Belediyelerin kar-ne notu

Geçen hafta Van'da son yılların en yoğun kar yağışı gerçekleşti. Vanlılar özlem duydukları kar yağışına kavuşurken beyaz gelinliğe bürünen Van'da ilginç görüntüler oluştu. Yağış okulların yarıyıl tatiline denk gelince çocuklar Kar Bayramı sevinci yaşadı. Kızağını kapan çocuklar sevinç ve heyecanla karlı tepelere koştu.

Ancak…

Her şey bu kadar romantik ve güzel olmadı.

Kar yağışı hayatı olumsuz etkiledi.

Cadde ve sokaklarda biriken kar yığınları zamanında kaldırılmayınca toplumdan tepkiler yükseldi. Tepkiler üzerine Van Büyükşehir Belediyesi yazılı açıklama yaparak il genelinde hiçbir mağduriyetin yaşanmadığını belirtti.

Belediye öyle dedi ama toplumdan yükselen sesler daha farklı oldu:

* Belediyeler kar mücadelesinde sınıfta kaldı.

* Belediyeler heyecanını kaybeden, maçın bitmesini bekleyen takım havasında.

* Belediyeler sanki yarıyıl tatiline girmiş gibi.

* Belediyeler de yetki, bilgi, birikim ve tecrübeli ellerde olmayınca kar mücadelesi başarısızlıkla sonuçlandı.

* Belediyelerin kar ile mücadelede başarılı olmaması için belediyelerin içinden ve dışından çalışanlar oldu.

* Çok kar yağmasına rağmen belediyelerin kar mücadelesini başarılı buluyoruz ve takdirle karşılıyoruz.

* Siyasi bir kurum olan belediyeleri yönetmek ve iş yapmak kolay değil.

* Van kadar sahipsiz başka bir kent yoktur.

* Elazığ'da deprem enkazı kaldırıldı, Van'da kar yığınları hala duruyor.

Beyler…

Kar yığını  cadde ve sokaklar, buzlu kaldırımlar Van'a yakışmadı.

Sanki Antalya'ya kar yağmış gibi, garip  bir durum yaşandı. 

Yüz binlerce insanın yaşadığı, gündüz saatlerinde nüfusu ikiye katlanan, alışveriş, ticaret, sağlık merkezinin kalbi olan şehrin yani İpekyolu ilçesinin ana arterleri, sokakları öncelikle temizlenmesi gerekirdi ama yapılamadı. Kar yağışı sonrası önceden hazırlanmış planın, belediyeler arasında koordinasyon ve hazırlığın olmadığı veya uygulanamadığı görüldü.

Özetlersek…

Belediyeler kar mücadelesinde kırık not alarak sınıfta kaldı. Belediyelerin savunma yapmak yerine öz eleştiri yapmaları daha yararlı olur.

Yapılacak iş basitti

Van ilk defa yoğun kar yağan bir şehir değil.

Kış ve kar memleketimizde yaşamın vazgeçilmez parçasıdır. Kış gelmeden, kar yağmadan kurum kuruluşlar, vatandaşlar ona göre hazırlık yapar.

Yakın zamana kadar Van'a öylesine yoğun kar yağışı olurdu ki kerpiç evlerimizin toprak damlarındaki kar yığınlarını dam çökmesin diye 3-4 kez atmak zorunda kalırdık.

1990'lı yıllarda kardan kapanan köy yollarını açmak için İl Özel İdaresi'nin elinde yeterli makine parkı yoktu. Köylülerden kiralanan traktörlerin önüne birer kar küreme aparatı takılarak her köyün kendi yolunu temizleyerek açık tutması için pratik formül geliştirildiğini de iyi hatırlıyorum.

Siyasi çizgisi farklı olmasına rağmen kentimizdeki yüklenici bir firman vatandaşlar mağdur olmasın düşüncesiyle belediyenin karla mücadele çalışılmalarına araçlarıyla destek olduğunu da biliyoruz.  

DSİ 17. Bölge Müdürlüğü, Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü, İl Emniyet Müdürlüğünden destek alan Büyükşehir  Belediyesi de bunları yapabilirdi!

En basitinden.

Yüklenici firmaların inşaat sezonu olmamasından dolayı yatan yüzlerce kepçe, kamyon, greyderi var. Büyükşehir Belediyesi ve merkez ilçe belediyeleri firmalarla protokol yaparak iş makinelerinden yararlanabilirdi. Kaldırımlar ara sokaklardaki kar yığının kaldırılması için de günü birlik işçi çalıştırabilirdi. 

Ama yapılmadı!

Makam, mevki, yetki, kaynak sorunları çözmek ve hizmet yapmak için yetmiyor…

Kar çok şeydir

Kar berekettir…

Kar şiirdir, romandır, hikâyedir. Kar nostaljidir, romantizmidir. Kar hayallerin gerçeğe dönüşmesidir. Kar yakınlaşmak, toplanmak, sıcaklık ve eğlencedir. Kar anıları tazelemek, geçmişle bugünü bir birine bağlamaktır. Kar siyah beyaz fotoğraftır.  Kar duygudaşlık yaparak aç ve açıkta kalanın halinden anlamaktır. Kar içsel yolculuktur. Kar paylaşmaktır. Kar küçük şeylerden büyük mutluluklar çıkarabilmektir. Kar ayıpları, hastalıkları örtmektir. Kar mutluluğun, sevincin resimdir. Kar ilham kaynağıdır. Kar, karmaşık ve yorucu yaşamı yavaşlatan beyaz mevsimdir. Kar yerel lezzetlerin sofralara geldiği zaman dilimidir. Kar saflık, temizliktir. Nihayetinde kar heyecan ve umuttur.

Geçen hafta kar yağmış, yollar kapanmıştı.

Araçların çoğu karlar altında kalınca herkes yollara yaya düşmüştü. Karlar içinde yürürken sulu boya resim ustası değerli dostum Hüseyin Ayça'yı karşımda buldum.

Her zamanki gibi tebessüm ediyordu.

Ayaküstü sohbet ettik.

Çevreyi gözlemleyerek yürüdüğünü görünce içimden geçeni hemen söyledim; "Güzel kar yağdı; ressamlara, şairlere, fotoğrafçılara, âşıklara, sevenlere gün doğdu. Sende güzel fotoğraflar çekerek kim bilir ne harika resimler tuvaline yansıtacaksın" dedim.

Sabahtan bu yana dolaşarak kış manzarası fotoğrafı çekmeye çalıştığını ama eski Van evleri, bahçeleri, sokakları olmayınca gönlünden geçen manzaraları görüntüleyememekten dert yanan Hüseyin Ayça'ya bazı manzara mekanları önerisinde bulunarak ayrıldık.

Şimdilik...

Kısmen betona yenilen ve yağmalanan yeşil ile mavinin buluştuğu Edremit'te Hüseyin Ayça'nın 250 kış manzarası fotoğrafı çektiğini öğrenince mutlu oldum. Suluboya tablolarına yansıyacak Edremit resimlerini merakla bekliyorum.