Yunus Türkoğlu

Vaktin Değeri

Yunus Türkoğlu

Vakit değerli bir sermaye, günler, saatler ve nefesler ise sayılıdır. Boşa geçirilip heba edilen vakitler bizim için hüsrandır, pişmanlıktır!  Bu dünya boş meşguliyetlerle zaman öldürme yeri değildir.

Her sabah uyandığımızda ömür defterinden bir sayfanın daha eksildiğini görüp, ömür sermayemizde eksiler mi, artılar mı daha çok bunu idrak edebiliyor muyuz?

İnsanlık vazifemizi gereği gibi yerine getirebiliyor muyuz?

Her an muhasebe yapıp kalan ömrümüzü daha iyi değerlendirebiliyor muyuz? 

Hafta sonu iki gün evdeydik, vakti iyi değerlendirip, verimli kullanabildik mi?

Yeni bir gün lütfettiği için Rabbimize teşekkür ettik mi? 

Seher vaktinde bizi namaza davet eden ezanla beraber uyanıp kulluğumuzu yerine getirebildik mi?                        

Camiye kadar yürüyüp o güzel vakti doyasıya yaşayabildik mi?

Bu feyiz ve bereketi günün tamamına yayabildik mi?  

Yoksa bu kıymetli vakti heba edip, mağfiret anını zayi edip uykuda mı kaldın? 

Bu dünyada devamlı kalmayı düşünmek veya mutlu günlerin hiç bitmeyeceğini zannetmek vallahi boşunadır! Bu çöldeki serap gibidir bizi yanıltır ve boş ümitlere sevk eder. Önümüzde istesek de istemesek de ebedi bir âlem var! Bu âlem bizi beklemektedir, hazırlıklı ve tetikte olmak akıllıca olur. Bunun için anı yaşayıp ve ömrün değerini iyi idrak etmek zorundayız…

“Dün geçti, yarın meçhul o halde bu günü değerlendir.”(Mesnevi)

“Ümmetim iki şeyde aldanmıştır. Bunlar; sıhhat ve boş zamandır” -Hadis-i Şerif-

Ömrü israf etmek, dünya ve ahret hayatını kaybetmektir. Vakit, dünya ve ahrete çalışmak için yeterli derecede ikram edilmiştir. Hem maddi hem de manevi ihtiyaçlara kâfi gelir.  Yapılacak iş çoktur, yeter ki insan gayret edip,  çaba sarf etsin ve çalışsın.

Rabbimiz, İnşirah süresinde;” Boş kaldın mı, hemen başka bir işe koyul…” emriyle tembelliği ve vakti boşa geçirmeyi yasaklıyor! İnsan hayırlı işler yaparak vakti bereketlendirmelidir. Bir Müslüman kesinlikle boş durmamalı, hep faaliyet içinde olmalıdır.

Günümüzde en çok televizyon, cep telefonu, bilgisayar ekranları ve kahvelerde geçirilen zamanlar vakti israf etmemize sebep oluyor. Elektronik aletleri yanlış kullanmaktan dolayı akli melekelerimiz robotlaşıyor. Her şeyi yerinde kullanmak zorundayız, aksi olursa vakti israf etmiş oluruz.

Vaktin düşmanı boş ve yararsız işlerle meşgul olmaktır. Çok uyuyarak, saatlerce televizyon izleyerek vakti heba ediyoruz.

Vakti heba ederken sohbet adı altında başkalarının ayıp ve kusurlarını araştırıp bizi ilgilendirmeyen hususlarla meşgul oluyoruz. Zan, gıybet, kibir ve dedikodunun olumsuzlukları da bizim duygu dünyamızı zehirliyor! 

Vakit darlığından şikâyet edenler vakti iyi değerlendiremeyenlerdir! Bir insanın vakti, ibadetler, şahsi ve sosyal etkinliklerle dolu olmalıdır. Günü planlı ve programlı kullanmak zorundayız. Ahrette pişman olmamak için nefesleri zayi etmemek, vakti değerlendirmek ve salih ameller işlemek her mümine farzdır!

İş yerini geç saatlerde açan bir esnaf maddi ve manevi olarak zararda demektir. O günkü kazancının hayır ve bereketi olmaz. Sabahın erken vaktinde rızıklar dağıtılırken sen neredeydin diye sormazlar mı?

Talebe ara ara imtihanlara girerek durum değerlendirmesi yapar. Vakti iyi idare edebildim mi? seviyem nedir? Diye murakabede bulunur. Talebe misali bizlerde vaktin muhasebesini yapmak zorundayız. Bize verilen doğum ile ölüm arasındaki vakti verimli kullanmakla mükellefiz.

Bu dünyada ne kadar ömür sürdüğünü bilmek istersen şu ayete bak ve tefekkür et; “Sadece bir akşam vakti veya kuşluk zamanı” –Naziat Süresi, 46-

İşte cevabı!

Darbı mesel; ” Vakitlerle yakutlar elde edilebilir, fakat yakutlarla vakitler elde edilemez” bu söz zamanın değerini çok veciz şekilde gözler önüne seriyor.   

Vakit nakittir…

Ömür sermayesinden bir günü değerlendirip bitirmek istiyorum:

Bugün dilini, gıybet, dedikodu, yalan, kavga, gayri ahlaki ve laubali sözlerden koru…

Sıla-i rahim yap, dertliye derman ol, yetimi-fakiri sevindir ve bir gönül kazan…

Rabbini nimeti olan Kuran-ı Kerim’den birkaç sayfa oku, sonrasında hisseler der ve amel et…

İnsanlara selam ver, gülümse, vazifen ne olursa olsun en iyisini yapmaya çalış…

Annenin -babanın elini öp, hayır dualarını al…

Maskeni tak, mesafeni koru ve temizliğe dikkat et…

Hoşça kalınız...

Yorumlar 4
Mustafa atilla 26 Şubat 2021 07:39

Çok güzel bir yazıydı herkesin düşünmesi aklından çıkarmaması gereken bir yazı Teşekkür ederim

Berrin Türkoğlu 25 Şubat 2021 20:54

Su gibi,ilaç gibi bir yazı;insanı düşündüren,uyandıran,kendine getiren...

Vanlı öğretmen 25 Şubat 2021 12:08

Sedat Torun 25 Şubat 2021 10:28

Hocam özellikle günümüzde bu zamanın kıymetini bilmek gibi bir kaygımız yok sanki Rabbim yaşayacağız Ömrümüzü, yaşadığımız ömürden daha hayırlı ve ehseni takvim üzere olmayı nasip etsin inşallah Allaha emanet olun

Yazarın Diğer Yazıları