İkram Kali

Bilmece bulmaca

İkram Kali

Başlık Van bilmecesidir.

Aile, arkadaş ortamında sohbet arasında bilmece sorularak çocukların hem kelime hazinesini zenginleştirmesine konuşma isteğine yardımcı olunur,  hem de yaşadıkları yerin kültürünü bilmece ile öğrenmeleri sağlanır.  İnsanların şehirlerini çocuk çağında sevmeleri böyle başlar.

Halk kültürüne özen gösteren örnek aile var.  Şükürler olsun bizde bundan nasibini alanlardanız.

Bilmece, "Bir şeyin adını anmadan, kimi belirgin niteliklerini üstü kapalı bir biçimde söyleyerek ya da belirterek o şeyin ne olduğunu bilmeyi dinleyene ya da okuyana bırakan oyun" olarak tanımlanıyor. Bilmecelerde yiyecek ve içecekler, hayvanlar, organlar, insan yaşamında yeri olan her türlü araç gereç ve nesneler konu ediliyor.

Van kalıplaşmış sözlerden oluşan anonim halk edebiyatının bir türü olan bilmece hazinesi bakımında zengin yörelerden biridir. Örneğin“Yaştır çürümez, şordur kurumaz” (otlu peynir), “ Yer altında yağlı kayış “ ( yılan) gibi bilmecelerimiz var.  Van bilmecelerinin bazıları lastik gibidir. Nereye çekersen oraya gider.  Van şivesini, kültürünü bilmeyen için bilmeceden ayıplı anlamlarda çıkabilir.

Çocuklukta başlayan bilmece ilgisi ileri yaşlarda bulmaca çözmeye dönüşerek yararlı boyut kazanır.

Bilmece bulmacının alt yapısı, ilk basamağı gibidir. Bilmek-bulmak birbiriyle ilişkilidir. Etrafınızda, ailenizde bulmaca çözemeye meraklı biri varsa üslubunun yumuşak dağarcığının zengin, analizlerinin daha akılcı, çözümlerinin pratik ve sabırlarının geniş olduğunu görürsünüz.    

Bulmacanın 18. yüzyılda İngiltere’de çocukların boş zamanlarını değerlendirmesi için ortaya çıkmış bir fikir ürünü olduğu zamanla zeka geliştirdiği kanısına varılınca yetişkinler de çözmeye başlamış popüler bir aktivite olarak yaygınlaşmış. İlk kez orta düzey zorlukta yapılan bulmaca ABD’de 1913 yılında Sun Pazar gazetesinde yayımlanmış.

Bulmacaların kelime hazinesini süsleyerek, kelimeleri daha doğru daha düzgün şekilde kullanılmasına yardımcı olduğu belirtiliyor.

   Sürekli bulmaca çözmek;
– Problem çözme yeteneğini artırır. Olaylara bakış açısını değiştirir.
– Karşısına çıkan engellerde düşünerek, akıl yürüterek sorunu irdelemeye çalışmasını sağlar.

- El ve parmak becerileri güçlenebilir.
– Öğrenilen şeyleri daha iyi bir şekilde akılda tutmaya yardımcı olabilir. 
– Duygusal bazı problemleri yatıştırabilir. Can sıkıntısını giderir.
– Dikkat dağınıklığı sorununa birebir ilaçtır. Dikkati ciddi anlamda arttırır.
– Beynin çalışmasını güçlendirir. Zeka seviyesinde artışlar sağlar.
– Unutkanlığı önler. Özellikle Alzheimer gibi ciddi hastalıkların önceden önlenmesinde büyük bir rolü olabilir deniliyor.

Kimi insanlar bilmece- bulmaca gibidirler.  Tanıyorsanız, hakkında bilgi sahibiyseniz çok rahat çözersiniz. Tanımıyorsanız hakkında yeterli bilgi sahibi değilseniz çözemezsiniz, çözemediğiniz için de ön yargılarınıza yenilerek uzak durur, yanlış yaparsınız.  Sonradan tanıdığınızda çözersiniz ancak iç dünyanızda mahcup olursunuz.

Öğrenme, merak etme, okuma süreci olan bulmaca çözmeyi ihtiyaç gibi görerek yaşamının eğlencesine çeviren insanlarda var.

Vanlı değerlerimizden başarılı topograflardan, eski futbolculardan, izlemeye değer bilardo oynayanlardan, bisiklete binmekten keyif alan bulmaca ustası eski Van’ı iyi bilen tanıdığı Vanlıları aile künyeleriyle sayabilen Bahattin Türkoğlu benim tanıdığım en hızlı bulmaca çözen Vanlılardan biridir. 

Geçenlerde kendisi gibi Van Atatürk Lisesi’nin ilk mezunlarından olan okul arkadaşı Turan Haydaroğlu ağabeyimizin inşat malzemeleri iş yerinde Bahattin Türkoğlu ağabeyimizi gördüm.  Keyfini sorduktan sonra hemen söze girerek” Abi Van ile ilgili yaşanmışlıklarda bilgin bikrimin var, sosyal bir Vanlısın uygun gördüğün bir zamanda seninle keyfili bir röportaj yapmak istiyorum” dedim.  Bilmece-bulmaca gibi cevap verdi. Bahattin Abi,  karşısındakini bir iki  soru ile  sınava tabi tutarak ardından  okumayı ve  bulmaca çözmeyi öğütler.

Van ile ilgili bir soru yönelterek Van kültürü hakkında bildiklerimizi sınava tabi tuttu.

Dedi ki ,“ Kali  söyle bakalım,  ‘puta vermek’ nedir?”

İlk defa duyduğum “  puta vermek” sözcüğü karşısında put kesildim.

Baktı ki benden cevap gelmeyecek yanıtını kendisi verdi:

-Van’da eskiden şehirde insan az hayvan sayısı daha çoktu. Hayvan besleyen aileler hayvanlarını kışın köylere gönderirdi. Hayvanları yaz mevsimine kadar burada kalırdı. Yaz gelince hayvanlar tekrar şehre getirilerek sahibine teslim edilirdi.  Besleyen kişiye hayvanın sütü ve bir hayvan verilirdi. İşte bu işleme puta vermek denilir. 

Bulmaca çözmeyi bilgi eğlencesi olarak görenlerde var.

Gazetemizin imtiyaz sahibi Erdal Perihan’da bunlardan biridir. Hergün bir gazetenin bilmece sayfasını önlü arkalı çözer. Çayını keyifle yudumlarken bulmacalarla sözcükler arasında bilgi yolculuğuna çıkar.

Manifaturacı namı diğer Albay Mehmet Gülaç ağabeyimizde iyi bir bulmaca dostudur.  Mağazası Vanlıların uğrak yeridir.  Dışarıdan Van’a gelen arkadaş ve dostlarına lezzetli Van kebabı ısmarlamadan bırakmaz.  

Mekânı Van’ın siyasi, sosyal, kültürel sohbet adreslerinden biridir. Van’da lezzet ustası Şeref Şahin ağabeyimiz Mehmet Gülaç’ın dükkânında günün analizini ve kısa sohbet yaparak güne başlar. Elazığ tarzı 7 köşeli kasketiyle tanınan Van türkülerinin yaşayan sesi Seyfettin Zırhlıoğlu’da orada nefeslenir. 

Albayın mağazasından içeri girip sağ ve solda raflarda dizili Sümerbank’ı çağrıştıran renk renk kumaşlardan gelen koku arasında birkaç adım attıktan sonra bir tarafında üst üste yığılı kumaş topları olan ahşap masanın üstünde bulmaca sayfasını her defasında görürsünüz, çünkü eksik olmaz.

Bulmaca çözmek Mehmet Abi için kumaşı ölçüp kesmek kadar keyif vericidir.  

ÇAĞRI:  Van kültürümüze katkı sunmak, Van toplum ve şehir hafızasını canlı tutmak amacıyla gazetemizde bazı günler Van bulmacası yayınlamak istiyoruz.   Düşündüğüm bulmacanın soruları Van üzerine olacak. Soruların cevapları bir gün sonra gazetemizde yer alacak yeni bulmacının altında yayınlayacağız. Van’ı seven benimde Van’a bir hayrım dokunsun diyen ve bulmaca hazırlama becerisi olan Vanlılardan, Van dostlarından destek bekliyoruz.

Şerpa neymiş?

Kuruluş amacı önemli ekonomiler arasındaki temel ekonomik ve finansal politikalarda diyaloğu artırmak olan G-20 toplantısı 15-16 Kasım tarihlerinde Antalya'nın Belek ilçesinde düzenlenecek Türkiye’nin ev sahipliği yapacağı G-20  Şerpası Ayşe Sinirlioğlu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın,  toplantı öncesi bir oturumun başlığını “terörizm ve mülteci sorunu” olarak belirlemek istemesi, G-20 üyesi birçok ülke karşı çıktı. Türkiye’nin öncelikleri tartışma yarattı.

Şerpa toplantısında yapılan itirazlarda, G-20’nin kuruluş amacı anımsatılırken, bazı ülkeler iki sorunun yan yana ele alınmasına karşı çıktı; bazı ülkeler de “Bizim böyle bir sorunumuz” yok diyerek itiraz etti. Türkiye ise ısrarını sürdürdü.

İlk defa duyduğum şerpa sözcüğü nedir ne değildir diye baktım. 

ŞERPA: Diplomasi dilinde ülkesini önemli zirvelerde temsil eden, zirvelerin gündemine ülkelerini hazırlayan yetkililer için kullanılan bir ifadeymiş şerpa.  Terim son 500 yıl içinde doğu Tibet’ten Nepal’a göç eden, Nepal’ın dağlık bölgesinde yaşayan bir etnik grup olan Şerpalardan geliyor.  Tibet dilinde doğu anlamına gelen 'şer' ve halk-insan anlamına gelen 'pa' sözcüklerinden oluşuyor. Kadın şerpalara 'şerpani' deniliyormuş. Himalayalara tırmanmak isteyenlere şerpa eşlik ettiğinden, ülkeleri zirveye hazırlayan, zirvede temsil edenlere de şerpa deniliyor.

Kaçak Elektrik

Tüm Türkiye’de olduğu gibi Van’da da kaçak elektrik kullananlar var. Doğu ve Güneydoğu’da kaçak elektrik kullanımı oranı maalesef daha fazla. Van’ın 13 ilçesi içinde en fazla kaçak kullanan ilçeleri vermiyorum. Ama oranı en düşük iki ilçeyi söyleyebilirim. Biri Gevaş diğeri Bahçesaray’dır.

Haber kutsal yorum hürdür. 

 

Yazarın Diğer Yazıları