koşullarda onlar adına hiç olmadı, sanki diyorum.

Bu yazıyı yazarken gazetemizin sayfasında okuduğum Van İŞGEM tarafından 30-31 Temmuz 2022 tarihinde düzenlenecek Van uluslararası girişimci & yatırımcı zirvesi veya bunun gibi tüm birleştirici karma kullanımlı zirvelerin bir gün hayalimdeki pencerenin içinde gerçekleşmesi projemi her zaman destekler nitelikte.

Umudumu hiçbir zaman yitirmedim, güzel günler, yatırımlar, umutlar, projeler, hayallerde daima oluşacak er geç hayata geçecektir.

Güzel ve verimli yılların hayali ülkemiz ve Van’ımızın olsun inşallah.

Yazarın Diğer Yazıları