İkram Kali

Ekmekle oynamayın adamı çarpar!

İkram Kali

2019 Ağustos ayında Van Fırıncılar ve Lokantacılar Odası 1 TL'den satılan 200 gramlık ekmeği, 210 grama çıkartarak, fiyatının 1.25 TL olduğunu açıkladı.

Bazı fırınlar rekabete girerek ekmek zammını uygulamadı. Ekmeği 75 kuruş ile 1.25 TL arasında satan fırınlar oldu. Özellikle her gün evine 10-15 tane ekmek alan vatandaşlar da bu rekabeti sevdi. Rekabet uzun süre devam etti.

Dünya virüs endişesi yaşarken…

Türkiye'de… Van'da…

Okullar, iş yerleri kapandı, binlerce insan işsiz kaldı.  Bazı evlere tek kuruş gelir girmemeye başladı.

Bu süreçte insanların can derdine düştüğü, yoksullaştığı sırada fırıncılar halkın en temel besin maddesi olan ekmek fiyatı rekabetini 1.25 TL yaptı.

Artan elektrik, doğalgaz, vergi, SGK,  asgari ücret, maya ve un gibi girdi maliyetlerinin yükselmesinin zarara yol açtığını ve bu nedenle fırınların kapanma noktasına geldiği belirtilerek aylar önce askıya alınan zam uygulanmaya başlandı.

Vatandaşlar da ekmek zammının korona virüs salgını döneminde uygulanmasını fırsatçılık olarak değerlendirerek tepki gösterdi.

Fırıncılar zam değil "ayarlama" yaptık dediler!

Vatandaşlardan gelen tepkileri dinledik.  Sonra da fiyat ayarlamasının zamanlama olarak yanlış olduğunu belirterek,  "Zam yasal hakkınızdır ama insanların ekonomik zorluk yaşadığı bu dönemde uygulama doğru olmadı. Ayarlamayı virüs salgını öncesi ya da sonrası yapabilirdiniz. Yapılan fırsatçılıktır hiç etik değil" dedik.

Vay sen misin bunu yazan. Sen misin kararı eleştiren.

Bazı fırıncılar saygısızca hakaretler, tehditler, saçma sapan sözler yağdırdı. Ha, şaşırdık mı? Alışık olduğumuz bir davranış biçimi şaşırmadım tabi ki. İşini yapan gazetecinin kaderidir bu.

Fırıncı dostlara seslenerek dedim ve diyorum ki, "Sizin sorunlarınızı da biz yazdık, yazıyoruz ve yazacağız. Gazeteci olarak benim görevim, sorumluluğum toplumun sesi ve vicdanı olmaktır. Görevimi yaptım diye bana hakaretler yağdırmanız, beddua etmeniz, yakışık olmayan ifadeler kullanmanız yanlışınızı düzeltmiyor. Aylar önce yapılan ekmek zammını korona virüs salgını sırasında uygulamanız yanlış olmuştur. Yapılan şık değil.  Şu an tek kuruş geliri olmayan binlerce insanımız var. Biraz daha beklenebilirdi.  Ya da neden daha önce uygulamadınız?"

Açıklama geldi.

Van Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği (VANESOB) Başkanı İsa Berge, herhangi bir zammın söz konusu olmadığını belirterek:

 "Türkiye'de ekmeğe en son zam yapan şehir Van'dır. Van Lokantacılar ve Fırıncılar Odası'nın talebi üzerine, birliğimiz 29.05.2019'da 1 lira 10 kuruş olan 200 gram ekmeğin fiyatını değerlendirerek, 210 gram ekmeğin 1 lira 25 kuruş olmasına karar verdi. O günden bu yana Van'da ekmeğe zam yapılmamıştır. Fırıncıların bir süre 1,25 TL'lik fiyatı uyguladığını ancak daha sonra bazı ekmek fabrikaları indirime gitti. Fırıncılar, zaman zaman kendi aralarında rekabet ederek fiyatı geri çekmişlerdi. Buna bağlı olarak fiyat belirsizliği oluşmuştu. Rekabetin oluşması ile beraber ekmek fiyatlarında farklılık ortaya çıktı ve 0,75 kuruş ile 1 lira 25 kuruş arasında ekmek satışı yapıldı. Fırıncıların yeniden eski fiyat olan 1,25 TL'den satış kararı alması böyle bir dönemde doğru olmamıştır" dedi.

Özetle…

Ekmek fiyat ayarlaması fırıncıların yasal hakkıdır ama uygulama bu dönemde yanlıştır.

Yanlışı savunmak daha büyük yanlıştır.

 

 

Van risk altında

Korona virüs dünya genelinde ve ülkemizde artarak can almaya devam ediyor.  İnsanlar uyarılara, önlemlere dikkat etmese virüsün can almaya devam edeceği hatırlatılıyor.

Geçen hafta…

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca basın toplantısında virüs vakası olan bir kentin adını ilk defa açıkladı. Gazetecilerden gelen soru üzerine Bakan Koca, "Yaygın olarak ülkenin genelinde pozitif vakaların olduğunu biliyoruz. Van bunlar içinde öne çıkan bir ilimiz değil. Van'da vakalarımız var ama 10'un üzerinde değil" dedi.

Açıklamadan sonra Van'da hiç kimse artık "acaba" diyemez.

Bakan Koca'nın açıklaması Van için ciddi uyarı oldu.

Uzmanlar, devlet yetkilileri de sık sık uyarıda bulunuyorlar:  Evden çıkmayın- Aranızda en az 1 metre mesafe bırakın. Temastan kaçının- Ellerinizi sabunla yıkayın-Ellerinizi yüzünüze gözünüze sürmeyin.

Gelin görün ki Van'da tam aksi, sorumsuzca görüntüler var.

Gezdim, gözlemledim.

İş yerlerinin yüzde 90'nı kapalı.

Lakin çarşı da gereksiz gezen kalabalıklar var. Bazıları virüsün şaka yapmayacağının bilincinde değil hala.

İnsanların bir kısmı sanki korona virüs salgını yok gibi gayet rahat, umursamaz.

Bankaların, PTT'nin önü ana baba günü. İnsanlar nefes nefese. Bazı yerlerde burun buruna oturanlar da var. Şenlik var sanki.

Kendisini düşünmeyen bu insanlar ailelerini, yakınlarını başkalarını da düşünmüyor. Bankalar ve kurumlarda risk oluşturan bu görüntüleri engellemek için basit düzenlemelerle önlem almaktan acizler.

Bunlar yetmez gibi…

İran sınırından kaçak göçmen geçişleri devam ediyor.  Önceki gün… İran sınırındaki Saray ilçemizin Karahisar Mahallesinde minibüsüne 55 göçmeni istif eden insan kaçakçısı sürücü trafik kazası yaptı. 20'si yaralanarak hastaneye kaldırıldı, diğerleri Göç Kabul Merkezinde karantinaya alındı.

Yakalanan göçmenlerin virüs taşıyıcısı olup olmadığını bilmiyoruz. Kaza olmasaydı göçmenler belki de aramızda olacaktı.  Korona felaketine rağmen insan kaçakçılığı yapmaktan vazgeçmeyen tacirlerin ne vicdanı, ne Allah korkusu var. Esas virüs bunlardır.

Durum gerçekten ürkütücüdür.

Bir tarafta insanlara  "Evde Kal"  çağrısı yapılıyor. Diğer taraftan kaçak göçmen geçişleri sürüyor. Bu ne nane bu ne turşu.

Vali Mehmet Emin Bilmez İran sınırında düzensiz göçmen geçişlerini önlemek için daha sıkı önlemler alınması, bankaların, PTT'nin ve diğer kurum ve iş yerlerinin yığılmaları kaldıracak düzenleme yapmaları için derhal talimat vermesi gerekir. 

Van'ı yönetenler…

Van'ı temsil edenler…

Van adına konuşanlar…

Ortalıktan kaybolanlar... 

Sesi kısılanlar…

Ey ahali! Ey vicdan sahipleri!

Van yüksek risk altındadır. Farkında mısınız? 

 

 

Çay ne say ne?

Çay içmenin yararları yeniden keşfediliyor.

Vanlıların kadim kültürü çay içmenin koronavirüsü engelleyici olduğu ortaya çıktı.

Çin'in Koronavirüs hakkında gerçeği anlattığı için cezalandırılan ve daha sonra aynı hastalık nedeniyle ölen kahraman Doktor Li Wenliang, araştırma amacıyla vaka dosyalarını belgelemiş ve dava dosyalarında Koronavirüsün etkisini önemli ölçüde azaltacak bir tedavi önermiş.

Önerilerine 19 İnsan vücudunda virüs. Kimyasal Metilksantin, Teobromi, Teofilin, en az ortalama bir bağışıklık sistemine sahip bir insanda bu virüsü uzaklaştırabilen bileşikleri uyardığına yer vermiş. Çaydaki ana Metilksantin uyarıcı kafeindir. Çayda bulunan diğer Metilksantin, kimyasal olarak benzer iki bileşik: Theobromine ve Theophylline. Çay bitkisi, bu kimyasalları böcekleri ve diğer hayvanları atmanın bir yolu olarak oluşturduğu belirtiliyor. Çin'deki hastane personeli hastalara günde 3 kez çay servisi yapmaya başlamış.

Çay Vanlıların yaşam kültürünün vazgeçilmez parçasıdır.

Van ve Vanlı anlatıldığında, yazıldığında çay ve semaver yoksa anlatım eksiktir. Evlerde, iş yerlerinde öncelikle çay içilir. O nedenle Van'da çay içmek usuldendir, teklifi gönüldendir.

Van'ın simge isimlerinden eğitimci folklorcu rahmetli Fevzi Levendoğlu ağabeyimiz Çayname şiirinde şöyle diyor:

Çay dediğin âdeti beldedir/  Biri demdir/  İki ile üç kaidedir/Dört bedene faidedır/Çıktı beşe, sür on beşe/  Olsun yirmi, versin neşe/ Buda bize düşen hisse/  Çay ne, say ne/  Ha iç… Ha iç… Ha iç…

Zengin kültürümüzün kıymetini bilelim.

 

 

Bilim insanının farkı

Günlerdir.

Virüs sayesinde ekranları işgal eden çokbilmişlerin kargaşası yok.

Televizyon programlarında korona virüs salgını üzerine konuşan bilim insanları var. Onları ilgiyle izliyoruz. Vatandaşları uyararak korunma yollarıyla ilgili çok değerli bilgi veriyorlar.

Konuşanlar arasında…

Yaşlısı var.

Genci var.

Kadını var erkeği var.

Dikkat ediyorum… Mütevazı giyimleri,  sakin duruşları, bilgi birikimleri ve nazik üsluplarıyla bağırmadan çağırmadan, eyyamcılık yapmadan yalnızca anlaşılmak için konuşuyorlar. Türkiye'nin aydınlık yüzü ekranlardan evlere yansıyor.

 Ekranlara liyakat, nitelik geldi. Bilenler konuşuyor, basitçe anlatıyor, bilmeyenler öğreniyor.

Hapsi… Sağ olsun var olsun.

Yazarın Diğer Yazıları