İkram Kali

Bu kadar rehavet, duyarsızlık yeter artık

İkram Kali

Efendim…

Kentte herkes kendi dünyasında mutlu ve mesut şekilde yaşıyor.

Altta kalanın yani vatandaşın da canı çıksın.

Kentte sanki havlu atılmış havasında bir durum var. Bundan da kimse rahatsız değil.

Kentteki görüntüler kayyım öncesinde de şimdi de aynı. Değişen hiçbir şey yok maalesef. O nedenle söylediklerimizi kimse farklı yöne çekerek amacı dışında bir çıkarım yapmaya kalkmasın. Bizim derdimiz; temiz, çağdaş, huzurlu, güvenli bir kentte insan gibi hizmetler alarak mutlu yaşamaktır.  Bizim derdimiz yapılmayanları, eksikleri sorgulamak, dile getirmektir. Biz kimin yaptığıyla değil, yapılan ve  yapılması gerekenlerle ilgileniyoruz.

Böyle gitmez!

Kent şampiyon olma heyecanını kaybetmiş spor takımına… Kepenk indirmeye hazır esnafa. Mesaisinin bitmesini bekleyen tuzu kuru memura… Risk almaktan korkan girişimciye… Zamana oynayan iddiasız yarışmacıya… Hesap verme sorumluluğu taşımayan, ben yaptım oldu anlayışındaki yöneticiye…  Üretimi durma noktasına  gelen  tesise benziyor.

Anlayacağınız…

Van'a yakışmayan içimizi acıtan durum var.

Birkaç örnek verelim…

Toplumun tüm beklentileri ve kentin ihtiyaçlarının dikkate alınacağı, istişare edileceği öneri ve düşüncelere değer verileceği söylendi. Bu anlamda farklı kesimlerden kentle ilgili yönetilen sorular yanıtsız kalıyor. 

Sözde turizm kenti dediğimiz… Yere göğe sığdırmayarak Doğu'nun İncisi dediğimiz… Memleketin her tarafını çöp, pislik, koku, düzensizlik alıp götürüyor.

Parklar, bahçeler, yollar, sokaklar bakımsız, pislik ve döküntü içinde.

Yollarda açılan çukurlar olduğu gibi duruyor.  Kimin ne yaptığı belli değil.  Kazılan yolların kapatılması kimsenin akılına gelmiyor, aklına gelenin de umurunda değil.

Ailelerimizin, kadınlarımızın, kızlarımızın ve bu yıl 700 bin rakamına ulaşacağı tahmin edilen İranlı ve yerli turistin geldiği kentte kadınlar tuvaleti yok. Tuvalet yapmayı düşünen belediyecilik anlayışı da yok.

Günlük hesap yapanlar sorumluluk almak istemiyor. Belediyelerin sürekli el değiştirmesi tembel, vizyonsuz, liyakatsiz çalışanlara acayip yaramış.

Daha önce başlatılan projelerin akıbeti belli değil. Yeni projelerin hayata geçirilip geçirilmeyeceği bilinmiyor.

Trafiği rahatlatmak üzere yeni yollar açılacağı defalarca ifade edildi. Hepsi sözde kaldı.

Belediyelerin kent merkezindeki sorunlu bazı bina ve arsaları hala çözüm bekliyor.

Kültürel, sanatsal etkinlikler rafa kalkmış gibi.

Semt sahaları yapmak, yeni spor kulüplerinin kurulmasını teşvik etmek ve desteklemek yerine belediyeler kendi takımlarını kuruyor. 2000'li yıllarda 30 amatör futbol kulübü olan kentte bugün ancak 20 kadar kulüp var. 40 yıl önce 3-4 semt sahası olan kentte bugün 2-3 semt sahası bulunuyor. 

Vatandaşa binalarınızı kaldırımdan en az 5 metre geri çekin deniliyor, birilerinin kamuya ait olan alanları işgal etmelerine göz yumuluyor.

Olmayacak semtlere imar tadilatlarıyla ticari ruhsatlar, fazla kat izini veriliyor. 

Şehrimizin sorunlarını, vatandaşın tepkilerinin hepsini bu köşeye sığdırmamız mümkün değil. Lütfen çıkıp yolları, parkları, caddeleri, sinyalizasyon ışıklarını, seyyar satıcı keşmekeşini, trafik karmaşasını,  kenti boğan kötü kokuları, denetim boşluğunu, devlete meydan okuyan rezillikleri ve daha fazlasını lütfen gezip yerinde görün ve  halktan dinleyin.

Yetkilerinizi kullanarak bu rehavet ve duyarsızlığa yeter deyin artık.

Ayıptır, yazıktır, günahtır.

 

 

Belediye isterse!

1975 yılında Van Belediye Başkanı merhum Tayyar Dabbağoğlu şehrin en merkezi yeri olan Cumhuriyet Caddesi üzerinde, hem de valiliğe yakın olan bugünkü Akbank Şubesi yanında mülkiyeti belediyeye ait yaklaşık 600-700 metrekarelik arsada yer altına kadın- erkek tuvaleti yaparak hizmete açtı. Tuvalet uzun yıllar hizmet verdi. Daha sonra göreve gelen belediyeler kente yeni tuvaletler kazandırmak yerine bu tuvaleti kapattı.

İpekyolu Belediyesi'ne görev düşüyor.

Söz konusu arsaya modern yeraltı kadın tuvaleti ve yanında birde çocuk emzirme odası yapabilir. Tuvaletin üst kısmında o bölgeye mal olan Göl Taksi yazıhanesi, Bedensel Engelliler Spor Kulübü Derneği, Lösemili Çocuklar Derneği ve Şehit Aileleri Derneği yararına çalıştırılacak 3 güzel çiçekçi büfesi konularak farklı bir güzellik de kazandırılabilir. Yetmez. Kentin farklı köşelerine yap-işlet modeliyle modern tuvaletler yapılmalıdır. Belediye yapmak isterse tabi ki.

 

 

Sanat anlayışı

Cumhuriyet Caddesi üzerinde Cumhuriyet dönemi sivil mimariyle 1940'lı yıllarda yapılan Gümrük Müdürlüğü binası 2011 depremi sonrası acelece yıkıldı! Gümrük Müdürlüğü ile PTT arasındaki sokaktan yazlık ve kışlık Emek sinemalarıyla, yazlık Şehir Sineması'na gidildiği için bu sokağa Sinemalar Sokağı adı verilmişti.  Vanlıların anılarında yer eden Sinemalar Sokağı ne alakası varsa Sanat Sokağı oldu. Sokakta şimdilerde sanat olarak akla, bedene zarar bazı pis işler yapıldığı iddia ediliyor.

Gümrük Müdürlüğü'nün yeri daha sonra Sanat Parkı adıyla park yapıldı. Sözde parkın caddeye bakan kısmına dökülen toprak aylardır duruyor. Geçenlerde Van'a gezmeye gelen dostumuz kazanların kaynadığı parka neden toprak döküldüğünü sordu. "Orası Sanat Parkı ya, Toprak olsun başınıza" mesajı vermek için dökülmüştür dedim. Dostumuz gülümseyerek belediyenin sanat anlayışına hayran kaldığını söyledi. 

Yazarın Diğer Yazıları