Ekonomide yeni adımlar, yeni sözler
İkram Kali
Ekonomi Bakanlığı öncülüğünde Van Valiliği ve Doğu Anadolu İhracatçılar Birliği işbirliği ile düzenlenen ‘Devlet Destekleri Bilgilendirme Semineri bürokrat, siyasetçi, STK ve işadamlarının katılımıyla gerçekleştirildi.
Seminerde çözüm süreci, Van’ın ekonomik potansiyeli ve Vanlı iş adamlarına Ekonomi Bakanlığı'nın bu yıl ihracata yönelik sağlayacağı destekler anlatılarak İran’a daha fazla ihracat yapmaları gerektiği hatırlatıldı.
Toplantıya Van Valisi Aydın Nezih Doğan, Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Veysel Parlak, TİM Doğu Anadolu Birlik Başkanı Cemal Şengel, Adalet ve Kalkınma Partisi Van Milletvekilleri Burhan Kayatürk, Fatih Çiftçi, Gülşen Orhan, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Kemal Aktaş, İpekyolu Belediye Eş Başkanı Veysel Keser, Van Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Salman Toprak, Van Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva, Van ESOB Başkanı Faruk Alpaslan, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Emin Yaşar Demirci’nin yanı sıra çok sayıda iş adamı ve kurum, kuruluş, STK temsilcisi katıldı.
Toplantıda yapılan konuşmalar, eleştiriler kadar katılımcılarda dikkat çekiciydi.
Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Veysel Parlak ve TİM Doğu Anadolu Birlik Başkanı Cemal Şengel’i toplantı için Van’a görevlendiren,Van ve İran’a yaptığı ziyaretler sonrası Van kalkınması, gelişmesi için Ekonomi Bakanlığını harekete geçiren, ilgililere talimat veren Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin toplantıyla birlikte samimi adımlar attığını gördük.
HDP Van Milletvekili Kemal Aktaş ve İpekyolu Belediye Eş Başkanı Veysel Keser’in ilin can damarı olan ekonomi ile ilgili toplantıya katılımları, Aktaş’ın destekleyici, moral veren içerikte konuşma yapması çok olumlu, önemli gelişmedir. HDP Milletvekilleri, Belediye Başkanlarını kentimizin ve kentte yaşayanların geleceği ile ilgili başta ekonomik olmak üzere bütün toplantılarda aktif olarak görmek ve düşüncelerini öğrenmek istiyoruz. Mesafeli, küskün davet bekleyerek sorunlara ortak çözüm bulmak, hizmet üretmek mümkün değildir. Ellerini taşın altına bırakmaları gerekir. Van adına sorumluluk ve yetki alan seçilmiş ve atanmışların sorumluluklarının gereğini yerine getirmesi kaçınılmazdır. Bu nedenle Aktaş ve Keser’in toplantıya ilgi göstermesini anlamlı, değerli bulurken devamını bekliyoruz.
|
Gelelim konuşmalardan altı çizilecek satırlara: Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Veysel Parlak’ın “1 Ocak tarihinde yürürlüğe giren Tercihli Ticaret Anlaşması’nın baştan tüm Türkiye olmak üzere özellikle sınır illerinin faydalanacaktır. Anlaşmada Van ve sınır illerimiz azami faydayı sağlayacaktır. Türkiye ile İran arasında imzalanan anlaşma neticesinde Van’da 35 milyon dolarlık bir ihracat yapılacak. Van’a tüm destekler verilecek. Van 1 milyar, 2 milyar dolarlık ihracat yapabilecek kapasitede bir potansiyele sahiptir. Yeter ki Vanlı ihracatçılarımız ihracat yapsınlar. Biz bu yüzden bu sefer buraya çok iddialı geldik. Sizi de muhakkak Ankara’ya bekliyoruz. Siz isteyin yeter ki. Biz her türlü desteği sağlarız. Van’da özellikle yapılan Tekstil Kent Van için çok önemlidir. Bu anlamda dışarıdan yatırımcılar buraya gelecekler ve burada yatırımlar yapacaklar. Yatırım destekleri olarak da çok büyük desteklerimiz var” sözleri, HDP Van Milletvekili Kemal Aktaş’ın, “Hepimizin daha planlı, daha disiplinli, daha katılımcı ve bölgeyi gerçekten kalkındıran bir performans ile çalışacağını düşünüyorum” sözleri, AK Parti Van Milletvekili Gülşen Orhan’ın “Bugün çok önemli bir sürecin içerisindeyiz. Çok önemli bir silahsızlık ortamının olduğunu görüyoruz. Ancak bununla birlikte ekonomiyi de bu huzur ortamı ile birlikte yürütmemiz gerekiyor. Yani demokrasi ile ekonomi bir arada olmak zorunda ve bir birini beslemek zorundadır” sözleri, AK Parti Van Milletvekili Fatih Çiftci’nin, “Devletin inşallah bundan sonra Van ekonomisinin canlanması ve Van’ı hak ettiği noktaya getirmesi, istediği oranda ihracat yapması için bu seminerin bir başlangıç olacağı ümidindeyim. Huzur ve güvenliğin olmadığı bir yerde sermayeden bahsetmek mümkün değildir. Geçmişte ilimizde çok büyük çatışmalar ve acılar çekilmiştir. Özellikle Van’da huzur ve barış temin edildikten sonra ekonomik anlamda da çok yol kat edilecektir. Bunlar olmadığı zaman burada bir üretim, yatırım ve sermaye olmaz. Devletin buraya sunduğu hizmetler ile birlikte önümüzdeki 10 yıl içerisinde bir Gaziantep ve buna benzer diğer illerimiz gibi çok önemli bir kent haline gelecektir” sözleri. AK Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk’ün “Gaziantep’te 30 milyar doların 2023 hedefi olurken Van’ın ise 1 milyar dolar hedef koyanlar ya Van’ı bilmiyorlar veya Van’ın tarihinden habersizler. Bir kent eğer ki bir turizm kenti olmazsa, sağlık kenti olmazsa, eğitim kenti olmazsa o kent ihracat kenti olmaz. Van’ın önünü hiç kimse alamayacaktır” sözleri, TİM Doğu Anadolu Birlik Başkanı Cemal Şengel’in “Bu yapılanlar ve yapılacaklar muhakkak ki kolay işler değil. Hevesimizi bu anlamda kırmamalıyız. Biz bu işleri başaracağımıza inanıyoruz. Günün 24 saati kapımız herkese açık. Bu anlamda devlet desteklerini iyice kullanmalıyız” sözleri, Vali Aydın Nezih Doğan’ın”, Kentte huzurun dışında kültüründe etkilidir. Bu yüzden gündelik konuşulan konuşmalar kültüre dönüşüyor ve bu konuşmalarda ekonominin önüne geçiyor. Bu kültüründe muhakkak eritilmesi gerekir. Siyaset çok önemli bir iş ve önemli bir şeydir. Yatıp kalkıp boş ideolojiyi konuşmak, ekonomiyi ön planda tutmamak çok doğru olmayan şeylerdir. Kentimiz üretim yapamıyor. Ekonominin dili barış dilidir. Çözüm süreci elbette ki ön planda olmalıdır ama bu anlamda gelecek için ekonomi de ön planda olmalıdır. Kardeşliği hâkim kılalım ama ekonomiyi de gündemimize oturtturalım” sözleri öne çıkan satırlardı. Vali Doğan az söylemiş. İlimizde özellikle kamu kurumlarında ve belediyelerde bazı görevliler asli görevlerini yani işlerini yapacaklarına siyaset yapıyorlar. O zaman sorayım “Herkesin siyaset yaptığı bir yerde siyasetçiler ne yapıyor?” Ak Parti Milletvekili Kayatürk’ün 2023 vizyonunda Van için ön görülen 1 milyar dolarlık ihracat hedefini yetersiz bularak vizyonu hazırlayanları sert dille eleştirmesi adrese teslim niteliğindeydi. Ak Parti Milletvekili Çiftçi’nin ise huzur ve barış olmadığı zaman burada bir üretim, yatırım ve sermaye olmaz ifadeleri de bizim yazdıklarımızı teyit eder nitelikteydi. Gündemimiz; ekonomi ve üretmek, Tartışmamız; rakamlar, Hedefimiz; ihracat ve istihdam olsun. |
Kazananı belli olan seçim
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal seçimlerde yeniden aday olacağını açıkladı. Rektör Prof. Dr. Battal’ın başarılı olduğu kadar başarılı olmadığı alanlarda var. Tarafsızlığını akademisyenler arasında herkes kabul ediyor. YYÜ Tıp Fakültesi Hastanesine hak etmediği halde siyasi mülahazalarla ve birilerinin talebi üzerine Dursun Odabaş ismini vermesi ise yapılan yanlışlardan birdir. Vanlı isimi içine sindirmemiştir.
Mart’ta yapılacak seçimde ne olur derseniz.
Rektör Battal seçimi kesin kazanır. Önünde ciddi anlamda aday yoktur. Olsa da seçimi kazanma şansı olamaz. Formalite olarak 5 aday daha ortaya çıkacak. Rektör Battal en fazla oyu alarak YÖK tarafından iki ismin başında Ak Saray’a sunulacak. Muhtemelen Cumhurbaşkanı Erdoğan’da Battal’ı yeniden rektör olarak atayacak.
TAKLACI!
‘Van Yüksek Uçuşlu Güvercin Irkı Koruma Derneği’ kuruldu. Hayırlı olsun. Dernek Başkanı Rıfat Güleşçe, Van’da 4 bin kişinin güvercin beslediğini vurgulayarak en büyük amaçlarının Van’da bulunan güvercin ırkını korumak olduğunu söylüyor. Güleşçe “Nasıl Şanlıurfa’nın, Mardin’in kendilerine has kuşları varsa ve onlara sahip çıkıyorlarsa Van’ında yüksek uçuşlu güvercinleri var. Bizler buna sahip çıkmak ve bunu tescil etmek istiyoruz” dedi.
Van’ın yüksek uçuşlu kuşları yanında taklacı kuşları da var. Taklacı kuşlar sahibini sever, sayar ayrılmaz, kaçmaz arda arda takla atarak, kanat çırparak gösteri yapar ve sahibine kedisini beğendirmeye çalışır. Ancak sahibi çok daha iyi taklacı bulduğunda taklacısını gözden çıkarır. Taklacıları izlemek aynı zamanda çok zevklidir.
80 bin icra ürkütüyor
Van’da bazı insanlarda borç ödeme sadakati ve ahlakı bozuldu.İcra takibi artıyor. Deprem sonrası Van’da 80 bin icra takibinin olduğu söyleniyor. Önceleri iş yerine evlere icra tebligat gelmesi bile çok büyük ayıp sayılmaktaydı. İcra tebligatını alanlar en kısa sürede ödeme yapıyordu. Günümüzde icralık olanlar hem suçlu hem güçlü havasında. Kurallara uyma bilinci kökten sarsıldı. Bunda uzun yargılama sürecinin de olumsuz etkisi var. Uzun yargılama sonucunda verilen kararlar tatmin etmiyor. Islah edici yönü de yok.
Durum böyle olunca küçük yaşta hırsızlık yapan, defalarca yakalanıp bırakılan bir çocuk büyüyünce gaspçı oluyor. Borca, söze, yemine olan sadakat da kalmamış. İstanbul da yüzde 95 olan tahsilat Van’da yüzde 50 civarında. Kimse ayağını yorganına göre uzatmıyor. Maaşında 300 bin lira icra olan memurundan söz ediliyor. Ayıp, günah, korku yok. Esnaf mal satıyor, ama sattığı malın parasını tahsil edemiyor. Müşteri “ ödemiyorum beni icraya ver” yüzsüzlüğünü göstererek esnafı tehdit bile ediyor. Van’da asıl tehlike bu değil mi?
