İkram Kali

Valilere devredilsin

İkram Kali

Belediye; illerde, ilçelerde bulunan, devlete bağlı bir kurumdur.

Belediyeler toplumun eli, kulağı, gözüdür.

 

Bilindiği gibi belediyeler öncelikle imar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi kentsel alt yapı; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık; zabıta, itfaiye, acil yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi trafik; defin ve mezarlıklar; ağaçlandırma, park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve sanat, turizm ve tanıtım, gençlik ve spor; sosyal hizmet ve yardım, evlendirme, meslek ve beceri kazandırma; ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerini yapar veya yaptırır. Özetle belediyeler, belde ve belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılar. 

 

Belediyeler belediye meclisi, belediye encümeni ve belediye başkanı uyum ve işbirliği içinde verimli çalışarak projeler hayata geçirdiği zaman bulunduğu yerin hızlı bir şekilde kültürlü hale gelmesini, gelişmesini, kalkınmasını ve yaşanılabilir bir yer olmasını sağlar.

 Başarılı belediyeler olduğu gibi, zaman ve kaynak israfından başka işe yaramayan belediyelerde var

Yolsuzluk, rüşvet, partizanlık, keyfiyet, ahbap çavuş ilişkisine bağlı niteliksiz kadrolaşma, verimsizlik, israf, vizyonsuzluk, kalitesiz iş ve hizmet, yanlış ve hatalı uygulamalar, halktan yöre kültürü ile beklentilerden uzak uygulamalar belediyelerin başlıca sorunları arasında yer almaktadır. Varlık sebebi vatandaşlardan toplanan vergiler ve devlet kaynaklarıyla vatandaşlara ve şehirlere hizmet vermek olan belediyelerde vatandaşların söğüşlenmesi, vatandaşlara efelik taslanması kanayan başka bir yaradır.

 

Çamur sıvamayı bilmeyen adama asfalt ustalığı, kerpiç kesmemiş adama parke ve bordur taşı döşeme işi, kendisini ifade edemeyen adama halkla ilişkiler görevi, görmedim- duymadım- bilmiyorum diyen adama denetim yetkisi, kendisini yönetme kapasitesi olmayan vizyonsuz adamlara "bizdendir" , "siyasi yakınımdır" imtiyazıyla yetki ve makam verilmesi belediyelerin çıkmazıdır.

 

Tablo böyle olunca sonuçta ne oluyor biliyor musunuz?

 Büyük kaynaklar harcanarak mimari estetikten uzak, zevkten, doğayla uyumdan uzak biçimde el yordamlıyla yapılan işlerin birçoğu kısa sürede işe yaramaz hale geliyor. Patır patır dökülüyor.

Yapılan sözde  işlerin ne devlete ne millete hayrı oluyor.

 

Yerel seçim yaklaşıyor.

 

Kültürlü, kimlikli, bakımlı temiz şehirlerde, ilçelerde huzur ve güven içinde yaşamak isteyen vatandaşlardan belediyeler ile ilgili farklı sesler yükseliyor.

 

Çarpıcı, dikkat çeken hatta tartışma yaratacak radikal öneriler var.

 

Ayrıca bazı  gelişmelerden söz ediliyor.

 

Yapılacak yasal düzenlemeler ile belediyelerin uhdesinde olan içmeve sulama suyu, kanalizasyon işlerinin Devlet Su İşleri Müdürlüğü'ne ruhsat, imar, çevre işlerinin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne, yol yapım bakım işlerinin  Karayolları kurumuna, tarımsal faaliyetlerin ise Tarım ve Orman Müdürlüğü'ne devredileceği söyleniyor.

 

Olur mu olmaz mı bilemiyoruz.

 

Ama ateş olmayan yerden duman çıkmayacağını biliyoruz.

 

İnternette dolaşan yorum ve yazılarda bazıları da diyor ki, "Belediye başkanlarının halk tarafından seçilmesi demokrasiyi istismar eden, araç olarak kullanan bizim memleketimize uygun bir sistem değil. Partizanlaşarak, rüşvet ve yolsuzluk çarkının döndüğü kuruma dönüştürülen belediyeler de eşit hizmet verilmiyor. Kamu kaynaklarıyla yandaşlar çıkar grupları zengin ediliyor. Yerel yönetimler vizyon olarak çökmüş durumda. Hantallaşan belediyeler yeniden bir sistemle valilere, kaymakamlara devredilsin. Bu şekilde çift başlılık, israf ortadan kaldırılsın"

 

Bu yaklaşımları demokratik ve doğru bulmayan kişilerde var.

Belediyeler ya asli görevine dönecek veya yeni bir sistemle yönetilecek.

Başka çare yok.

Mevcut anlayış ve sistemle belediyelerin yönetilemeyeceğini artık herkes kabul ediyor.

   

 

   

Yazarın Diğer Yazıları