İkram Kali

Vali unutursa diğerleri ne yapar?

İkram Kali

Dün 2 Nisan’dı.

Van’ın düşman işgalinden kurtuluş günü-bayramı.

Vanlılar için geçen 97 yıl özel bir zaman dilimiydi

Bir kentin yerel bayramı, tarihi günü aydınlatan kurtuluş gününde ne tür etkinlikler yapılması gerekiyorsa onlar yapılmalıydı. Ama gerçek anlamda  yapılmadı!

Çünkü 2 Nisan doğru anlaşılmıyor, anlatılmıyor.

Ailesi 1915’te Van’dan Adana’ya muhacir olduktan sonra 1919-20’lerde Van’a geri dönen Vanlı bir dostumuz ziyarete geldi.  Sohbette konu 2 Nisan üzerine odaklandı. Şehirde eski bayram havasının,  heyecanın olmadığını törenlerin ruhsuzlaştırıldığını söyledi.  Gazetede 2 Nisan ile ilgili bir kutlama mesajı yayınlamak istiyorum dedi. Geç kaldın diyerek kendisine takıldık.  Yarın 3 Nisan çünkü. Bu kez   “Unuttum,  aklıma yeni geldi, hiç düşünmedim…”   sözleriyle mahcubiyetini anlatmaya çalıştı.    Van’ı seven duygularında samimi olan dostumuza içerlenme,  senin kutlama mesajı yayınlama gibi bir sorumluluğun yok… Asıl kutlama mesajı yayınlaması gerekenler yayınlamamış. Sen rahat ol dedik.     

Vali, belediye başkanları, milletvekilleri, meslek odaları başkanları, siyasi partiler ve sözüm ona milli-siyasi takılan sivil toplum kuruluşları 2 Nisan’ı hatırlama gereği duymadılar.  Bir kısmı önemsemedi, bir kısmı unuttu, bir kısmı da günün anlamını bilmiyor. Eksiklik mi? Mazereti olamaz.  Evet, ciddi önemli eksiklidir.

 2 Nisan sizin için bir anlam ifade etmeyebilir. 2 Nisan’ı önemsiz görebilirsiniz. 2 Nisan’ı yok da sayabilirsiniz.  Ancak 2 Nisan’ı dönüm noktası olarak gören, acı hatıraları olan Vanlıları ve onların gününü yok sayamazsınız.

Eften püften, yapmacık içi boş günlerde popülist anlayışla sayfalarca açıklama yayınlayanlar, 2 Nisan’da lütfedip iki satır bir mesaj yayınlama gereği duymadılar.  Bu Vanlılara ve bu kentin değerlerine verilen önemin göstergesidir.   

Van sıradan bir şehir değildir.

Van işgal görmüş, yanmış yakılmış,  taşı toprağı insanı acı çekmiş, göç yaşmış kadim bir kenttir.  Van 1915’te emperyalist güçler ve onların işbirlikçileri karşısında topraklarını kaybetmek üzere iken 2 Nisan 1918’de on binlerce Vanlıyı toprağa gömen mücadele vererek yurdunu kazanmış serhat kentidir. 

2 Nisan sırdan bir gün değil. 2 Nisan 100 yıl öncesi acılarla dolu tarihi gerçeklerin hafızlarda yeniden tazelendiği,  dünle bugünü birbirine bağlayan, tarih bilincine güç katan yıldönümüdür. O nedenle 2 Nisan’ı yok saymaya çalışmak, sıradanlaştırmak tarihi inkar etmektir,  yok saymaktır.

Neden böyle olduğunu da anlatayım.

BİR: Yaklaşık 50 yıl boyunca her 2 Nisan günü öğlenden sonra ilin yöneticiler, gaziler, yaşlılar, öğrenciler, askerler ve Vanlılar Zeve şehitliğine aynı heyecanla gider,  düzenlenen törene katılırlardı. Vanlılar o günleri çok iyi hatırlar.  İnsanlarımız orada ölmüşlerini, şehitleri anmaya, anlamaya çalışırlardı. Kimi dua okur kimi de tarihle ilgili bildiklerini yanında bulunanlara gözyaşları içinde paylaşırdı.  Daha sonraki yıllarda valilikte 2 Nisan programı hazırlanırken program hazırlama komitesinde yer alan cahil, ama işgüzar bir kamu görevlisinin dönemin valisini ve kutlama komitesini Zeve töreni ile ilgili yanlış bilgilendirmesi üzerine vali tarafından araştırılmadan alınan kararla Zeve Şehitliği ziyareti programında çıkarıldı. O günden bu yana 2 Nisan kurtuluş gününde Zeve’ye gidilmiyor.

İKİ: 2012 yılında mahalli kurtuluş günleri yönetmenliğinde yapılan değişiklikle mahalli kurtuluş günlerinin şekli şeması değiştirildi.  Açıkçası içi boşaltıldı. 2 Nisan bayramı da yönetmelikle gerçek özelliğini yitirdi.  Yerine ne konulduğu da belli olmadı.  Yapılan törenlere baktığınızda festival deseniz değil,  şenlik deseniz değil,  panayır deseniz hiç değil.  Ortaya karışık bir şey çıktı.

Gelinen noktada 2 Nisan duygu ve heyecandan yoksun bir yapıya bürünmüştür. Böyle olunca ilgilisi kutlama mesajı yayınlamıyor.  Dünya 1915 olaylarının merkezi olan Van’ı konuşuyor yazarken 33 yıllık YYÜ yanı başında ki Zeve’de yatan şehitlerin farkına bile varmıyor.

97 yıl önce on binlerce Vanlı kutsal değerleri ve vatanları için canlarını vermeyi göze alıyor, ama günümüz anlayışı o güzel insanları ve tarihi dönemi hatırlamada aciz kalıyor.

İptal  yanlış

DHKP-C’li iki terörist tarafından, Berkin Elvan soruşturmasına bakan savcı Mehmet Selim Kiraz’ı adliyedeki odasında şehit edilmesi insanım diyen herkesin yüreğini yataktı.  Hepimiz alçak saldırıyı üzüntüyle karşılayarak nefretle kınadık ve bir kez daha kınıyoruz.  Ancak 2 Nisan Van’ın düşman işgalinden kurtuluşu nedeniyle   dün  akşam  yapılması planlan   Van Gecesi'nin  değerli  savcımızın şehit  edilmesi gerekçe  gösterilerek  iptal edilmesini   doğru bulmuyorum.  Çünkü  neticede eğlence gecesi değildi.  Gece bir  kentin  tarihine damga vuran  2 Nisan günününü  anmayı, anlamayı amaçlayan geceydi.

Yazarın Diğer Yazıları