İkram Kali

Pardon diyerek devlet yönetilir mi?

İkram Kali

Çözüm süreci kapsamında kurulan Akil İnsanlar Heyeti'nde yer alan AKP Kars Milletvekili Mehmet Uçum, kendisine yöneltilen “Hükümet tüm bu yapılanmalara göz mü yumdu?" sorusuna ; "Siyaseten verilmiş bir izin söz konusu değil. Bürokrasi AK Parti’nin çözüm süreci iradesini kendine göre böyle tercüme etti ve süreçlere müdahale etmedi. Asker, emniyet ve diğerleri... 'Biz şimdi müdahale edersek çözüm sürecine zarar veririz' endişesiyle davranıldı ama aslında bu onların görevi değildi. Hükümet de günahsız değil…" yanıtı veriyor.

Uçum, açıklamalarının devamında da, “ Eğer bir süreçte aksamalar varsa, ortaya çıkan sonuç hedeflenene uymuyorsa, mutlaka o süreci yürütenlerin yaptığı bazı eksikler de vardır. Siyasi idare, olayın güvenlik boyutunda bazı eksikler yaşadı. Bürokrasiyi etkili bir biçimde yönlendiremedi. Bürokrasi de kendi başına kaldığında insiyatif alarak siyasi davrandı” diyor.

Allah sizi bildiği gibi yapsın.

Hani iletişim, hani koordinasyon?

Nerede devlet denetimi, oto kontrol.

Çözüm süreci projesinin bürokratik, idari alt yapısı böyle mi oluşturuldu? Allah aşkına devlet mekanizması böyle mi yönetiliyor?

Topu taca atmak, siyasi sorumluluktan kaçınmak, kıvırmak tam da budur. Bu yaklaşım başarısız spor takımlarının antrenörlerinin maç sonrası sporcularını suçlayarak kendisini kurtarma çabasına benziyor.

Bölgede yaşanan idari zaafların, devlet boşluğunun faturası şimdi görev yapan asker, polis ve bürokratlara kesiliyor. Ama hiçbir kimse bu değerlendirmeyi doğru bulmuyor.

Kendi atadığınız bürokratları suçlamanın, günahkar ilan etmenin alemi yoktur.

Bürokratları kendi siyasi kriterlerine göre bölgeye atayan, onlara bölgede yaşananlar karşısında alacakları önlemleri, idari yetkilerini nereye kadar ve nasıl kullanacakları talimatını yazılı ve sözlü veren, hatta sınırlarını çizen siyasi irade değil mi?  

Milletvekillerinin, parti il ve ilçe başkanlarının, etkili siyasi büyüklerin canını sıktığı, kibirli vekilin ve adamlarının rantına engel olduğu, yasal olmayan bazı taleplere hayır dediği için onlarca başarılı, değerli bürokratı görevden alan siyasi irade değil mi? Peki, aynı siyasi irade o zaman bölgede devlet zafiyeti yarattığı, çözüm süreci iradesini kendine göre tercüme ederek süreçlere müdahale etmediği ileri sürülen bürokratları neden görevden almadı.

Daha bitmedi.

Bu zaaflar biliniyorduysa bugüne kadar sorumlular hakkında ne tür işlem yaptınız? Ne tür önlemler aldınız?  Haberimiz yoktu diyorsanız veya yeni öğrendiyseniz o daha vahim bir durumdur. 30 Mart ve 7 Haziran seçim dönemlerinde bölgede yaşananlardan dolayı her defasında basının karşısında şikayet eden bakan ve milletvekillerinin açıklamalarını nereye koyacaksınız.

Siyasi irade onu yapamadı, bunu yönlendiremedi, şunda yanıldı, bunu anlayamadı diyerek sorumluluktan kurtulamaz.  Yönetirken bu kadar çok yanılan ve kaza yapan siyasi iradenin günahı çoktur. Siyasi irade önce bölgede kendi varlığını, taşıdığı sorumluluğunu sorgulamalı, sonrada yaşananlar karşısında kusur ve günahlarını gözden geçirmelidir.

Devlet boşluk kaldırmaz. Eğer devlet bu şekilde yöneltiyorsa yaşananlar normaldir. Dolaysıyla Akil İnsanlar Heyeti'nde yer alan AKP Kars Milletvekili Mehmet Uçum’un bürokratları suçlayan ifadelerinin karşılığı yoktur.

Yusuf Konak yanlışı düzeltti

Bilerek veya bilmeyerek söyleyişlerinde, reklamlarında, “ Van kahvaltısının mucidi  tanımını kullandığı için eleştirdiğim ve kendisinden yanlışın düzeltmesini istediğim Yusuf Konak dün konuyla ilgili basın toplantısı düzenlemiş. Konak toplantıda, “ Ben Van kahvaltısının mucidi değilim. Kahvaltı kültürü Van’a, Van toplumuna aittir” demiş. Yerinde doğru bir düzeltme yapan ve Van'ın tanıtımına katkı sunan  Yusuf Konak’a yakışan da buydu. 

Dikkat çekti

Hükümete yakın olduğu bilinen Memur Sen kurulduğu günden bu yana bölgede yaşanan olaylar ile ilgili açıklamalarında kullandığı bir dil vardı. Memur Sen önceki bütün açıklamalarında genelde “PKK’lılar” tanımını kullanırdı. Van Memur- Sen yönetimi çatışmaların son bulması amacıyla geçen hafta yaptığı basın açıklamasında ilk defa değişiklik yaparak  PKK’lılar için “gerilla” tanımını kullandı. Memur-Sen’in yaklaşımının temelde siyasi erkle bağlantılı olup olmadığını bilmiyoruz. Türkiye'nin en güçlü memur sendikası Memur Sen’in tanım değişikliği dikkat çekti.

Artvin'e geçmiş olsun

 Aralıksız devam eden sağanak yağış sonrası meydana gelen selde 8 Artvinli yurttaşımız hayatını kaybederken, 2 kişi de kayboldu. Selde hayatını kaybeden Artvin Hopalı kardeşlerimize Allah’tan rahmet kederli ailelerine sabırlar diliyorum. Umarız Artvin de yaşanan felaketten herkes gerekli dersi alır.

Van Valiliği ve Van Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarıyla bütün Vanlılar ile el ele vererek Van'ın kardeşlik elini Hopa'ya uzatmaları gerekir. Doğal felaketi bilen, dayanışmanın en  anlamlısını 2011  depreminde yaşayan Vanlılara düşen görev budur.   

Yazarın Diğer Yazıları