İkram Kali

Amatör spor gerçeği

İkram Kali

Dün spor muhabiri arkadaşımız Rıdvan Can’ın “  İhmal böbreğine mal oldu” haberini okudunuz. DSİ Sporlu Ömer Sürücü Erciş Gençlikspor müsabakasında girdiği ikili mücadelede iç kanama geçirerek böbreğinin bir tanesi alındı.   Olay bütün detaylarıyla haberde yer  aldı. Futbolcu olmanın ötesinde insan olarak Ömer kardeşimize çok üzüldüm.  Ailesinin ekonomik durumu iyi olmayan Ömer için hepimiz birşeyler yaparak sahip çıkmalıyız.

Van’da amatör spor yerlerde sürünüyorsa koca şehirde hala iki futbol sahasına gençler mahkûm olmuşsa,  takım sayısı ve futbolcu sayısı artmıyorsa,  yıldız futbolcu çıkmıyorsa durup düşünmek gerekir.  Van tek bir takımla o da 3. Ligin alt sıralarına rıza gösteriyorsa suçlusu basınıyla,  yöneticisiyle, vekiliyle,  belediyeleriyle, spor dernekleriyle,  yöneticileriyle hepimizin.  Lütfen çocukların, gençlerin sesine kulak verin. Lütfen gençlerin yasal makul sosyal istek ve ihtiyaçlarını karşılayın.

Sporda  özellikle  futbolda sakatlanmalar doğaldır. Ancak genç bir futbolcunun sakatlanma sonrası saatlerce beklemesi, sahada ambülans ve  sağlık  görevlisinin bulunmaması  düşündürücüdür. Birileri çıkıp  “efendim ev sahibi kulüplerin kendi maçlarında ambülans ve  sağlık  görevlisi bulundurma  zorunluluğu var” mazeretine sığınarak  sorumluluktan kaçamaz. Kaldı ki amatör kulüplerin ambülans, sağlık  görevlisi  sağlayacak  gücüde  yoktur.  Neticede futbol oynayanlar insandır ve  bu kentin çocuklarıdır. Van’da futbol kulüplerinin ekonomik durumunu,  yetersiz yönetim biçimini sanırım herkes biliyor. Dolaysıyla bir genç futbolcunun kaybettiği böbreğinde aslında bir kentin yerlerde sürünen futbol gerçeği yatıyor.  

 Yıllardır bu şehrin yerel yönetimleri yasal hakları ve payları olmasına rağmen amatör  futbola  belediye bütçelerinden gerekli pay ayırmadılar. Yıllardır bu kentte belediyeler tek bir semt sahası, tesisi yapmadı. Yıllardır bu kentte kulüp ve dernek yöneticileri kendilerini geliştirmediler, birbirleriyle barışık olmadılar.  Ağlama, isteme, mücadele etme dahi becerilemedi. Bugün Gaziantep’in Şehitkamil ilçesinde her semtte çim saha spor alanı, spor tesisi var. Van’da neden yok? Neden Van’da olmasın?

Peki milletvekillerine, belediye başkanlarına, belediye meclis üyelerine bunun hesabını soran tek bir spor kulübü yöneticisi, spor adamı oldu mu?  O da yok.  Belediyeler bütçe hazırlarken kulis ve lobi yaparak bütçeden spora yatırım ve pay isteyen oldu mu? O da yok. Bakın her yıl bir mahalleye bir futbol sahası yapılmış olsaydı bugün Van’ın her mahallesinde en az 2-3 adet çim saha vardı?    Bu şehir kadar kendi sorunlarına bigane kalan, korkak, cesaretsiz, samimiyetsiz bir kent daha yoktur.  Kimseyi suçlamaylım. Önce kendimizi sorgulayalım.

1985’te İskelespor,  1992 yılında DSİ Spor  3. Lig’de, Vanspor  ise 1. Lig’de  onlarca takım da  Van Amatör  Ligi’nde mücadele ederken Van’da  çim saha sayısı aynıydı. Yani iki adetti. Ancak Van Kalesi’nin etrafında binlerce dönüm arazi doğal çim sahaydı. O tarlalarda Beşiktaş’ta, Malatyaspor’da, Diyarbakırspor’da  diğer  illerden gelen takımlar antrenman yaptı, Van’ın  futbol kulüpleri   antrenman yaptı maç  oynadı.  O tarlalar yapılaşmaya açıldı. Korunamadı. Mahalle arlarına binalar dikildi. Geldik 2014 yılına 1 milyonu aşkın nüfusu olan kentte rakamla 2 adet çim saha var.  Mahallelerde modern spor tesisleri mi dediniz. Çok beklerisiniz. Yazacak o kadar çok şey var ki!  

Vanlıların Yemek Şenliği Başlıyor

Her mevsimin ayrı bir güzelliği ayrı bir kültürel özelliği var Van’da.  Kentimiz her mevsimde ayrı bir renge bürünür.  Her Vanlı bu güzellikten, hoşluktan nasibini alır.  Bir mangal, bir semaver ile Van Denizi’nin kıyısı yaz aylarının mütevazi keyfini çıkarmaya yeter. Kış geldiğinde ise soğuk, karlı havalarda sıcacık bir coşku yaşanır evlerde. Kültür birikimi, gelenekler kendini gösterir. Gizemli Van mutfağının kendine has lezzetli yemekleri kış günlerinde aileleri, dostları yerel yemeğin lezzetine düşkün Vanlıları evlerde kurulan sofra etrafında buluşturur. O pazar günü Vanlıların Yemek Şenliğidir adeta. Bu buluşmada Van’ın mutfak, yemek ve aile kültürü de genç kuşaklara aktarılır.Bir nevi eğitim semineri olur.

Hünerli, mahir kadınların ellerinde lezzet kazanan Van yemekler için annelerin, halaların, teyzelerin, gelinlerin, dostların evinde toplanılır pazar günleri.  Pazar günü bir araya gelen kadınlar, genç kızlar el ve gönül birliği ile Van yemekleri yaparlar. Van yemeklerini yapmak kolay değil beceri, sevgi emek ister. Pazar günleri Sengeser, keledoş, gurut aşı, helise, Kürt köftesi,  den aşı, ayran aşı, şile, erişte aşı,  su böreği,  içli köfte,  mercimekli bulgur pilavı tuzlu balık, fırında balık,  tava, işbabyan, ayva tatlısı, ev baklavası vesaire lezzetlere olan özlem giderilir. Yemek sonrası bol bol çay içilir, sohbet edilerek sosyal bağlar güçlendirilir. O nedenle Van’da kışın Pazar günleri kültürel değer taşır.

Den, nohut, etli kemikten yapılan lezzetli Van yemeklerinden kurut aşı yedim geçen pazar. Sizde hanımların yaptığı Van Yemekleri Şenliği’nin etrafında ailenizle, dostlarınızla bir pazar günü bir hanede toplanın, Vanlı olmanın, yaşamın keyfine varın. Rahmetli Fevzi Levendoğlu ağabeyimizin deyimiyle,”  Yiyin,  diyin,  gülün, eğlenin. Bu gününüzde hoş geçsin.”

Medya’da kıyım var

Star Medya Grubu,Kanal 24, Akşam ve Güneş gazetelerini elinde bulunduran işadamı Ethem Sancak, Star Medya Yayıncılık Grup Başkanı Mustafa Karaalioğlu, Star gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Ziya Cömert ve Akşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ocaktan'ı görevden aldı. Sevinmek yanlış olur. Ama rüzgarla gelen fırtınayla gider.

Temel Maçta

Temel futbolcuymuş.Kalecilik yaparmış.Bir gün karısını maçına götürmüş.Karısı seyrediyor diye canla başla çalışmış ve 90 dakika hiç gol yememiş.Maçtan sonra bakmış karısı ağlıyor. Sormuş

"Uyyyyyyyyyy hatun niye ağliyosün?"

Hatun cevabı vermiş:

"Seni top ile vuriyiler vuriyiler sen kaçamayidunda "

Yazarın Diğer Yazıları