İkram Kali

Nihayet bizimde bir mezarlığımız olacak

İkram Kali

İnsanlık tarihi kadar eski olan mezarlıklar sıradan yerler değildir.

Ölümü çağrıştırsa da atalarımızla bağlarımızı devam ettiren manevi değeri olan, saygının, vefanın, inancın yaşadığı- yaşatıldığı yerlerdir mezarlıklar.

Arkeologlar, tarihçiler mezar bulgularıyla insanlığa ışık tutarlar. Tarih öncesi önemli bulguların büyük birçoğu arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan mezarlardan elde edilmiştir.

Mezar veya mezarlıklar dini inanca bağlı defin geleneğinin bir sonucu olarak ortaya çıkmış. Arkeolojik verilere göre ilk insanlar günümüzden 100.000 - 40.000 yıl önce Rusya'daki Teshik Tash, Fransa'daki Mouistier ve Irak'taki Shanidar mağaralarda gömüldükleri görülmüş. M.Ö 8.000- 5.500 yıllarında yani Neolitik Çağın başından itibaren, gömüler hem yerleşim hem de yerleşim dışında yer almış.

İslam şehirlerinde mezarlıklar genellikle yerleşim alanlarının dışında,  şehir kapılarına yakın yerlerde olmuş. Kendi şehrimizden örnek verecek olursak Osmanlı dönemi eski Van şehri Müslüman Mezarlığı yerleşim alanı ve sur dışında, eski Van şehrinin, Orta Kapı/Paşa Kapısı'na (Selimbey) yakın yerde bulunmaktaydı. Bu mezarlığa  bugünde  ölü defnedilmektedir. Cumhuriyet dönemindeki Akköprü, Garipler, Hacıbekir mezarlıkları da aynı anlayışla yapılmış.

Biz baba-ata-dede-ninemizin mezarının bilinmesini isteriz,  çocuklarımıza, torunlarımıza "dedeniz, nineniz burada yatıyor" derken "vatanın burasıdır" da demiş oluruz. Doğduğu toprakların dışında ölenler çoğu zaman bu düşünceyle doğdukları yerlerde gömülürler, gömülmeyi vasiyet ederler.

Soy sopa önem vererek, çocuklarımızın aslını asaletini mezarlıklar aracılığıyla da bilmelerini isteriz. O nedenle mezarları kaybolmayacak biçimde yapar, çoluk çocuk mezarlıklara gider, ölen yakınlarımızı ziyaret ederek görevimizi yerine getirmeye çalışırız.

Mezarlıklarda açılan güllerin, esen rüzgârın,  ağaç dalından düşen yaprağın, akan suyun şırıltısı,leylak kokusu  farklı duygular yaşatır. Ruhu daralan, yalnızlık hisseden, ölen yakınlarının özlemini duyan birçok insan mezar ziyaretiyle geçmişe kısa bir yolculuk yaparak ferahlar.

Şiirlerimize, türkülerimize, şarkılarımıza, deyimlerimize ilham kaynağı olan; şöhret, gençlik, zenginlik, güzellik, gurur ve vazgeçilmezlerin gömülü olduğu mezarlıklar kimi zaman gözyaşı dökülen, kimi zaman ölüler ile sohbet edilen, kimi zaman da manevi hesaplaşmalarımızın adresi olur.

Karma karışık, çorak, bakımsız, düzensiz Van mezarlıklarında ölen yakınlarımızı ziyaretler özlemle başlar hüzünle biter. Duyduğumuz hüzün göçüp giden yakınlarımız kadar kentimizin düzenli, bakımlı bir mezarlığa sahip olmayışınadır.  Mezarlıklar ile ilgili Vanlılardan gelen şikâyetleri, tepkileri yazamaya kalkarsak sayfalara sığmaz.

Müslüman belediye başkanlarının yönettiği,  Müslümanların yaşadığı, Müslümanların görev yaptığı, Müslüman olmakla herkesin çok övündüğü kentimizde en büyük keşmekeş  mezarlıklardadır.  Bugün kentimizin en büyük ihtiyaçlardan biri inancımıza, ölen yakınlarımıza ve kentimize yakışan mezarlık /mezarlıklardır.

Mezarlıkların şehirlerin aynası olduğuna işaret eden İskoç yazar ve devlet reformcusu Samuel Smiles  şöyle der: "Bir şehrin mezarlığını gör, o şehrin ne olduğunu anla." Van bu tanıma  uygun şehirlerden biridir.

Dün ile bugün arasında bağımızı kuran, bir anlamda tapumuz sayılan mezarlıklarımız dolmuş durumda. Bir tarafta düzenli bakımlı mezar özlemi çekiliyor, diğer tarafa ölüleri gömecek mezar yeri aranıyor.

Mezarlıklarımızda ne düzenli bir kayıt sistemi var, ne düzenli bir defin ne de düzenli bir bakım var. Bu sorunlar yılların birikimdir. Mezarlıklarımız şehrimizin genel durumunu doğru yansıtmaktadır. Diğer şehirlerimizin mezarlıklarında veya gayrimüslimlerin mezarlıklarında özenerek gördüğümüz düzeni, bakımı ve önemi Van'da görmek bugüne kadar mümkün olmadı. Umarız bundan sonra mümkün olur.

Su, yol, elektrik, gaz gibi önemli bir ihtiyaçtır mezarlık. Belediyelerin asli ve öncelikli görevleri arasında mezarlık ve defin hizmetleri yer alır.

Büyükşehir sorunu gördü.

Van Büyükşehir Belediyesi kentimizin en önemli ihtiyacı olan çağdaş şehircilik anlayışıyla 700 bin metrekarelik devasa bir alanda 46 bin kişilik  Şehir ve Aile Mezarlığı kuracağını açıkladı.

Kentimizin 30 yıllık ihtiyacını karşılayacak mezarlık, şehir mezarlığı kompleksinde olacak. Mezarlıkta idari bina, 400 araçlık otopark, gasilhane, mescit, tören alanı, yaya yolu, aile kabristanlıkları ve mezarlık adaları yer alacak.

Geçte olsa da sevindirici güzel bir gelişmedir bu.

Öngörüde bulunarak Şehir ve Aile Mezarlığı projesini hayata geçirilmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.

Ancak göçlerle birlikte nüfusu hızla artan, genişleyerek hızla büyüyen şehrimizin farklı bölgelerinde de yeni mezarlık alanları bugünden tahsis edilmelidir.

Mezarlık  projesini anlatan Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mustafa Yalçın'ın, "Bir belediyenin en önemli vazifelerinden bir tanesi de zor gününde vatandaşının yanında olmasıdır"  ifadesi  sosyal belediyecilik anlayışını yansıtmaktadır.

Hizmet yapmak iz bırakmaktır.

Kaliteli hizmet alan halk da hizmet edenleri asla unutmaz.

Biz mezarlıklarda yatan yakınlarımızı geride bırakarak topraklarımızdan  gitmeyi onlara ihanet etmiş gibi değerlendiririz. Birçoğumuz doğduğumuz toprakları her şeye rağmen terk etmiyorsak veya toprağımıza aşkla bağlıysak bunda sonsuzluğun kapısı mezarlarda yatan aile büyüklerimizin, yakınlarımızın, sevdiklerimizin de önemli bir etkisi var.

Şehrimiz, mezarlıklarımız güzelleşsin, bizimde  geçmişimizle bağımız huzur içinde  devam etsin.

Yazarın Diğer Yazıları