İkram Kali

‘Türkiye'den bir Suriye yaratmak isteyenler var’

İkram Kali

IŞİD’in Kobani’ye yönelik saldırılarını protesto etmek, mücadele veren Kobani halkı ile dayanışma içinde bulunmak amacıyla sivil eylemler yapmak demokratik bir haktır. Ancak bu hakkı kullanırken masum vatandaşların araçlarını, iş yerlerini yakıp yıkmanın, bayrak ve dini değerlere, kamu malına  saldırmanın, hayatı kesintiye uğratmanın haklı bir gerekçesi olamaz. Bir taraftan Kobani’de yaşanan şiddeti, katliamları protesto ederken diğer taraftan provokatörlerin, barış, demokrasi, kardeşlik karşıtı fitne, fesadı amaçlayan güçlerin işine yarayacak hareketlerde bulunmak yanlıştır, tehlikelidir.

Bu anlamda yaşanan olaylar sonrası ortaya çıkan ürkütücü tablo eminim ki herkesi derinden üzmüştür. Yaşananların bu ülkenin düşmanlarının dışında hiçbir kimseye yararı olamamıştır. Türkiye genelinde yaşanan olaylarda sonuçta 26 insanın hayatını kaybetmesi üzüntü vericidir. Hiçbir şey yaşamını yitiren insanlardan daha değerli değildir.

Toplumda sağduyu hakim olmalıdır. Emperyalist güçlerin bölgedeki kirli oyunlarına, kardeşi kardeşe kırdırma senaryolarına karşı hepimizin daha duyarlı olması kaçınılmazdır. Birlikteliğimize, çözüm sürecine zarar verecek, kardeşlik hukukunu bozacak,  toplumda onarılmaz yaralar açacak eylem ve söylemlerden uzak durmalıyız. Bu doğrultuda Van'da sorumluluk sahibi olanların samimiyetle sağduyu çağrılarında bulunmaları, tahrik edici ve kışkırtıcı üslup ve ifadelerden kaçınmaları gerekir.

Meydana gelen olaylar sırasında Kızılay’ın kan toplama araçlarının yakılması bir can daha yaşasın diyerek, kan bekleyen bir hastaya kan bağışı yapan insanlar kadar yaşamak için kana ihtiyacı olan hastaları da derinden yaralamıştır. Savaş zamanında dahi zarar görmeden hizmet veren Kızılay gibi insani bir kuruluşun kan toplama araçlarının yakılması düşündürücüdür.

 Kürt, Türk, Laz, Çerkez, Arap ve Müslüman, Hıristiyan ayrımı yapmadan insanlardan gönüllü kan toplayan, aynı şekilde yaşam mücadelesi veren insanlara sağlıklı kan ulaştıran Kızılay’ın aracını yakmak ancak insanlık düşmanı pravakatörlerin  yapabileceği bir saldırıdır.

 Dün HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ta Diyarbakır'da düzenlenen basın toplantısında sağduyu çağrısında bulunarak sözünü ettiğim pravakatörlere dikkat çekti. Demirtaş,   “ Başımıza gelecek en büyük felaket halklar arasında olacak savaştır. Türkiye'den bir Suriye yaratmak isteyenler var. Biz Türkiye'nin gerçek bir kardeşlik ve barış toplumu olması için uğraşıyoruz. Hiç bir yerde tek bir şiddet eylemine kimse yönelmemelidir”  uyarısında bulunarak İmralı’dan iletişim  kurarak görüştüğü Abdullah Öcalan’ında topluma aynı şekilde İtidal çağrısı yaptığını  duyurdu.

Anlayacağınız vahameti herkes görüyor.

12 Eylül öncesini hatırlatan görüntüler Kürd’e, Türk’e, Türkiye’ye, bölgemize, insanımıza, demokrasiye, insan haklarına, çözüm sürecine zarar vermiştir. Geldiğimiz nokta soğukkanlı, sağduyulu hareket ederek,“ Ne oluyor, kime hizmet ediyoruz?”  deme zamanıdır.  Tuzaklar, mayınlar, hinlikler dolu bir süreçten geçiyoruz. Gün ABD’nin, İsrail’in, Fransa’nın ve bu coğrafyada hesabı olanların inadına bin yıllık kardeşliği güçlendirme zamanıdır. Gün sağduyu, itidal, aklıselim içinde sonrasını düşünerek hareket etme zamanıdır.

 Önceliğimiz petrol

 

İsrail suskun!..

IŞİD Şii Türkmenleri katlediyor Şii İran suskun!...

ABD ise işine bakıyor.

Arada sırada IŞİD’ı havadan vuran ABD Dışişleri Bakanı John Kerry,  Kobani'nin IŞİD'in eline geçmesinin engellenmesi gibi bir stratejik hedefleri olmadığını söylüyor. Yani benim derdim Kobani, Kürrtler, Türkmenler değil diyor.

Kerry,,  "Kobani'de neler olup bittiğini canlı yayında seyretmek korkunç olsa da bir adım geri atıp stratejik hedefin ne olduğunu anlamanız gerek" olduğunu  belirtiyor.

ABD Dışişleri Sözcüsü Jen Psaki de, Kobani’nin düşmesini istemediklerini ancak öncelikli hedeflerinin petrol rafineleri olduğunu söylüyor.  

 “Kimse Kobani’nin düşmesini istemez ama bizim öncelikli hedefimiz IŞİD’in bir güvenli bölgeye sahip olmasını önlemek” diyen Psaki, bu noktada öncelikli odaklarının, hava saldırılarının yapıldığı yerlerde petrol rafinerileri gibi yerlerin kontrolünü sağlamak olduğunu ifade ediyor.

Kerry ve Psaki, ABD’nin ulusal politikası ve çıkarlarını açık şekilde dile getirerek, öncelikle petrole ve ABD’nin ulusal çıkarlarına baktıklarını dile getiriyorlar.

Bosna Hersek’te Sırpların Müslüman katliamlarını izleyen insan sever ABD ve Avrupa aylardır IŞİD’in Kürt, Türkmen, Ezdi katliamlarını izliyor. Akıllı olalım, tuzağa ve bataklığa düşmeyelim.

***

 İngiliz şarkı sözü yazarı ve müzisyen. Müzik kariyerinin başlangıcında sahne adı Cat Stevens ile bilinen, 1977 yılında Müslüman olan ve bundan iki yıl sonra da adını değiştiren  Yusuf İslam diyor ki; “Müslümanlar birbirleriyle savaştıkça ağıtlar Kürtçe, Türkçe, Arapça;  zafer çığlıkları İngilizce ve İbranice olacaktır.”

 

Yazarın Diğer Yazıları