İkram Kali

Bu kadar yanlış yeter

İkram Kali

Ortak akıl, katılımcılık, şeffaflık, farklı görüşlere ve önerilere tahammül ve tartışma kültürü kentimizde bir türlü gelişmedi, yerleşmedi. Bundan dolayı yatırımların yer seçiminde ve farklı alanlarda ciddi yanlışlar yapıldı.  

Birkaç örnek… 

Tuşba ilçe sınırlarındaki Organize Sanayi Bölgesi (OSB) göl manzaralı görkemli alana yapıldı. Etap etap genişliyor. Yer seçimi döneminde “Burası kent konut ve sosyal gelişim alanı olmalıdır. OSB Özalp tarafına, demiryolunun yanına yapılması daha uygun olur” görüşü kabul görmedi.  Daha şimdiden OSB şehirle iç içe geçti.  Yanlış yapıldı.   

Van Kalesi’nin yanı başında korunmasında kamu yararı bulunan, bilimsel ve arkeolojik çalışmalar hariç, kesinlikle dokunulmaması gereken  1. derce sit alanına yasalara aykırı şekilde Van Müzesi yapıldı. İtiraz edenlerin başına gelmedik kalmadı. Yanlış yapıldı.    

İskele Caddesi üzerindeki Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü’nün eski sahasına İl Emniyet Müdürlüğü,  Adliye Sarayı yan yana yapılarak yeni yoğunluk merkezi yaratıldı.  Yeni Hükümet Konağı yapımı da Adliye’nin yanına düşünülüyor.   Karardan vazgeçilmez ise İpekyolu’nun bu bölgesinde yaşanacak araç trafiği keşmekeşini, otopark sorununu varın siz düşünün. Yanlış yapıldı. 

Belediye doğumdan ölüme zengin fakir herkesin işinin olduğu, yolunun düştüğü kurumdur. Belediye binaları belde halkının kolay ulaşabileceği, oto park,  toplu ulaşım sorunu olmayan ve görünür gözde yerlerde yapılır. Belediyeler mimarileri, projeleri,  sosyal donatıları, çevresini saran park ve yeşil dokularıyla kente örnek olur.  

Van Büyükşehir Belediyesi sanki cezalandırılmış gibi ulaşımı zor,  sıkıştırılmış dar alanda işlevsiz projesi ve çevreyle uyumsuz mimarisiyle hantal şekilde yapıldı. Çalışanlar da vatandaşlar da belediye binasından ve yerinden memnun değil. Yanlış yapıldı.   

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü 20 Km. uzaklıktaki Edremit’te göl manzaralı yere inatla ısrarla yapıldı. İtirazlara rağmen yapımından vazgeçilmedi. Kurumda görev yapanlar da işi düşenler de binanın kendisi de sıkıntı yaşıyor.  Yanlış yapıldı.  

2011 depremi sonrası yıkılan okulların yerine yenileri yapıldı.  Eğitim öğretim hayatında unutulmaz yeri olan okulların isimleri kent hafızasına saygı duyulmayarak değiştirildi. Çabalarımız sonucu ancak Kazım Karabekir Lisesi’nin adı geri verildi. Diğerleri aynen duruyor.  Yanlış yapıldı. 

OSB girişinde yer alan Fuar Merkezi de aynı şekilde yoğun trafiğin olduğu bölgeye yapıldı. Yanlış yapıldı.  

Yıkılarak yok edilen tarihi yapıları anlatmıyorum. 

Toplumdan, meslek odalarından yanlışlara karşı ses yükseldi mi? Elbette hayır.  

Bugüne geldiğimizde… 

İskele Caddesi üzerindeki eski Asker Hastanesi 70 yıllık geçmişe sahiptir. Hastane kentimizin ayakta kalan 3-4 tarihi binasından biridir. 15 Temmuz FETÖ kalkışması sonrası Mili Savunma Bakanlığı’ndan Sağlık Bakanlığı’na devredilen hastane Eğitim ve Araştırma Hastanesi İpekyolu Ek Binası olarak hizmet veriyor.   

Sağlık Müdürlüğü başka yer yokmuş gibi Asker Hastanesi’ni yıkarak yerine Tuşba Devlet Hastanesi’ni yapmayı planlıyor. Tarihi bina yıkılmaktan kurtarılarak korunmalı sonra da müze yapılmalıdır. Yıkmak kolay yapmak zordur. Kentteki yık yok et betonlaştır anlayışı son bulmalıdır. Van halkı da yıkıma izin vermemelidir. 

Tuşba’ya yapılacak 150 yataklı hastane için ilçede hazineye ait yer bulunamıyorsa sorun görünenden daha büyüktür. O zaman sormak lazım yeni ilçe nasıl gelişecek? İlçenin yeni kurumları, tesisleri, okulları nereye yapılacak? Yanlış yapılıyor.  

Beyler, bu kadar çok yanlışı bu kent artık kaldırmaz.  

Telafisi imkânsız yanlışlar son bulmalıdır.  

Bakan Kasapoğlu tarihe geçer

Çocukluğumuzdan bu yana sporla iç içeyiz. Eski toprak futbol sahasını da şimdiki Atatürk Şehir Stadyumu’nun yapılışını da geçirdiği tadilatları da spor etkinliklerini de yakından biliyoruz.  

Mahallelerde eskiden tarlalar vardı. Nizami spor sahasına ihtiyaç duyulmazdı. Futbol oynayacak her yer doğal sahaydı zaten. Tarlaların yerinde beton binalar yükselince çocukların, gençlerin top oynayacakları alan kalmadı.  Büyükşehir olan koca şehirde belediyelerde semt sahası yapamayınca sporcu ve amatör spor kulüp sayısı azalmaya başladı. Bütün şehirde 25 civarında amatör futbol kulübü, 4 adet semt sahası var.  

Bazı kurum müdürleri keyifleri istemediği için köklü kurum spor kulübünün kapısına kilit vurdu. Kurumlar sosyal sorumluluğa sırt çevirdi resmen. Ha, “dur” diyende çıkmadı.  Bugün DSİ Spor ve Yol Spor dışında kurum spor kulübümüz yoktur.  

Amatör kulüp sayısının artırılmasına, semt sahalarına yapılmasına ihtiyaç olduğunu gazetemizde sık sık gündeme getirdik. Ne var ki ihtiyaç olan sahalar yapılmamıştır hala. 

Hafta sonu Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu kentimize geldi.  Bir dizi incelemeleri sonrası 13 ilçede yapılacak spor tesisinin müjdesini verdi ardından protokollerini imzaladı. Van spor tarihinde bir Spor Bakanı’nın bu kadar tesis yapımını bir arada gerçekleştirdiğine ilk defa tanık oluyoruz.   

Dönemin Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç 2011 depremi sonrası birkaç kez Van’a gelmişti. Tesis, stadyum, spor sahası isteyen spor camiasıyla adeta dalga geçmişti.  Kibirli duruşu, ders veren öğretmen üslubu tepki çekmişti. Umutlarla karşılanan Bakan Kılıç, hayal kırıklıklarıyla uğurlanmıştı. Yerine gelen hemşehrisi Bakan Akif Çağatay Kılıç da farklı olmamıştı.    

Bugün kent genelinde yapılacak tesislerin protokolünü imzalayan Bakan Kasapoğlu var. Onlarda bakan Kasapoğlu da bakan.  

Yatırımlar heyecan ve umut yarattı.  

Sezar’ın hakkı Sezar’a. Helal olsun, teşekkür ediyoruz.  

Ancak yetmez. Yılların ihmali, eksikliği ve haksızlığı giderilmesi gerekir.  

Kibarlığı, samimiyeti ve bakış açısıyla Bakan Kasapoğlu güven verdi.  Amatörler için futbol sahaları yapar, beklenen stadyumu Van’a kazandırılabilirse Bakan Kasapoğlu tarihe geçer.  

Şeker’in havuzları

Gençlik ve Spor Bakanı spor yatırımları için Van’a gelince yıllar önce ülkemizde yaşanan, günlerce konuşulan havuz skandalını hatırladım.  

Bakanların görevlerinden biri vatandaşların vergilerinden oluşan bakanlık bütçesini adil şekilde ülke genelinde ihtiyaç olan yerlere ve yatırımlara harcamaktır. 

Lakin bu prensibe uymayan çok sayıda bakan geldi geçti.   

DYP Bilecik eski Milletvekili Bahattin Şeker bunlardan biridir. 

Şeker, Refah Partisi ve Doğru Yol Partisi koalisyon hükümetinde 28 Haziran 1996 -30 Haziran 1997 tarihleri arasında 1 yıl spordan sorumlu Devlet Bakanı olarak görevde bulundu. Devlet kaynaklarını heba eden yanlış yatırımlarla hafızalarda yer etti.   

O yıllarda 10 milyon nüfuslu İstanbul’da 4 havuz varken Bakan Şeker, bir tane lisanslı yüzücünün bulunmadığı memleketi Bilecik’e kıyak geçerek altı adet olimpik havuz inşa etti.  

1997 birim fiyatlarıyla 30’ar milyar liraya harcanarak yangından mal kaçırırcasına acelece yapılan havuzlarda yarışma yapılacağı akıl edilmediğinden seyirci bölümü yapılmamıştı. 

Sonuçta işletilmeyen, sporcusu olmayan havuzlar bakımsızlıktan dökülerek yıkıldı. Devlet kaynakları çöpe atıldı. 

Tarih olan doğrularda yanlışlarda unutulmuyor.  

Yorumlar 2
Mustafa Eski 16 Şubat 2021 15:41

Kamu yatırımları için yer seçimleri her yerde yanlış yapılıyor. Ulaşım hiç dikkate alınmıyor. Bu konuda meslek örgütlerinden de ses çıkmıyor. Vali ve iki bürokrat karar verip gidiyor. Yer seçimi konusunda, planlama aşamasında halkın fikri alınmalı. Özellikle ulaşım konusuna dikkat edilmeli. Mustafa Eski

Şahbettin Uluat 02 Şubat 2021 10:06

Yazarımız daha yaşanabilir bir kent beklentisiyle haklı olarak geçmişte yapılmış yanlışlara dikkat çekmiş. Hiç olmazsa bundan sonra benzer konularda en doğru ve ortak akla dayanan seçimler için yetkililerin daha duyarlı olmalarını diliyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları