İkram Kali

Neden şeffaf olmaktan korkuyorsunuz?

İkram Kali

Cumhuriyetimizin 100. yılında Van’ın “2023 Dünya Kenti Van ” unvanı kazanabilmesi, gerekli altyapı çalışmalarının yapılması, projelerin hazırlanması ve uygulanması amacıyla “2023 Dünya Şehri Van” projesinin ilk toplantısı 5 Nisan 2010 tarihinde Van Valiliği’nde gerçekleştirilmişti. Toplantıda Eğitim, Sağlık, İnsan Kaynakları, İstihdam, Sosyal Güvenlik, Kültür, Turizm, Gençlik ve Spor, Sanayi ve Ticaret, Yatırım ve Finans, Tarım ve Hayvancılık, Çevre ve Orman, Kentsel Planlama, Kırsal Planlama, Enerji ve Doğal Kaynaklar, Ulaştırma, Teknoloji, Afet Yönetimi ve Çevresel İlişkiler başlıklarında Stratejik Plan Çalışma Grupları oluşturulmuştu. Kamu ve sivil kurum kuruluşlarının katıldığı toplantıda grupların proje çalışmalarını 11 ayda sonuçlandırılması öngörülmüştü.

Ancak eğitimden, sağlığa, insan kaynaklarından, şehirciliğe, kültür ve turizmden, tarım ve hayvancılığa kadar pek çok başlıkta; Van’ın, lider şehirlerarasında yer alması amacıyla başlatılan, herkesin hayal ettiği bir Van’ın oluşturulması amaçlanan 2023 Van Vizyonu Stratejik Plan Çalışma Grupları çalışmalarının geçen süre içinde Genel Vizyon ortaya koyacak ilerleme kaydetmedikleri ortaya çıktı.

Bugün Mar t 2014. Elde var sıfır.

 Vali Aydın Nezih Doğan incelemeler sonrası duruma el koydu.  Grupların çalışmalarına ilişkin raporları istedi.  Lakin ortada rapor diye bir şey yok. Uzun bir zaman heba edilmiş,  toplantılardan öteye geçilememiş. Toplantılara gidin bakın genelde katılımcılar  “  Hıdrınebi kavutu yemiş “ gibi susarlar, ağızlarını açmazlar, etliye sütlüye karışmazlar,  görüş beyan etmezler.  Niye? Çünkü sorumluluk, görev, risk  almaktan korkarlar.

Geçen hafta içinde Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı Salonu’nda; 13 ilçenin kaymakamları, Yüzüncü Yıl Üniversitesi, kamu kurum ve kuruluşları, Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü, Van Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, Van İş Geliştirme Merkezi, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Van Şubesi, Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği Van Şubesi, Van Sanayici ve İşadamları Derneği, Van Ticaret Borsası, işadamları, Van Ziraat Mühendisleri Odası, YYÜ Ziraat Fakültesi Dekanlığı, Ziraat Bankası Van Şubesi, birlik başkanları, özel okul yöneticileri, turizm firmaları, oteller, lokantalar, tur operatörleri, hediyelik eşya yapanlar ve özel sağlık kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı toplantıda  “2023 Dünya Kenti Van”  çalışmaları gündeme geldi.

Toplantıda zaman kaybedildiğini vurgulayan Vali Doğan durma noktasına gelen çalışmaların strateji geliştirecek, sonuç alacak, şekilde yeniden başlaması talimatını verdi.

Vali Doğan, toplantıda çok önemli bir vurgu, hatırlatma, uyarı yaptı.  Kamuoyunun konuştuğu, dert yandığı şeffaflık meselesine değindi. Şeffaflık konusunda kamunun şeffaf olmadığını ifade eden Vali Doğan, “Ben buradaki kamunun en üst yöneticisi olarak, kamunun bütün harcamalarında istenilen derecede bir şeffaflık oluşturduğumuzu filan sanmıyorum. Eğer bu konuda benim yanıldığımı düşünen arkadaşımız varsa lütfen söylesin. Biz şeffaf değiliz. Elimden geldiği kadarıyla son 6 ayda bir takım adımlar atmaya gayret ettim.  Ama ne kadar adım atarsak atalım, ulusal düzeyde yeterli düzeyde şeffaflık pozisyonunu yakalayamadığımız için, lokal düzeyde bunu daha üstün başarıyla gerçekleştirmemiz de çok mümkün değil. Bu bizim açımızdan böyle, üniversite açısından da böyle. Bu bizim sivil toplum kuruluşları açısından da böyle. Aramızda birçok STK var. Bunların hesabı da bizimki kadar şeffaf değil. Aslında baktığımız zaman uluslararası pozisyonun ifade ettiği ölçüde şeffaflığı tanımlamış, içselleştirmiş ve uygulamış arkadaşlar değil. Bundan hiç gocunmamamız lazım” şeklinde konuştu. İlin valisi gerek duymasa şeffaflığı konuşmaz.

Şeffaflık nedir?

Şeffaflık; kararların, kurallar ve düzenlemeler doğrultusunda alınması ve uygulanması, alınan kararlardan etkileneceklerin bilgiye erişiminin sağlanması ve bu bilginin de ulaşılabilir, anlaşılır ve somut olması prensibidir. 

Hesap Verebilirlik nedir?

Hesap verebilirlik prensibi; karar alıcıların ve uygulayıcıların yetkilerini kullanmalarından ve yapmış oldukları faaliyetlerden sorumlu tutulmaları anlamına gelir. Kişiler veya kurumlar aldıkları karardan etkilenecek kişilere hesap verebilmelidir. Hesap verebilirliğin ön şartı şeffaflık ve hukukun üstünlüğü ilkeleridir. 

İlin Valisi, deşeletin temsilcisi şeffaflık konusunda boş konuşmaz.   6 aydır Van’da yapılan harcamaları, ödemeleri, ihaleleri, akçeli bütün işleri,  iddiaları, şaibeleri inceledi, araştırdı ve gördü. Elinde somut bilgiler var. Şimdi şeffaf olmayanların gözünün içine bakarak uyarıyor. Diyor ki,” Harcamalar açısından istenilen derecede bir şeffaflık oluşturduğumuzu filan sanmıyorum…”  Aslında şeffaf olmaktan kaçınan yöneticileri incitmemek için kendisini de işin içine katarak uyardı.  Ben şeffafım diyenlere de “ aksini düşünen varsa çıksın yanıldığımı söylesin” dedi. Daha ne desin?  Kata külli yapmayın,  kurumları sömürmeyin,  gizlemeye çabaladıklarınız her şey kulağıma geliyor, haberiniz olsun demek istedi. Yok, öyle demedi diyorsanız. O da sizin bileceğiniz iş.

Gönül isterdi ki o toplantıda yaptığı iş ve işlemlerde şeffaf, açık olduğuna güvenen bir kamu kurum, kuruluş yöneticisi veya bir meslek odası ve sivil toplum kuruluş başkanı söz alarak “  Sayın Valim evet bizim odamız, bizim kurumumuz şeffaftır. Odamızda, kurumumuzda yapılan bütün harcamalar, ihaleler,  kiralamalar, satın almalar, işe almalar, işten çıkarmalar,  geziler basit ve anlaşılır biçimde her ay kalem kalem kamuoyunun kurumla ilgisi olanların isterlerse bilgisine sunulur. Şeffaflık bizde temel ilkedir. Aha buda şeffaf olduğumuzu gösteren uygulamalardan bazı örnekler. İsteyen herkese her konuda hesap vermeye hazırız ” diyebilseydi. Diyemezler.  Bir sorgulamaya kalkın bakın, ananızdan doğduğunuza sizi pişman ederler mi etmezler mi? Kırk dereden su getiriler mi getirmezler mi?  Bıktırırlar sonunda teslim olur vazgeçersiniz.

Gizliliğin “ben yaptım oldu”  anlayışının, yandaşlığın olduğu yerde şeffaflıktan söz etmek mümkün değildir. Dikkat ettiyseniz oda seçimlerinde bazı isimler çok kızdıklarında birbirlerinin mali kusurlarını yarım ağızla ortaya döktüler. Şeffaflığın olduğu yerde şaibe,  yolsuzluk,  iddia,  itham olmaz. Şeffaf olmaktan neden çekinilir! Mesela mali raporlar hazırlanırken malum harcama kalemlerinin kılıfına uydurularak saklandığını, gözden kaçırıldığını az çok herkes bilir. Keza ihalelerde, özellikle de istismar aracına dönen emanet usulü satın almalarda şeffaflık ilkesiyle bağdaşmayan adrese teslim güzel işler yapılmaktadır.  Dürüstlük istiyorsanız, önce şeffaf siz olacaksınız.

Hırsızlıkları,  yolsuzlukları, şaibeleri konuşmakla, başkalarına çuvaldız  batırmakla  dürüstlük sağlanmıyor. Söz açıldı mı dürüstlükten dem vuranlar, şeffaflık deyince mangalda kül bırakmayanların iş ve işlemlerine baktığınızda sözlerini tekzip eden    “derin çıkar ilişkilerine”  bağlı onlarca kirli uygulama görürsünüz.

Sözün özü.

2023’te yani Cumhuriyetin 100. yılında öncelikle Türkiye ve ilimiz dünyaya örnek olacak şekilde resmi, özel bütün kurum kuruluşlarıyla;  şeffaf, hesap verebilir, temiz toplum yapısına kavuşmalı.  Kirlilikten,  yolsuzluktan, kamu üzerinden haksız zenginleşmeden arınmalıdır.  O zaman yatırımlar,  modern gelişme anlam kazanır. Kamu kaynaklarını har vurup harman savuran,  kişisel zenginlikler elde etme çabası içinde olan, sonrada vergi veren halka efelenen, kronik hastalığa dönen şeffaf olmayan sakat anlayışa mutlaka nokta koyulmalıdır.  Ülkemizin,  toplumun en büyük sorunu budur.  Önce siz şeffaf olmaya var mısınız? 

Yazarın Diğer Yazıları