İkram Kali

Van TSO'dan Ermenistan'a çıkarma!

İkram Kali

Doğru bilgiye ulaşmak, halka doğru ve tarafsız haber ulaştırmak gazetecinin asli görevi ve sorumluluğudur. Gazeteci kamu yaşamını belirleyen, halkı ilgilendiren tüm olayları izleme, araştırma, hakkına sahiptir. Gazeteci bu görevini yerine getirirken ilgililere yetkililere sorular, eleştiriler yöneltmek yaşamsal hakları arasında yer alır. 

Önce eleştiri…

Mesleğini hakkıyla yapanları tenzih ediyorum.

Van kahvaltısı yerlerde sürünüyor. Uyduruk kahvaltı müşteriyi kazıklama aracına döndü. Kahvaltı yapan da yapmayan da pişman. Sözde Van kahvaltısında sengeser, keledoş, ciğer köftesi, mercimekli bulgur pilavı eksik. Hijyen, özgünlük hak getire.  Kahvaltı kültürümüze standart, kalite, yerel ürünler ve lezzet, güven, marka değeri ile saygınlık kazandırılması gerekir. Her kesimden ağır eleştiriler alan kahvaltı kültürüne yazık oluyor. Kentimizin harika değerini kendi ellerimizle yok ediyoruz. Kahvaltıcılar yumurtlayan tavuğu kesiyorlar farkında değiller. Kötü gidişe dur diyen belediye, kurum kuruluş yok.  Van Ticaret ve Sanayi Odası (Van TSO) paydaşlarla bir araya gelerek, kahvaltı kültürümüzü kurtaracak çalışmaların öncülüğünü yapmak yerine " Dünya Kahvaltı Günü" gibi popülist icatla uğraşıyor.

Gelelim sorularımıza…

Diplomatik, ekonomik ilişkimizin olmadığı Ermenistan'a Van TSO'dan bir heyetin gittiği duyduk. Gerçekten bir heyet gitti mi?

Organizasyona hangi kuruluş aracı oldu?  Seyahat ve konaklama giderlerini kim karşıladı?

Ermenistan kafilesinde kimler yer aldı?

Kafileye katılmanın koşulları nelerdir ve koşulları kim belirledi?

Sözde soykırım anıtı ziyaret edildi mi?

Dostluk ve yakınlaşma anlayışıyla Ermeni yetkililere Van'a geldiğinizde bizde sizi Zeve şehitliğinde görmek istiyoruz önerisinde bulunuldu mu?

1915'te Ermeni Taşnak çeteleri öncülüğünde 30 bin Vanlı Müslüman'ın katledildiği, yakılıp yıkıldığı Van'dan giden heyette Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden tarihçi akademisyen yer aldı mı?

Ziyaretin amacı neydi, amacına ulaştı mı?          

Bizim bildiğimiz Van TSO yurt dışı gezileri öncesi ve sonrasında genelde "iş seyahati- önemli görüşmeler" başlığı altında kamuoyunu bilgilendirir hatta  "protokol " imzalandığını açıklardı.

Ermenistan ziyaretiyle ilgili kamuoyu ve basına bilgi verilerek tek kare fotoğraf paylaşılmadı?

Ziyaretin altında bir bit yeniği aramıyoruz; yedikleriniz, içtikleriniz sizin olsun,  gördüklerinizi Van halkına anlatmanızı istiyoruz. 

 

 

Endişelendiren sessizlik

Ekonomik kriz sarsıyor. Esnafa, tüccara iş adamına bir dokununca bin ah işitiyorsun.   Memnun olan sektör, endişelenmeyen kimse yok.  

Tehlike çanları çalıyor.

Marangozlar Sitesi'ne gittim.  Makineler durmuş kürsüleri kapının önüne atan esnaf sohbet ediyor. Sanki iş sezonu kapanmış havası var koca sitede.

Sıcaktan bunalan çıraklar hortumdan akan suyla serinlemeye çalışıyor.

İnşaat sektörü marangozlar sitesi esnafını derinden etkilemiş. 

İş yeri sahibi esnaflarla dertliler, kederliler, endişeliler. Herkes bir ağızdan böyle bir kriz dönemi görmediklerini söylüyor.

İşlerin bıçak gibi kesildiğini daha önce yapılan işlerin parasını alamadıklarından dert yanıyorlar.

Marangozlar Sitesi'ndeki fotoğraf kentteki ekonomik göstergelerinden yalnızca biridir.

Durum iç açıcı değil.

***

Komşu Sanayi Sitesi'nin durumu Marangozlar Sitesi'nden farklı değil.

Duran inşaat sektörü, ekonomik kriz Sanayi Sitesi'ni kötü etkilemiş.

Demir çekiç sesinin, şahmerdan sesine karıştığı sitede şimdi sessizlik hâkim. Çarklar dönmüyor. İşler durmuş, boş kalınca esnaf kapısının önünde çay içerek, sohbet ediyor.

Bir zamanlar araç tamir bakım onarımı için gün veren iş yerleri sinek avlıyor. Maliyet fiyatlar yüksek, müşteriler ürkek.  Almak da satmak da sıkıntılı.

Esnafın biri diyor ki, "Sanayi Sitesi'ne girdiğinizde araç ve insan trafiği yoğun değilse,  iş yerlerinden çalışma sesi yükselmiyorsa, esnaflar umutsuz gözlerle bakıyorsa durum gerçekten iyi değil"

Sanayi Sitesi ilgi, destek, moral bekliyor.

 

 

Kepenkler iniyor!

20- 30 yıllık geçmişi olan köklü esnaflar kepenk indiriyor.

Ödenek alamayan iş adamları şantiye kapatıyor.

Bazı ünlü firmalar mağazalarını kapatarak Van'dan bir bir ayrılıyorlar. Tüm malları maliyetine veya indirimli satışlarla tasfiye edenler var.

Kiralar yüksek… Ödemeler büyük… Satışlar durgun. 

Adım başı…

Devren saltık… Devren kiralık… Tasfiye ediyoruz… Kapatıyoruz... İlanı asılı iş yerlerini görmek mümkün.

Yüklenici bir iş adamı bu dönem iş yapmadığı için mutlu olduğunu söyledi. Neden diye sordum. Dedi ki,  "Elimdeki işleri bitirip kimseye mahcup olmadan teslim ettim. Sezon başında yeni iş almadım. Kendi yağımda kavrulmakla yetiniyorum. Bırakın büyümeyi batmayalım, tekerimiz dönsün yeter. Krizin etkilerini görünce iyi ki iş almamışım diyorum." Haksız da değil.

İş yerleri işçi çıkarıyor. Bazı iş yerler işçi sayısını düşürüyor.

Gıda ürünleri satan iş yeri sahibine durumu sorduk.

Günlük ciromuzun yüzde 70'i İranlılara ait. Kriz ortamında gelen İranlılar esnafı batmaktan kurtarıyor. İranlı turistler gelmemiş olsaydı Van esnafı bu krizde çok daha büyük sıkıntılar yaşayabilirdi dedi.

Evine ekmek götüren, gelecek kaygısı olan işsiz insanlarımızın sayısı katlanarak artıyor.

Üniversiteli gençlerde, okumamış gençlerde işsiz.

Sorun çok boyutlu.

 

 

 

Kimse yok mu?

Kriz esnafı, çalışanı, üreteni, tüketeni fena vuruyor…

Van Ticaret ve Sanayi Odası… Van Esnaf ve Sanatkarlar Odası… Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı… Van Ticaret Borsası ve diğerleri yoklar.

Adı şanı büyük, etkisi küçük…  Van Ekonomi Konseyi kayıplarda… Konsey işe yaramayan basın açıklamasıyla bir süre sonra ortaya çıkarsa şaşırmayın. 

"Arkadaşlar ülke genelinde ekonomik kriz olabilir. Ama el ele vererek yerelde birlikte bir şeyler yapabiliriz? Sinerji yaratarak esnafımıza, tüccarımıza, sanayicimize, çalışanlara destek olabiliriz. En azından moral motivasyon sağlayabiliriz. Eli kolu bağlı durmak bize yakışmıyor" diyerek memleketin derdini dert edinecek kimse yok mu?

Felaket tellallığı yapmıyoruz. Derin ekonomik krizin etkilerine karşı duyarlı olunmasını istiyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları