İkram Kali

Beyler geç kaldınız!

İkram Kali

Doğaya,  kültüre ve halka değer verilerek yönetilen ülkelerde tartışmalar iş öncesi yapılırken bizim gibi yerlerde tartışmalar iş işten geçtikten sonra yapılır.  Bizde tartışma konularının tamamı yanlış ve eksik, sakat yapılan işlerin düzeltilmesi üzerine olur. Sonradan akıl başımıza geliyor.

“Yeni ilçelerin sınırları yeniden belirlensin” deniliyor.  Böylece yeni bir tartışma konumuz daha oldu. 

Tuşba Belediye Başkanı Fevzi Özgökçe İpekyolu ve Tuşba ilçe sınırlarının yeniden çizilmesini istiyor. Gerekçesi de şu: “Tuşba ilçesine baktığımızda ismini Urartular döneminde başkentlik yapan Tuşba’dan alıyor. Fakat Tuşba, şu anda İpekyolu sınırları içerisinde yer alıyor. Yani Van Kalesi ve eski Tuşba şehri şu anda İpekyolu sınırları içerisinde bulunuyor. Bunun yanında İpekyolu ilçemizde 300 bin nüfus Tuşba ilçemizde ise 150 bin nüfus var.”

 Özgökçe tezinde, eleştirisinde haklı olabilir ama geç kaldı.

İpekyolu ve Tuşba ilçelerinin isimleri verilirken Van’ın 4 Ak Parti Milletvekili var mıydı? Vardı.  İsimlere karar veren idarecileri, bürokratları atayan kimdi Ak Parti hükümeti. Şimdi şikâyet eden kim? Ak Partili Tuşba Belediye Başkanı.  

“Ben demiştim”  demek pek hoş bir yaklaşım değil ama insan gördükleri ve yaşadıkları karşısında zorunlu olarak bu itici iki kelimeyi demek zorunda kalıyor

Özgökçe’nin bugün şikayet  ettiği Tuşba ve İpekyolu isim ve sınırları ile ilgili konuyu yerel seçimler öncesi “  Yanlış yok mu?”  başlıklı yazımda dile getirerek özetle şöyle demiştim: “  ‘Geçmiş olsun, sırası mı?’  Diyenler olabilir. Bizim görevimiz yazmak, tarihe kayıt düşmek. İlçelere isim verilirken halka soran olmadı.  Öneriniz nedir diyen de çıkmadı. İsimlere nerede, kimler, nasıl karar verdi onu da bilemiyoruz. Nedense şehirde yaşayanların düşüncelerine bu gibi durumlarda değer verilmez zaten. Birileri masa başında ilçeye, birileri yola,  parka kafasına göre isimler verir. 

İster beğen, isterse beğenme.

İlimiz Büyükşehir olduktan sonra iki yeni ilçe daha kuruldu.  İlçelere isimler verildi. Tuşba ve İpekyolu.  İsimler güzel ama sınırları itibariyle isimlerin yerlerinin yanlış olduğunu düşünüyorum.  İpekyolu’nun ismi Tuşba olması gerekiyordu.  Çünkü  dün bugün ile bağlanmış olurdu.  Tarih Tuşba’da yeniden can bulurdu. Van Kalesi Tuşba ilçesi sınırları içinde olmalıydı.  İlçe isimleri sizce de yanlış bırakılmadı mı?.... Tuşba bugün İpekyolu ilçemizin sınırları içinde kalan Urartuların başkenti olan yerdir. Yani

Van Kalesi’dir.

O zaman

İnsan sormadan edemiyor. Van’ın kalbi olan ilçesine neden Tuşba ismi verilmesi düşünülmedi? Burada bir yanlışlık yok mu?  Bir kentin kaderini, geleceğini belirliyorsunuz ama isim verilmesinde gereken özeni göstermiyorsunuz.  Ciddi hata yapıyorsunuz.  Tarihçilerden, uzmanlardan yararlanılmış olunsaydı bu hata olmazdı.”

O gün yapılan yanılış şimdi ortaya çıkıyor. Neticede güneş balçıkla  sıvanmaz.

Mızrak çuvala sığmayınca böyle oluyor.

Başkan Özgökçe’ye buradan şunu hatırlatmak isterim. Başkan, mensubu olduğunuz partinin 12 yıllık döneminde ilimizde birçok işler yapıldı. Ancak bir kamyon dolusu da yanlış işler gerçekleştirildi.  Bu yanlışların tamamı da sizin atadığınız idareciler eliyle yapıldı ve yapılmaya da devam ediyor. Milletvekileriniz, parti yöneticileriniz yanlış yapanları, çokbilmişleri o günlerde sadece izledi. 

Dün ilçe isimlerini yanlış bırakanlar,  sınırları yanlış çizenler,  benzer hatayı 7 yıl önce Gevaş Selçuklu Halime Hatun Türbesinin yanı başına beton yurt binası dikerek yapmıştı.   Bir başka vahim hata da Van Kalesi’nde işlendi.  Kalenin girişinde 1. derce sit alanı olan arsa Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’na baskı yapılması sonucu 2. dereceye düşürüldü. Sonra kalenin yeşil eteklerinde sırıtan, tarihi yapıyla bütünleşmeyen çirkin bir mimariye sahip ucube beton yığını Van Müzesi yapılarak kültürel yanlış yapıldı.  İddia ediyorum. İler ki yıllarda Van Kalesi’ni mahveden bu ucube müzenin yıkılması için tartışma başlatılacak.

Ak Partili Gevaş Belediye Başkanı Sinan Hakan ne diyor?  “ Selçuklu eseri Halime Hatun Kümbet’ini çirkinleştiren beton yurt binasının yapımına o dönem karşı çıkılmasına,  ruhsat verilmemesine rağmen bina inatla yapılmış. Bina ruhsatsızdır, çirkindir yıkılmalı!”  Ne zaman yapılmış? 7 yıl önce.  7 yıl önce bu yanlış yapılırken sorumlu olanları, idarecileri, siyasileri geçenlerde isim isim yazdım.

İşimiz yap boz.

Bugün de Edremit’te vatandaşların yaşam alanında inatla ısrarla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından göl manzaralı beton bina dikiliyor. Ve doğa katlediliyor.  Yazılıyor, çiziliyor,  tepki gösteriliyor, yanlıştır inşaata izin vermeyin, durdurun deniliyor. Ama Ak Parti ve yetkililerin umurunda değil.  İnşaat çaktırmadan devam ediyor.  Yanlıştan er geç dönülerek beton yığını  yıkılacak.

Yapın, yıkın.   Olan ülkenin kaynaklarına oluyor.  

Başka ne oluyor?

Bir yanlış iki doğruyu götürüyor.

Demeçler, sözler, vaatler hepsi hava. Sayın Özgökçe,   parti meclisiniz, vekilleriniz, il, ilçe başkanlarınızla bir araya geldiğinizde lütfen şunu dile getirin, “ Biz ciddi hatalar yapıyoruz. Bir yandan yapıyoruz diğer yandan hatalı yapılanları düzeltmek için yıkıyoruz.  Kamuoyunun önerilerini, eleştirilerini, tepkilerini zamanında dikkate almıyoruz.  Vatandaşı sözlerle oyalıyoruz. Açıklamalarımızın,  sözlerimizin arkasında durarak gereğini yaparak vatandaşa güven verelim. Ülke kaynaklarının heba olmasına ilimizin çirkinleşmesine izin vermeyelim.”

Birde eliniz vicdanınıza koyun. Bu yanlışları başkaları yapsaydı kıyamet kopmaz mıydı? 

Ama herkes sus pus.

At sahibine göre kişniyor? 

Yazarın Diğer Yazıları