Sosyal Devlet Bu
İkram Kali
Ekonomisi güçsüz, içte kargaşa, dışta çeşitli sorunlar yaşayan, fakir ve gelişmekte olan ülkelerde sosyal devletten, sosyal uygulamalardan söz etmek mümkün değildir. Ülkemizi örnek verirsek bundan 30 yıl öncesine kadar sosyal devlet uygulamalarından habersiz bir toplum, sosyal ödevlerini yerine getirebilecek kaynaklardan yoksun, güçsüz Türkiye devleti vardı. Böyle olunca korunmaya, desteklenmeye muhtaç halk ya devletin sınırlı yardımlarıyla veya hayırseverlerin belli dönemlerde sağladığı desteklerle yaşamlarını kıt kanaat sürdürebilmekteydi.
Avrupa ülkelerinin vatandaşlarına sağladığı sosyal devlet uygulamalarının öğrenir, okur, ülkemiz adına, kendi adımıza hayıflanarak, içten içe bu ülkelerin vatandaşlarına özenir üzülürdük. Hatta birçoğumuz bu anlamda Avrupa ülkelerini gözümüzde ulaşılamaz yere bırakırdık. Devletimizin sosyal politikalarından ve uygulamalardan ise memnun, mutlu değildik. Fakir devletin fakir bireyi olduğumuz için de şikayet ederdik. Ama haklıydık.
Sosyal devlet ortada olmayınca "elden gelen öğün olmaz, öğün olsa karın doymaz" misali köyde ağanın yaptığı yardımlar diyet niteliği taşır, şehirde bazı komşunun, hayırseverin yardımı ise küçük problemlerde başa kalkılarak anlamını ve değerini yitirirdi.
Bugün çok şey değişti. Artık sosyal devlet var.
Ülkemizde yaşanan demokrasi dışı uygulamalara, devlet kaynakları üzerinden devam eden yolsuzluk ve hırsızlıklara, kayıt dışı zenginleşmelere, milli gelirin paylaşımında yaşanan adaletsizliklere rağmen Türkiye güçlü ekonomiye kavuşarak, hızla gelişen ve değişen, itibarı yüksek, sözü karşılık bulan vatandaşlarının onur duyduğu ülkeye dönüşüyor.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti eriştiği güçle, sosyal devlet olma yolunda hızla ilerliyor. Vatandaşını hiçbir kimseye muhtaç etmeyen, çağdaş ve büyük devlet oluyor.
İşsizlik maaşı, sağlık sigortası, eğitim yardımı, parsız kitap, üniversite harçlarının kaldırılması, burs, ulaşım parası, çocuğu olmayan fakir çiftlere tüp bebek yardımı, kira yardımı, yaşlılara bakım ücreti, çocuk parası, engellilere sağlanan iş imkânı, şehit ve gazileri koruma sahiplenme imkânları, şiddete uğrayan kadınları koruma, kimsesiz çocukların farklı seçeneklerle devlet güvencesine alınması, barınma, gıda, giysi yardımları, yaşlılık maaşı, konut yardımı sağlayan Türkiye var.
Sosyal devlet budur.
Artık yardıma muhtaç insanımız sosyal devlet imkanları açısından Avrupa devletlerine de özenmiyor, kimsenin eline de bakmıyor. Muhtaç vatandaşını devlet kendisi arayıp soruyor, buluyor, ilgileniyor, sahipleniyor.
Ancak,
Devletten çocuk parası, gıda, giyim, yakacak, yaşlılık parası, konut, sağlık, bakım parası gibi çeşitli yardımları en fazla alan, buna rağmen bir türlü memnun olmayan, vicdanının sesini bastıran sayıları azda olsa etrafımızda ilginç kişilikler görüyoruz. Bunlar devletin sağladığı yardımları en fazlasıyla alır, yer, kullanır, giyer, üstüne kaçak elektrik kullanır, ama bütün bunları küçümser, istismar eder. Yetmez cehaletle devletten aldığı yardımları başka ülkelerin sağladığını aşağılık kompleksi içinde söylemekten de çekinmez. Bu anlayışı taşıyan ön yargılı, küçük azınlığın içinde haddini aşanlar ise "devlet mecburdur, babasının hayrına mı yapıyor" gibi yüzsüzce yaklaşım gösteriyorlar.
Oysa bu yardıma muhtaç insanımız şunu biliyor: Sosyal devlet yardımları devlet bütçesinden, yani bu ülkenin vergilerinden ayrılan paylardan karşılanır. Sosyal devlet muhtaç vatandaşına yardım yaparken namert insanlar gibi başa kalkmaz, geri almaz, diyet istemez, ortada bırakmaz, insanını fakirliğinden dolayı küçük düşürmez, rencide etmez. Sosyal devlet insan için vardır. Dahası muhtaç vatandaşını kula kul etmez.
1982 Anayasasının 2. maddesi "demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti" ibaresine yer vermektedir. Kim ne derse desin sözlü sosyal devletten gereğini yapan sosyal devlete doğru gidiyoruz. Devlet sosyal bakımdan zayıf sınıflara yardım çeşitlerini hızla artırıyor. Sosyal adaleti ve insan onuruna yaraşır bir yaşam düzeyini sağlamayı hedefliyor. Türkiye sosyal anlamda insanı mutlu ediyor. Sosyal devlet yeni çağdaş bir devlet ve toplum anlayışını da beraberinde getiriyor.
Sosyal devlet kapitalizmin ezdiği sınıfları korumaya yönelik geliştirilen sol bir kavram olmasına karşın muhafazakar Ak Parti iktidarı döneminde Başbakan Recep Tayip Erdoğan tarafından başarıyla uygulanmaktadır.
Caminin gizemi
Öğrenmenin yaşı, yeri, zamanı yoktur. Cami, Müslümanların kutsal ibadet mekanıdır. Cami; toplayıcı, toplayan, kaplayan, Müslümanların ibadet gayesiyle toplandıkları yer, ma'bed'tir. Camilere halk arasında Allah'ın evi de denilir. Ama cami isminin akroştis tekniği ile her dizenin ilk harfi yukardan aşağı okununca dört meleğin baş harflerinden oluştuğunu biliyor muydunuz?
Cebrail
Azrail
Mikail
İsrafil
