Kötüsün

Kötü, genellikle "iyinin zıttı"  olarak betimlenir.  Birçok din ve kültürde kötü davranış, düşünce, bencillik ve fenalıklar olarak tanımlanır.

Kötü genellikle zamana- kişiye ve mekana göre değişen bir "sıfat"tır. Bir yakıştırmadır. Ancak evrensel- genel geçer kötü tanımı da yapıla gelmiştir.

 Kötülük de genellikle bencillik, cahillik, menfaatçilik ve ihmalkarlıkla da ilişkilendirilir.

Kötü'nün zararlı, tehlikeli, korku, endişe veren, kaba ve kırıcı, kişi veya toplum üzerinde olumsuz etkileri gibi birçok karşılığı daha var.

Kötü anlayışı günümüzde koşullara, kişisel çıkarlara, beklentilere, anlayışlara ve kişilere göre değişebilmektedir. Dün iyi olan şeyler kötü, kötü olan şeyler ise iyi olabiliyor.  İyinin karşıtı olan kötüyü  doğru değerlendirmek için arkasındaki nedene de bakmak gerekir.

Adalet sevgi temel hak özgürlükler evrenseldir, diğerleri kültürden kültüre değişir. Toplumsal algılara göre değişen bir şey olamaz, genel ahlaki kurallar. İnsanların çoğunluğu bu konuda doğruyu söylemez, göstermez.  Kötünün kabul görüldüğü yerde doğruyu söylemek kötüdür.

Örneğin:

* Yaşadığın şehrin planlı, çağdaş şehircilik anlayışına göre planlanarak yönetilmesini istiyorsan, yazıyorsan kötüsün.

* Şehrimizi, insanlarımızı sevelim, barış huzur kardeşlik içinde bir Van'da yaşayalım diyorsan yazıyorsan kötüsün.

* Memleketin yararına birilerinin çıkarına dokunan öneride bulunuyorsan kötüsün.

* Belediyeler, sorumsuz kuruluş ve kişiler tarafından Van Gölü kirletiliyor, kıyılar taş, toprak beton doldurularak doğal yapı tahrip ediliyor diyorsan kötüsün.

* Edremit hazine arazileri yağmalanıyor, yaşam alanları betonlaşıyor diye karşı çıkıyorsan kötüsün.

* Şu kurum kapatılmasın kapatılırsa Van için kayıp olur diye mücadele ediyorsan kötüsün.

* Kaldırımlarda, yollarda çatlaktan bataktan, pislikten yürünmüyor diyorsan kötüsün.

* Şehrin kültür değerlerine kurumsal anlayış içinde sahip çıkılmalı bilinçli yozlaşmanın önüne geçilmeli diyorsan kötüsün.

* Öyle diyorsun ama kaynaklar, gerçekler tam tersini belirtiyor diyorsan kötüsün.

* Ben merkezli düşünmek davranmak yerine biz merkezli düşünelim çalışalım herkes kazansın diyorsan kötüsün.

* Böyle gitmez, giderse sonu kötü olur diyorsan kötüsün.

* Fitne, fesat, kin nefret tohumları ekme diyorsan kötüsün.

* Çevre kirliliği var diye yazıyorsan kötüsün.

* Organize işlere çomak sokuyorsan kötüsün.

* Herkesin görmediği rezilliği görüyor yazıyor ve konuşuyorsan kötüsün.

* Gerçekleri haykırıyorsan kötüsün.

* Yanlışa, hataya, yangına engel oluyorsan kötüsün.

* Eğriye doğru demiyorsan kötüsün.

* Nokta kadar menfaat için eğilmiyorsan kötüsün.

* İtiraz ediyorsan kötüsün.

* Hakkını arıyorsan kötüsün.

* Satılmıyorsan, atılmıyorsan kötüsün.

* Sorguluyorsan, araştırıyorsan kötüsün.

* Popülizm hastalığıyla mücadele ediyorsan kötüsün.

* İnce eleyip sık dokuyorsan kötüsün.

* Arkada değil önde duruyorsan kötüsün.

* Merak ediyorsan, şüpheleniyorsan kötüsün.

* Halının altına, dolabın gözüne, fotoğrafın öteki yüzüne bakıyorsan kötüsün.

* Başarmıyor kapasiteniz yeterli değil diyorsan kötüsün. Güce boyun eğmiyorsan, oyuna katılmıyorsan kötüsün.

* Bu kafayla çok gitmez diye yazıyorsan kötüsün.

* Herşey şeffaf olsun, kirlilikler temizlensin diyorsan kötüsün.

* Duruşun ilkeli sözün doğruysa kötüsün.

* Cahil cesaretine, görmemişliğe "nedir bu" diyorsan kötüsün.

* Ağzından çıkanı kulağın duymuyor diyorsan kötüsün.

* Karanlıkların aydınlanmasını istiyorsan kötüsün.

Kötü olmamak için yanlış olan hiçbirşeyi eleştirmeyelim, konuşmayalım yazmayalım mı? Memleket güllük gülistanlık. Herşey yolunda, sorun yok diyerek safça mı davranalım.  Deve kuşu misali kafamızı kuma mı sokalım. Kör, sağır, dilsiz mi olalım.

Tamam da;  biz susunca, konuşmayınca,  yazmayınca, eleştirmeyince, uyarmayınca, yorumlamayınca herşey iyi mi olacak?

Başarılı bir şirket yöneticisine soruyorlar; başarınızın sırrı nedir? Danışmanlarımı yanlış olduğunu düşündükleri kararlarımı benimle tartışacak yapıda kişilerden seçiyorum demiş…

Yapılan her şeye padişahım çok yaşa diyen, her karara bravo çok güzel düşünmüşsünüz diyen kişiler yöneticileri hep yanlışa sürükleyenlerdir. Eleştirileri, uyarıları dikkate almayıp bunu saldırı, düşmanlık, bozgunculuk gibi algılayan yöneticilerin sonu bir gün kurduğu düzenin enkazında kalmaktır.

Karar sizin efendiler…!