İkram Kali

Mithat Melen ile sohbet

İkram Kali

Maliye, Milli Savunma Bakanı ve Başbakanlarımızdan merhum Ferit Melen’in ekonomist, hazineci, politikacı, gazeteci oğlu Prof. Dr. Mithat Melen, babasının, annesinin ve kendisinin memleketi Van ile olan ilişkilerini, dostlarla bağlarını her daim canlı tutmuştur.

Mithat Hoca, babasından devraldığı Van sevgisi, aşkı ve öğretisiyle Van’a her gelişinde dostlarıyla, akademisyenlerle, meslek odaları başkan ve üyeleriyle, STK temsilcileriyle mutlaka bir araya gelmeye çalışıyor.  Sohbet davetlerini zamanı ölçüsünde geri çevirmiyor. Bazen bir günde  iki üç toplantıya katılıyor.

Prof. Dr. Mithat Melen yalnızca sohbet etmek, dostlarıyla özlem gidermek için memleketine gelmiyor,  iktisat hocası olarak Yüzüncü Yıl Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde derslere girerek akademik bilgi, birikimini Vanlı ve bölge öğrencileriyle paylaşıyor. Gençlerle buluşmaktan fevkalade keyif aldığını anlatan Melen, YYÜ’ne vefa duygusuyla katkı sağlıyor.

Geçen ay yaptığımız sohbet sırasında Mithat Hoca Vansesi gazetemizde 14 yaşında spor yazarlığı yaptığını söyleyince hem mutlu olmuş, hem de şaşırmıştık.

Yaptığımız daveti kırmayan gazetemizin en kıdemli yazarı olan  Mithat Hoca,  gazetemizin imtiyaz sahibi Erdal Perihan ile bir araya gelerek renkli, lezzetli bir zaman geçirdik. Mithat Hoca sohbette Van’ı ailesini,  kendisini üzen bir olayı, tarihi meseleleri, ekonomik gelişmeleri, Van’da ileri görüşlü bir genç kızın evlilik ile ilgili tarihe not düşülecek kararını,  babası Ferit Bey’in eğitim mücadelesini ve daha birçok önemli bilgiyi bizlerle paylaştı. 

Prof. Dr. Mithat Melen güçlü hafızasıyla Gevaş, Başkale, Erciş, Gürpınar, Çatak, Muradiye Özalp, Saray nihayet Van’ın tamamında birçok aileyi ismen biliyor, tanıyor,   aşiretler, aileler arasındaki akrabalık, yakınlık bağlarını bir çırpıda ayrıntılarıyla önümüze döküyor.  Hocanın sohbetini dinlerken zaman su gibi akıp gidiyor.

 Vanlı olmaktan her zaman onur ve mutluluk duyduğunu, belirten Mithat Hoca ile sohbet ederken zamana yolculuk yapıyor, Van kent hafızasının bir anda canlandığını da hissediyorsunuz. 

Van’ın efsane isimi, babası Başbakan Ferit Melen ile ilginç anekdotlar paylaşan Mithat Hoca, Van’ın 1915’te yakılıp yıkılıp işgal edilmesinin hafıza kaybına neden olduğunu,  bugün Suriye, Irak’ta yaşanan benzer acıları Vanlıların bir asır önce yaşadığını, bütün Vanlılar gibi  Melen ailesinin de canlarını kurtarmak  üzere Van’dan  Bursa’ya çoluk çocuk  göç etmek zorunda kaldığını anlatırken hüzünlenerek boğazı düğümleniyordu.

Van’ın 1918’de düşman işgalinden kurtuluşundan sonra Melen ailesinin 1920’lerde Bursa’dan memleketleri Van’a geri dönerek mülkiyeti kendilerine ait olan Şabaniye ( Haraba ) mahalledeki bahçeli evlerine yerleştiklerini aktaran Mithat Melen,  Van’ın ekonomik, kültürel ve sosyal anlamda kırılma yaşadığı 1915’in Van ve Vanlılar üzerinde derin izler bıraktığını,  Van’ın bugünkü sorunlarının temelinde o zor günlerin kısmen yer aldığını hatırlatıyor.

Kendine has üslubu ve arada bir neşeli kahkaha eklediği renkli sohbetinde merakımızı gidererek tüm sorularımızı içtenlikle yanıtlayan, dedesi Nahiye Müdürü merhum Vanlı Mithat Bey’in ismini taşıyan Mithat Melen, Van’ın birçok ilçesinde görev yapmasından dolayı dedesinin bu ilçelerde sevilip sayıldığını, çok geniş bir dost çevresi edindiğini,  bu nedenle Melen ailesinin bu ilçelerde doğduğu gibi bir görüşün Vanlılar arasında yaygın olduğunu kaydetti.

Liseyi Londra, Ankara’da okumasına karşın diplomasını Ferit Melen’in isteği üzerine Van Atatürk Lisesi’nden alan Mithat Hoca çarpıcı bilgilere yer vererek sohbeti n bir yerinde şöyle dedi: “  Muhacirlik sonrası ailemiz Bursa’dan Van’a dönüyor. 1906 Van doğumlu olan babam ortaokulu Van’da okuyor.    Babam o sıra akrabaları Sarumurat ailesinden genç bir kıza evlenme teklifinde bulunuyor.  Saadet isimli genç kız babama senin tahsilin ve istikballin var sen eğitimine devam et diyor.  Babamda evlilik teşebbüsünden vazgeçiyor. Van’da lise olmadığı için Erzurum Lisesi yatılı sınavını kazanarak Erzurum’da okumaya başlıyor. 1920’li yıllarda işgalden çıkan, harap olan Van’da koşullar çok ağır olduğundan aile dayıların olduğu Bursa’ya tekrar geri dönüyor. Ailemiz Bursa’ya gidince babamın Erzurum Lisesi’nden nakli Bursa’ya alınıyor. Babam 1928’de Halide Edip Adıvar’ın öğretmen olduğu Bursa Erkek Lisesi’nde Dışişleri Bakanı merhum İhsan Sabri Çağlayangil,  Türk Edebiyatının büyük ismi Sait Faik Abasıyanık, Reşat Nuri Güntekin ile aynı sınıfta eğitimine devam ediyor.  Ardından İstanbul'da bulunan ve adı daha sonra Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi  olan Mülkiye Mektebi'ne girerek Temmuz 1931 tarihinde mezun oluyor.  1931 tarihinde Bursa Maiyet memurluğu ile kamu görevine başlıyor. 9. Dönem seçimlerinde Van Milletvekilliğine seçiliyor. 1959 tarihinde emekliye ayrılarak XI. Dönemde tekrar Van Milletvekili oluyor. 1961 Kurucu Meclisinde Van Temsilcisi olarak bulunan babam, IX. ve X. İnönü Kabinelerinde Parlamento dışından, Maliye Bakanı olarak yer alıyor. 7 Haziran 1964 - 14 Ekim 1979 tarihleri arasında Cumhuriyet Senatosu Van Üyeliği yapıyor. 1967'de Cumhuriyet Halk Partisi'nden istifa ederek Güven Partisi kurucuları arasında yer alıyor. I. ve II. Erim Hükümetlerinde Millî Savunma Bakanlığı görevinde bulunuyor. 1972'de Başbakanlık görevini üstelenmesinin ardından IV. Demirel Hükümetinde 1975'de tekrar Millî Savunma Bakanlığı görevine getiriliyor. 1980 tarihinde başlayan Cumhuriyet Senatosu Üyeliği 12 Eylül 1980'de sona eriyor. Vanlıların teveccühle 1983 yılında bir kez daha Van Milletvekili seçilen 3 Eylül 1988 tarihinde Ankara'da vefat ederek aramızdan ayrılan Van sevdalısı, önemli devlet adamı babam Ferit Melen’i bu vesileyle rahmetle, saygıyla,  minnetle anıyorum. ”

 

Ferit Melen’in evine giren hırsız

Hürriyet Gazetesi danışmanlığını yaptığı dönemde gazeteden herhangi bir para kabul etmeyen Ferit Melen’e gazetenin genel yayın yönetmeni Nezih Demirkent ve Çetin Emeç farklı dönemlerde birer kol saati hediye ederler. Ancak Ferit Bey’in Ankara’da evine giren hırsızlar manevi değeri yüksek olan iki kol saatini çalarlar. Unutulmayan bu olayı paylaşan Mithat Hoca hırsızlara kızarak,  “Evimizden çaldıkları saatleri muhtemelen o dönem küçük bir bedelle birilerine satmışlardır. O değerli saatleri bugün hatıra olarak bileğimde taşımayı çok arzu ederdim. Hala kızıyorum.  Ferit Bey gibi birine bu yapılır mı” dedi.

 

Kocan başbakan olacaktı

Sohbetinin aralarında bir kuş misali bizi daldan dala kanatlandıran, Mithat Hoca Ferit Melen’in yarım kalan evlenme hikâyesinden geri kalan bölümü şöyle anlatıyor: “ Baba tarafından akrabamız olan Sarımuratoğullarından Saadet Hanım babamın genç yaşta evlenme teklifini ileri bir görüşle eğitimi, istikbali için reddediyor. Babam daha sonra Vanlı Hacıbekiroğlu ailesinden teyzesinin kızı annem merhum Mesude Hanım ile görmeden evleniyor. Yıllar geçiyor.  Babam, Bakan, Başbakan oluyor. Sadet Hanıma yakınları ‘sen Ferit Bey’in teklifini o gün kabul etmiş olsaydın bugün başbakan karısı olacaktın diyorlar. Oda ‘hayır Van’da evlenmiş olsaydık o en fazla PTT ‘de memuru olabilirdi’ diyor. Ve Vanlı bir kadının bir asır önce vizyonunu ortaya koyuyor.” 

 Dünyanın hemen hemen tüm ülkelerini gezen, ülkelerin kültür, sosyal değerlerini ayrıntılarıyla bilen, sanatsal etenliklerini izleyen,  çok geniş gazeteci, akademisyen, politikacı dostu bulunan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,  MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Muhasebe Bölümünden sınıf arkadaşlığı olan Mithat Hoca, başarılı bir ekonomist, havacılık teknolojisini ve havacılık tarihini aktarabilecek derecede bilen iyi bir pilottur.

Bir cihazı söküp takacak derecede teknolojiye büyük ilgi duyan, Belçika’da Türklerin kurduğu İstanbulspor’un başkanlığını yapan, Galatasaray üyesi futbol aşığıdır. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ve Asya Kalınma Bankası’nın kurucusu olan Prof. Dr. Mithat Melen, 23.dönem İstanbul milletvekili olarak TBMM’de yer aldı.   Günaydın, Cumhuriyet, Finans Dünyası, Dünya Gazetesi ve  Turkish Daily News gibi çeşitli dergi ve gazetelerde sürekli köşe yazıları yazan, Türkiye ve yurtdışında TV ve radyo programlarına sürekli konuşmacı olarak katılan Mithat Hoca, halen Türk Diyabet vakfının mütevelli heyet üyesi ve İstanbulspor Vakfı başkanıdır.

 Mithat Hoca ile sohbetten geriye birçok değerli bilgi ve isim kaldı. Melen diyor ki,  “Ülkemizde vicdan ve müteşebbis özgürlüğü muhakkak sağlanmalıdır. Bunlar sağlıklı gelişme ve kalkınmanın vazgeçilmezidir.”

Efendim, Mithat Hoca ile zevkli sohbeti sizlere de tavsiye ederim.

Yazarın Diğer Yazıları