Van’a gitmeyin!

Önceki hafta, Adana’daki İncirlik Üssü’nde görevli ABD askerleriyle İzmir ve Muğla’daki personelin ailelerinin ‘güvenlik tehdidi nedeniyle’  Türkiye’den  ayrılmalarını isteyen ABD yönetimi,  geçen hafta da ABD vatandaşlarının Türkiye-Suriye sınır bölgelerine gitmemeleri ve özellikle Güneydoğu illerinden uzak durmalarını istedi.

ABD Ankara Büyükelçiliği’nin resmi internet sitesinden yayınlanan açıklamada, aralarında Van’ın da yer aldığı 19 şehirde terör saldırısı yaşanabileceği gerekçesiyle buralara seyahat edilmemesi gerektiği uyarısında bulunuldu.

Uyarıya ABD ve Van açısından ayrı ayrı bakmak gerekir.

ABD vatandaşlarına yaptığı   ‘gitmeyin’ uyarısının gerekçesini olası terör saldırılarına bağladı.  ABD  vatandaşlarına mealen şunu dedi: “ Bak kardeşim, bizim kaynaklarımız arkadaşlardan haber aldı. Bu illerde bombalar patlayabilir. Oralarda  size  bir şey olursa  sakın uyarmadı demeyin” demek istedi.

Başka ne dedi.

“Türkiye güvensiz ülke “ demeye lafı getirdi.

ABD açısından uyarının anlamı böyle.

Van açısından   uyarının karşılığı  biraz  çetrefilli.

ABD’nin vatandaşlarına  'Van’a gitmeyin'  uyarısını  buradan okuduğumuzda  çok başka bir durum ortaya çıkıyor.

Şeytan ayrıntıda gizlidir derler ya  uyarıda öyle bir durum var. O zaman sorgulamak, şüphelenmek  farz oluyor. ABD'nin  Van’a  gidip gelen hangi vatandaşları var ki “ Van’a gitmeyin “ uyarısında bulundu. 

Doğrusu ABD’nin manidar uyarısı kafa karıştırdı.

Acaba Van’a gelen giden yüzlerce ABD’li varda   yoksa biz  mi görmüyoruz, biz mi bilmiyoruz. O zaman da kendimizden haberimiz yok gerçeği ortaya çıkar.

Diyorum ki yoksa ABD XIX. yüzyılın başından itibaren Van’da ve bölgede hedef kitleleri olan Ermenileri Protestanlaştırmak ve  Osmanlı’ya karşı yıkıcı faaliyetler için kışkırtmak üzere görevlendirdiği  Amerikan Board misyonerlerinden Dr. Clarence D.Ussher t, Dr. Raynolds ve Dr. Grace Kimball gibi bu aralar Van’a gelip giden,  ABD’nin bildiği bizim bilmediğimiz ali menfaatleri için çalışan insani amaçlarla görevli vatandaşları için mi bu uyarıyı yaptı yoksa.

ABD Van ve bölgeye  karşı asırlardır ilgili  ve  duyarlıdır.

ABD   buralar ile ilgili bir şey söylediğinde insanın aklına farklı şeyler geliyor.

İyi Ruslar da var 

Malumunuz Ruslar ile uçak mevzusundan dolayı aramız bu sıralar limoni. 1915’te Rus birlikleri Ermenilerin kontrolündeki Van’ı 21 Mayıs 1915 günü işgal ettiler. Ruslar  Van’da isyanı  yöneten Aram Manukyan denilen  insan kasabını ödüllendirerek Van Valisi  olarak atadılar.  Van 3 yıl sureyle Rus işgali altında kaldı.

Van’da yaşanan katliamları, ihanetleri, acıları ve gördükleri gerçekleri rapor eden, tarihe kayıt düşen vicdan sahibi  namuslu Ruslar’da oldu.

Van ve Bitlis'te görev yapan Rus General Mayewski gibi.

14 Mayıs 1915’te Vanlılar Van’dan  kara ve göl yoluyla göç ederken başlarına    bin türlü felaket geldi.  Doğu Anadolu raporunda  Van’ın yaşadığı olayları detaylı olarak  anlatan Rus General  Mayewski  şöyle diyor:

“Van mıntıkasında vaziyet karışık bir hal almıştı. 14 Nisan da Ermeniler Van’da kıyama başlamışlardı, önce küçük jandarma kıtasını katl ve tard etmişlerdi. Bunun üzerine Türkler Kâzım Bey’in 5. Mürettep fırkasını göndermişler İçkale ve şehirdeki Ermenileri muhasara eylemişlerdi. Aynı şekilde Van’daki Ermenilere yardım için general Truhin kumandasında bir birliğin Van’a sevk edilmesi Kolorduya bildirilmişti.” 

Aday değildi!

 2017  yılında yapılacak  Van Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri, 2013 yılında yapılan Van Ticaret Borsası seçimleri  ve Van Organize Hayvancılık  A.Ş’nin (VOTAŞ) hisselerinin satılması sonucu hayvancılık  projesinin başarısızlıkla sonuçlandığını konu eden eleştirel bir yazı yazdık.  Yazıda 2013 yılında yapılan  VATBO seçimlerinde Feridun Irak ve ekibinin seçime katıldığını ve kaybettiğini yazmıştım. Irak'tan  kendisiyle ile  ilgili kısma itiraz geldi. Bizde düzeltelim: "Feridun Irak 2013'te  yapılan  VATBO seçimine başkan adayı olarak katılmamış, dolayısıyla seçim  kaybetmemiştir!" İlgililerine duyurulur.