İkram Kali

Ermenekli teyzenin çabası

İkram Kali

Acıların şehri Van her acıya duyarlı. Soma acısı unutulmadan, sosyal yaraları sağalmadan Karaman’ın Ermenek ilçesi Güneyyurt Beldesi’nde yaşanan maden kazası geldi. 

Soma’da vardiya değişimi sırasında meydana gelen maden yangınında karbonmonoksit gazına bağlı zehirlenme ile 301 işçi hayatını kaybederken bugün de Ermenek maden Ocağında 18 işçinin su baskını nedeniyle yer altında kalması yüreğimizi parçaladı.  Bu satırları yazarken bütün çabalara rağmen 18 işçinin sağ veya ölü bedenine ulaşılamamıştı. Gözyaşları dökülüyor,  dualar ediliyor. Umutlar tükense de 18 yurttaşımız umarız sağ salim kurtulur.

Dünyanın en tehlikeli işçiliği olarak kabul edilir maden işçiliği. “İşçi kimdir?”  sorusuna o nedenle dünyanın her tarafında verilen ortak cevaptır maden işçisi. Ekmeklerini madenlerin derin karanlıklarında ararken iş cinayetlerine, ihmallere, sorumsuzluklara kurban gidenlerdir maden işçisi. 

 Onlar her gün ölüp dirilenlerdir. Onlar en verimli çağlarında sevdalarını, enerjilerini, umutlarını yerin yedi kat derinliğindeki maden ocaklarına bağlayan maden işçileridir. Kimi sevdalı, kimi nişanlı kimi çoluk çocuk sahibi mineral veya cevher kazarken ölüme yakın duran emekçidir maden işçisi.

 Onlar maden işçileridir.

Mayıs ayında Soma’da yaşanan maden yangını faciasında 301 maden işçisi hayatını kaybetmişti. Soma felaketi Türkiye’de yaşanan en çok can kaybı ile sonuçlanan iş ve madencilik kazası olarak kayıtlara geçti.  Ülkemizi yasa boğan,  ocakları söndüren,  çocukları yetim, kadınları dul bırakan Soma felaketi sonrası ders alınması madenlerde iş güvenliğini esas alan yeni bir dönemin başlaması bekleniyordu. Ancak Soma’dan hala gerekli ders alınmadığı görülüyor.

18 işçinin mahsur kaldığı kömür ocağına yönelik çeşitli iddialar var. Deniliyor ki işçiler yemeklerini dışarıda yemiş olsalardı su baskınıyla karşı karşıya kalmayacaklardı. Deniliyor ki maden ocağı güvensiz olduğu gerekçesiyle işletme sahibine ihtarname çekilmişti.

Aileleri perişan olan her işçinin hüzünlü bir hikayesi var.

Ermenek’te evladının kurtulacağı umuduyla bir başına su tahliye borusunun etrafını elindeki ağaçla kazan teyzenin çabası yürek burktu. Ermenek maden kazasının simgesi teyze oldu. Ermenekli teyzenin mücadlesi  madenci  annelerinin  feryadıdır. Tabiki anlayana. 

Soma faciası 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’na 6 gün kala meydana gelirken Ermenek faciası ise 28 Ekim günü meydana geldi. Soma nedeniyle 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarının yapılmaması kararlaştırıldı. Ermenek kazası nedeniyle de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu ve bazı etkinlikler iptal edildi. Bu da iki kazadan iki hüzünlü bayram geride kaldı.

Türkiye'de, resmi istatistiklere göre 1941'den bu yana maden kazalarında 3 binden fazla madenci hayatını kaybetmiş. O günden bu güne çeşitli yasalar çıkarıldı, kağıt üzerinde önlemler alındı. Yasa çıkarmak yetmiyor, önemli olan yasaları uygulamaktır. Türkiye’de her konuda önleyici yasa var ama yasaları yerinde zamanında uygulayan yok.

Ermenek son maden kazası olmalı.

 

DEPLASMANDA YENİLİYORUZ

Türkiye, 2009-2010 yılında görev yaptığı BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine tekrar aday oldu. Türkiye'nin bulunduğu Batı Avrupa ve Diğerleri grubu için iki koltuk ayrılmıştı. Söz konusu koltuklar için Türkiye, İspanya ve Yeni Zelanda yarışıyordu. BM’ de geçici üyelik seçiminde Türkiye seçimi kaybetti. Kazanan İspanya ve Yeni Zelanda oldu.  Oylamada Türkiye’ye destek sözü veren ülkeler çark etti. Suudi Arabistan ve Katar Türkiye’nin aleyhine çalıştı. Dostların desteği ile ilk golü BM’de yedik.

Suriye işinde  müttefikimiz ABD ve Batı Türkiye’yi yalnız bıraktı.  Suriye ve Esad Türkiye’nin kucağında kaldı. İkinci golü de Şam’da yedik.

Suriye nedeniyle Rusya, İran ile hızlı şekilde geriliyoruz. Kırım’ın efsane lideri Mustafa Cemiloğlu vatanı Kırım’a dahi giremiyor. İran doğalgaz tehdidi yapıyor. Bu da karamboldan gelen gol oldu.

Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis, Yunanistan Başbakanı Samaras ve Müslüman dost bildiğimiz Mısır’ın Devlet Başkanı El Sisi’nin Kahire’de gerçekleştireceği zirve toplantısının hazırlıkları çerçevesinde Rum, Yunan ve Mısır Dışişleri Bakanları Kasulidis, Venizelos ve Shoukry Güney Kıbrıs’ta Türkiye’ye karşı düşmanca planlar için bir araya geliyorlar.  Yunan Rum ikilisine her dönem üçüncü bir Türkiye düşmanı güç verir. Bu kez Mısır oldu. Buna gol yemekten öteye   “Mısır kazığı” denilir.

Taktiksel hatalardan kaynaklanan deplasman yenilgilerimiz devam ediyor.  

Hocam ne oluyor?

  CUMHURİYET’İ GÖRMEDİLER

Cumhuriyet’in kurucusu olduğunu her fırsatta gündeme getiren bununla da övünen CHP’nin  Van İl  Başkanlığı ve  ağzından Türkiye'yi, vatanseverliği düşürmeyen MHP’nin   Van İl Başkanlığı Cumhuriyet Bayramı mesajı  dahi yayımlamadılar!  Cumhuriyetin kazanımı olan Van Ticaret Sanayi Odası ve Van Ticaret Borsası, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, bir çok meslek odası ve  sivil toplum kuruluşu Türkiye’nin  en büyük bayramı olan  29 Ekim Cumhuriyet Bayram'ını görmediler!   Neden acaba?

Yazarın Diğer Yazıları