Sayın Başbakan Erdoğana açık mektup
İkram Kali
Sayın Başbakanım,
Medeniyetler beşiği Van ilimize hoş geldiniz. Bilindiği üzere, Van kadim bir şehirdir. İlimiz son yüz yıl içinde çok önemli badireler yaşamıştır. 19. yüzyıl başlarında başlayan olaylar sonrası 1915’te Van Ruslar tarafından işgal edilmiş, Ermeni çeteleri tarafından aziz Van şehrimiz yakılıp yıkılmış, on binlerce insanımız katledilmiş, Van hafızasını kaybetmiş, kardeşçe bir arada yaşayan Hıristiyan, Müslüman, Yahudi hakların düzeni bozulmuştur. Birinci Dünya Savaşı sırasında Van’da yaşanan bu felaketten canlarını kurtarabilen Vanlılar aç sefil, perişanlık içinde yurdun dört bir yanına kum misali dağılmışlardır. Bugün Ermeni meselesi denilen olayın gerçek çıkış noktası, nedeni Van’dır, Van’da Ermeni Taşnak çetelerinin ham hayaller uğruna başlattıkları isyan ve katliamlardır. Van’ın düşman işgalinden kurtarılmasından sonra Van 1930’larda bugünkü yerinde yeniden imar edilmeye başlandı. Osmanlı Salnamelerine dayanılarak yapılan araştırmalara göre 1889'da Van'ın merkez nüfusunun 35 bin iken,1935 yılında yapılan nüfus sayımında Van’ın nüfusu 9 bin 562 olarak tespit edilmiştir. Vanlıların seferberlik sonrası dediği muhacirlik dönüşü o günün maddi durumu iyi olan Vanlı ailelerden bir kısmı yanlızca çocuklarını İstanbul, Kars, Erzurum, Diyarbakır gibi illerde lise okumaya gönderebildiler. Van’da ilk lise ise ancak 1948’yılında açılmıştır. Varın Van’ın sosyal, ekonomik durumunu siz düşünün. Van’ın birinci miladı budur.
Sayın Başbakanım,
Savaş sonrası yaşanan ruhsal çöküntü, acı kayıplar, yoksulluk, göz yaşı sonrası yeniden ayağa kalmaya çalışan güzel ilimizi bu kez 1945, 1976 depremleri ile sarsmıştır. Bu yetmemiş gibi bölgemizde 1990 başlarında başlayan olaylar Van’ın kent dokusunu tahrip etmiş, Van iç ve dış göç yaşamıştır. Şehrimizin sosyal, ekonomik yapısı bozulurken Van sosyal travmalar yaşamış, çare arayan bir kısım Vanlılar sermaye, bilgi birikimleriyle Van’dan farklı illere göç etmek zorunda kalmış, köyünde cömert ağa, şehirde saygın bey olan köylülerimiz mağdur duruma düşmüş, yerinden yurdundan olmuştur. Van’a çevre illerden, köylerden niteliksiz, yığınla sosyal ve ekonomik sorunları olan yoğun insan göçü olmuştur. Bu göç dalgası hala devam etmektedir. Maalesef göçleri yönetmek adına kimsenin bir planı olmadığı için Van’ın şehirleşme yapısı, toplumsal dokusu ve kültürel değerleri acı veren şekilde tahrip olmuştur. Hatta göçler siyasi rant, çıkar uğruna bilinçsizce desteklenirken, birilerinin eliyle Van’ın geleceği, tarihsel yapısı feda edilmiştir. Bu da Van’ın ikinci miladıdır.
Sayın Başbakanım,
2011 23 Ekim ve 9 Kasım günlerinde beklenmedik ağır deprem felaketi yaşadık.450 bin Vanlı deprem sonrası Van’ı terk ederek başka illere yerleşti. Göz yaşları içinde Van’dan kafileler halinde giden Vanlılar deprem afetiyle 1915 sonrası ikinci seferberlik-muhacirliği üçüncü nesil olarak yaşadılar. Romanlara, filimlere konu olacak acılar meydana geldi. Evlerimiz, iş yerlerimiz yıkıldı, 644 vatandaşımız yaşamını kaybetti, binlerce yaralı insanımız oldu. Babadan kalma yerlerini yapsatçılara vererek ancak bir konut sahibi olan orta gelirli Vanlı aileler evleri yıkılınca ortada kaldı. Küçük büyük esnafımız sermayesini yitirdi. Van adeta kendi kıyametini yaşadı, umutsuzluğa düştü. Okullarımız, resmi kurumlarımız,hastanelerimiz yıkıldı. Van’ın toplumsal yapısı ve şehir dokusu bir kez daha ağır şekilde tahrip oldu. Bu da Van’ın üçüncü miladıdır.
Sayın Başbakanım,
2011 depremi sonrası Van’a koştunuz. Talimatlarınızla devlet, hükümet Van’da seferberlik başlattı. 75 milyon Türkiye Van’ın yardımına koştu. Van Türkiye, Türkiye Van oldu. Kardeşliğin, beraberliğin en güzel fotoğrafları Van’da çekildi. En anlamlı insanlık hikayeleri Van’da yazıldı. Vanlılar bunları her daim şükranla yad ediyor. Van’ının deprem sonrası toparlanması ancak 10 yılda olacak öngörüsü yapılrken desteklerinizle Van kısa sürede ayağa kalktı. Kış koşullarında 1 yıl içinde 17 bin konut yapılarak Van’da bir rekor kırıldı. Van’ın alt yapısı, içme suyu yenilenmeye başlandı. Bunun yanında Van Büyükşehir ilan edilerek önemli illerimiz arasında yerini aldı. 11 bin hektarlık yeni imar planı hazırlanarak deprem Van’da fırsata dönüştürüldü. Nihayet bu köşeye sığmayacak kadar işler başarıldı. Vanlı vefalıdır, Vanlı kadir ve kıymet bilir. Bu yapılanları görmemek, takdir etmemek için ön yargılı vicdanı kara olmak gerekir.
Sayın Başbakanım,
Van kadar acı görmüş, Vanlılar kadar çile çekmiş bir başka şehir yoktur. Ancak deprem sonrası yapılan işlerde eksiklikler, hatalar oldu. Mesela vatandaşın yeni yapılan okullarımıza eski okulların ismi verilmesi ciddiye alınmayarak incelik gösterilmedi. Bazı işlerde kentin ortak aklına değer verilebilirdi. TOKİ afet konutlarında çevre düzeni yanında bazı kalitesiz işler yapıldı ve basit eksiklikleri girilmedi. TOKİ site yönetimlerinin yetersizliği, ilgisizliği vatandaşı canından bezdirdi. Vatandaş şikâyetlerden, müracaatlardan sonuç alamadı. TOKİ yönetimi tarafından yeterli denetim yaplmadı. Deprem sonrası kültür merkezi, spor tesisleri gibi ihtiyaçlara öncelik verilmeliydi. Depremzede vatandaşlarımıza sağlık ocağı, spor tesisi, kültür merkez, gibi insani ihtiyaçları olmayan bir konut alanı teslim edildi. TOKİ konut fiyatlarının makul seviyeye çekilmesini ve geri ödemelerin 2 yıl daha ertelenmesini bekliyor. Van halkı yeşil ve sosyal alanlara sahip, hafif raylı sisteme kavuşmuş, trafik sorunu çözülmüş, Van Gölü kirliliği sona ermiş, düzenli, bakımlı, yasaların hakim olduğu, kaliteli denetlenen hizmetlerin yapıldığı modern bir Van istiyor. Van halkı Van’da iş bilen ehliyet liyakat sahibi insanların göreve atanmasını bekliyor. Van halkı Van’ın sürgün yeri, atlama tahtası olmaktan çıkarılmasını bekliyor. Van halkı kendi memleketlerinde garip duruma düşmek istemiyor, Van halkı yetenekli gençlerine siyasette, kamu kurumlarında şans verilmesini bekliyor. Van halkı bir Diyarbakırlı, bir Kayserli gibi kendi memleketinde hak ettiği değeri görmek istiyor.
Sayın Başbakanım,
Van depreminde yaşanan samimi kardeşliğin, dayanışmanın çözüm sürecine olumlu alt yapı hazırladığına inanıyorum. Çözüm, kardeşlik, normalleşme, barış ne dersek diyelim süreç bölgemize huzur, heyecan getirmiştir. Bahar iklimi yaşatmaktadır. Demokratikleşme adımlarını önemsiyoruz, devamını bekliyoruz. Biz sadece Van’da değil yurdumuzun tamamında huzur, refah, güvenlik, kardeşlik istiyoruz. Van’a sahip çıkmanızı Büyükşehir Belediye Başkan adayının da Van’ı ileriye taşıyacak, bilgi birikim sahibi bir isim olmasını bekliyoruz.