İkram Kali

Sen de mi Brütüs?

İkram Kali

Türkiye önceki gün Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın istifalarıyla sarsıldığı saatlerde Van’da Barış ve Demokrasi Partisi başkan adaylarını açıklıyordu.  

 Bakanların istifaları siyaseten tartışılırken, analiz edilirken  yolsuzluk skandalı ile anılan Çevre ve Şehircilik Bakanlılığı ve milletvekilliği görevlerinden istifa eden  sonradan  görevden alındığı  öğrenilen  Erdoğan Bayraktar’ın " Soruşturma dosyasında var olan ve yasalara uygun olarak onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Sayın Başbakan'ın talimatıyla yapılmıştır. Bu nedenle Bakanlık’tan ve milletvekilliğinden istifamı açıklıyorum. Her şeyden haberi olan Sayın Başbakan'ın istifa etmesi gerektiğini ifade ediyorum " açıklaması istifalardan daha çok gürültü çıkardı.

 Adama sorarlar. Ey Bayraktar, samimiysen bugüne kadar neden sustun?  Neden çıkıp konuşmadın?  “ Ben bu kirliliğe karşıyım,  imanım,  görev anlayışım kabul etmiyor”  diyerek istifa etmedin? Koltuk gidince mi akılın başına geldi.

Geciken istifa,  geciken sözler bunlar.

Bayraktar’ın deprem yaratan açıklamasıyla AK Parti ağır hasar geçirerek resmen yıkıldı. Siyasette kentsel dönüşüm yapan Bayraktar dün bakanlıktan aracına uğurlanırken bir kişi tarafından  "Giderayak partiyi bombalamaya utanmadın mı?’, ‘Giderayak Sayın Başbakan’ı bombalamaya utanmadın mı?’ diye bağırması Bayraktar’ın siyasi hayatının son sahnesi oldu.

Siyaset böyledir.  Vatandaş hep alkışlamaz.  

AK Parti camiası önceki gün  “ Beraber yürüdük biz bu yollarda, beraber ıslandık yağan yağmurda ” inancının aslında şarkı sözlerinden ibaret olduğunu gördü ve anladı.  Karadenizli hemşerisi Erdoğan Bayraktar, Başbakan Erdoğan’a siyasi hayatının en zor saatlerini yaşattı. Futbol terimiyle ters köşe yaptı.   

Bayraktar’ın istifa daveti için Başbakan Erdoğan Sezar’ı hançerleyenlerle birlik olan ve Sezar’ı bıçaklayan Brütüs için söylediği meşhur “ Sen de mi Brütüs?” sözünü söylediğine inanıyorum.

Fırtınalı dalgalar arasında gemiyi limana yanaştırmaya çalışan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşmesinin ardından Başbakanlık Merkez Bina'ya gelerek açıklama yaparken “ Çok üzgünsün arkadaş bir derdin mi var?”  , “  Dost bildiklerim” , “ Bana her şey seni hatırlatıyor”, “ Usta”  diyen sanatçı dostu Adnan Şenses hayata veda ediyordu.  Bir tarafta  “ Beraber yürüdük biz bu yollarda ”  diğer tarafta “ Dost bildiklerim”  vardı.  

Bu arada yeni bakanlar açıklanırken Van’ın bakanlık beklentisi bir kez daha sonuçsuz kaldı.  

Eski Bilim ve Sanayi Bakanı Nihat Ergün bakanlığında vedalaşırken  'Servet, şehvet ve şöhret arzusu insanları yoldan çıkarır. Allah'a şükür parayla pulla işimiz olmadı' sözleri dikkat çekiciydi,  göndermeydi.

Özetle. İstifalar normal, istifaların şekli ve söylenen veciz sözler düşündürücüdür. 

En anlamlısını, en güzelini Yunus Emre söylemiş.

“Mal sahibi mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi, malda yalan mülkte yalan, var biraz da sen oyalan”

 

                                                           Geç kalmadınız mı?

Van Belediye Meclis Üyesi AK Partili  Nurettin Tonga, Van Belediyesi'nin bütçe görüşmesi ve sonrası belediyeye bazı eleştiriler yöneltti.  Belediyenin geçmişte onca eleştirilecek iş ve işlemleri varken Tonga’nın o gün eleştirmemesi eksiklik değil mi? Belediye basın bürosu size sansür uyguladıysa bugün yaptığınız gibi neden iki kelam ederek sesinizi yükseltmediniz. Mesela Edremit Belediyesi tarafından TOKİ afet konutlarında oturan vatandaşlara 350 liralık abone kazığı atılırken AK Partili meclis üyesi olarak neden ses çıkmadınız?

Yazarın Diğer Yazıları