İkram Kali

Bunun adı cinayettir, ihmaldir, sorumsuzluktur

İkram Kali

Önceki gün iftar sonrası gelen haber hepimizi derin acılara boğdu.
Van; genç, başarılı, sevilen, girişimci, alçak gönüllü, güleç, kalbi berrak, Van sevdalısı iş adamı Yavuz Altaylı'yı kaybetmenin derin acısını yaşıyor. Bugün onun 50. doğum günüydü. Yaşasaydı yolun yarısına ulaşmış olacaktı. Olmadı…
Celalettin Tüfekçi ağabeyimizi kaybetmenin üzüntüsüne Yavuz Altaylı kardeşimizin ölüm acısı eklendi. Vanlılar dün iki güzel, sevilen, sayılan insanını; Van ve İstanbul'da gözyaşları içinde toprağa verdi. 
Hemen belirteyim. 
Yavuz Altaylı'nın ölümü failleri belli bir cinayettir, ihmaldir, sorumsuzluktur. Bu ölümün sorumluları-sorumsuzları yargılanmalı adalet önünde hesap vermelidir. İhmalde, kusurda yetkisi, sorumluluğu bulunan herkes ölümden sorumludur.
Gariban bir işçiyi sorumlu tutarsanız kimseyi kandıramazsınız. Buna kimse de inanmaz. Kamu vicdanı bunu asla kabul etmez. 
Yavuz Altaylı,  Van'ın sevilen önemli, değerli bir iş adamıydı. Yüzünden gülümseme eksik olmazdı.  Genç yaşında yüzlerce insanımıza iş olanağı yaratmıştı. Yüksek idealleri vardı. İş yapmaktan, üretmekten, koşturmaktan bıkmayan, şikayet etmeyen özelliğe sahipti. Bütün insanları ön yargısız severdi. İnsani ilişkileri çok güçlüydü. Girişimci ve yenlikçiydi. 
Önceki akşam Edremit'e iftar davetine gitmişti. İftarını açtıktan sonra kendi aracıyla Van'a dönüyordu. Sorumsuzluk, ciddiyetsizlik, insana değer vermeyen ihmalin yola bıraktığı logar kapağının altına gizlenmiş sakat mantığa çarparak trafik kazası geçirdi ve hayatını kaybetti.   
TOKİ afet konut yolundaki ihmalleri, düzensizliği, umursamazlığı, eksikliği köşe yazılarımızda, haberlerimizde gündeme getirdik.  Yetkililere seslenerek dedik ki; " Yollarda bulunan açık ve yüksek logar kapakları, yoldaki çökmeler, yollarda bulunan inşaat artıkları, yanmayan cadde ışıkları nedeniyle karanlığa gömülen TOKİ yolunda kazalar sonucu ölümler yaşanabilir. TOKİ yolu tehlike saçıyor. Lütfen önlem alın, denetleyin."   Maalesef sorunlarla ilgilenen, şikayetlere duyarlılık gösteren olmadı. Van caddelerinde ve TOKİ yolunda kazalara, ölümlere neden olacak sorunlar aynı şekilde devam ediyor. 
TOKİ yollarında yaşanan sorumsuzluk ve ihmal sonucunda er geç trafik kazası meydana gelecek, ölüm-ölümler yaşanacaktı.  Bu açık gerçeği bilmeyen de yoktu.  Sadece sorumlular, ilgililer, umursamazlar bilmiyordu sanırım. 
Mübarek Ramazan akşamı ihmalden, sorumsuzluktan dolayı yuva yıkıldı, ocak söndü. Yavuz Altaylı gibi genç dinamik, çalışkan iş adamı görevini, işini doğru yapmayanların kurbanı oldu.  
Ailesine, yakınlarına, sevenlerine, çalışanlarına ve Van'a yazık değil mi? Şimdi vicdanınız hiç mi sızılamayacak? 
Yavuz gibi gençler bu memlekette kolay kolay yetişmiyor.
Çok yazık oldu. 
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. 
Celalettin Tüfekçi
35 yaş üzeri olan bütün Vanlılar Celalettin Tüfekçi'yi iyi tanır.  
Görevinin her aşamasında Vanlılara gönlü ve kapısı açık oldu.  Celalettin Tüfekçi, Vanlılara hizmet etmekten şeref duyan; devletin, yetimin malı hakkını gözeten hayır,  hizmet işlerinde bulunmayı kendisine görev addeden örnek Vanlıydı.  Dedesi olan Sofu Baba'nın kabrini, camisini o yaptırmıştı. Van Vakfını kurarak uzun yıllar başkanlığını yürüttü. Ölümünün son anına kadar en büyük sevdası Van'dı. Vanlılara her yerde açık yüreklilikle destek verdi.  Fatih kaymakamı iken Başkale, Özalp, Çatak, Erciş, Gevaş ve diğer ilçelerimizden yüksek öğrenim nedeniyle İstanbul'a giden, barınma sorunu yaşayan öğrenciler için Samatya semtinde öğrenci yurdu kurdu. Onun kurduğu yurttan yüzlerce başarılı mühendis, eczacı, doktor, bürokrat, başarılı iş adamı yetişti. 
Calalettin Tüfekçi,  kibardı, beyefendiydi, güleçti,  dinamikti, sağduyuluydu, samimiydi. Birleştirici, kaynaştırıcı gücü büyüktü.  Sırtını Van'a, Vanlılara hiçbir zaman dönmedi. Mal, mülk, çıkar siyaset peşinde koşmadı. Van'ı Vanlıları kendi çıkarı için kullanmadı. Vanlılar İstanbul'da onun etrafında kenetlendi. Çevresine babacan tavrı ve birikimiyle güven verdi.  Vanlı genç iş adamlarının, bürokratların acı ve mutlu günlerinde yanlarında yer aldı. Girişimcilerin arkasında Erek dağı gibi durdu, onlara güç ve moral verdi.  
1970'lerde adını 1990'larda kendisiyle tanışsvmaktan onur duyduğum Celalettin ağabey Van'ın gönüllü lideri, referans ismiydi.  Vanspor'un 1. Lige çıkışında İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir gibi illerde kapı kapı gezerek birlikte yardım topladık, geceler düzenledik.  İstanbul'da Van adı onun şahsında farklı bir saygınlık gördü. Cesurdu, mertti, koca çınardı. Dilinde, gönlünde sözünde ölümünün son anına kadar Van vardı.
Allah rahmet etsin, yeri cennet olsun.

Yazarın Diğer Yazıları