İkram Kali

Ak Parti kendi kalesine gol atıyor!

İkram Kali

Örgütçülük, siyasi parti yöneticisi olmak yetenek, bilgi,  birikim, öngörü, özveri, sevgi, sabır, engin bir hoşgörü, cesaret, sağlam duruş, ileri görüş ister.  Bu teşkilatı da güçlü kılar.

2014’te ilimizi yönetecek yerel yöneticileri belirleyecek seçimler var. Ak Parti seçimlerde BDP tarafından yönetilen belediyeleri kazanmak, elindeki belediyeleri de kaybetmeden seçimden başarıyla çıkmayı hedefliyorsa ki hedefliyor!  Yalnızca siyasi rakibini suçlayarak,  kötüleyerek, mazeretler yaratarak başarı elde etmesi mümkün değil. Önce kendi içinde tutarlı olacak. .  Bunun yolu,  yöntemi bellidir?  Partinizi şirket, kendinizi de şirket ortağı gibi gördüğünüz  sürece işiniz  zordur.. Ne yapacaksınız?   Partinizin felsefesi, ilkeleri, hedefleri doğrultusunda siyaset yapacaksınız.  Van’ın sorunları, beklentileri, geleceği doğrultusunda samimi olarak maratoncu gibi küçük hesaplar yapmadan koşturacaksınız.  Yetmez. Halka güven vereceksiniz, şeffaf olacaksınız, kapınızı açık tutacaksınız, hakım olacaksınız,  kendi ararınızda siyasi,-ticari odaklı derin yapılanmaya girmeyeceksiniz. Rakip gördüğünüz partiden daha çok çalışacak, daha çok çabalayacak, daha çok gönül kazanacak, daha disiplinli şekilde organize olacaksınız. Küçük olsun benim olsun demeyeceksiniz.  Başarıya inanacak ve hak edeceksiniz.

Peki, böyle oluyor mu?

Bence olmuyor.  Önce Başbakan Erdoğan’ın 48 saatlik Van ziyaretinde yanlış organizasyonlar, ciddi hatalar yaparak kendi kalenize ilk golü atıyorsunuz.   Ardından bütün kadroların bir arada gövde  gösterisi  yapamadığı, heyecansız  aday tanıtımı  yapıyorsunuz. İkinci golü de cumartesi günü temayül yoklamasında yaşanan organizasyon bozukluğu sonucu çıkan olaylar ile kalenize kaydediyorsunuz. Yerel seçim başlamadan 2-0’lık bir mağlubiyet söz konusudur. Moral, motivasyon açısından kötü bir sonuç.

Yeri gelmişken şunu da belirteyim; İktidar partisi olarak Büyükşehir ve İlçe Belediye Başkanlıkları için Ak Parti’ye yapılan aday adayı başvuru sayısı yeterli değil.  Yeterli buluyor ve dert edinmiyorsanız,   ayrıca toplumda heyecan yaratacak, sevilen, yüksek potansiyele sahip isimlerin yeteri sayıda başvuru yapmadığını sorgulamıyorsanız denilecek söz yoktur.

Gelelim temayül yoklamasının detaylarına.

Cuma günü yazdığım” Oyunu kime vereceksin?”  başlıklı yazımda temayül yoklamasında olması gerekenleri belirterek delegelere yönelik teşkilat basksından, kafa kol ilişkisinden söz ederek açık uyarıda bulunmuştum. Temayül yoklamasının yapıldığı Anadolu Öğretmen Lisesi Salonu’nda Ak Parti Genel Sekreteri Haluk İpek başkanlığında 8 kişilik Ak Parti Genel Merkezi tarafından görevlendirilen gözlemci grubu nezaretinde 800’e yakın oy kullanıldı. Tatsız olaylar da bu ekibin gözü önünde gelişti. Çıkan olaylar,  havada uçuşan sandalyeleri,  yumruklaşmaları, bağırıp çağırmaları yok saymakta mümkündür,  abartmakta.  Doğru olan ne abartmak, ne de yok saymaktır.  

Ak Partililer sonuçtan ders çıkarmalıdır. Bu olaylar birikimin, gerilimin dışa vurumudur. Temayül denilen tercih yoklamasında başkan aday adayı olsun veya olmasın, adaylık potansiyeli  bilgi birikimi,, temsil yeteneği bulunsun veya bulunmasın teşkilatta herkes kendisine veya yakın gördüğü kişilere çalıştı. Amaç temayül üzerinden genel merkeze ‘ben varım, ben güçlüyüm, teşkilat beni seviyor, teşkilata hakimim, beni unutmayın haa’ mesaj vermek.   Konumu güçlendirme, şark kurnazlığı anlayışı altında geçen temayül yoklamasının tarafsız,  sağlıklı sonuç vermesi mümkün değildir. Ak Parti Gençlik Kolları Başkanı ile Edremit İlçe Gençlik Kolları arasında yaşanan olayın özeti de budur.

Yaşananlara farklı değerlendirmeler yapıldı:   Büyütmemek lazım,    temayüle gölge düşürdü,  parti içi kişisel kavga, demokratik olmayan bir anlayış,  partiye zarar veren görünüm, organizasyon bozukluğu,  benlik hırsı, doku uyuşmazlığı ve üzücü şeyler…    Olayların asıl sorumlularından biri de Ak Parti Genel Merkezi’dir. Van’da bu olanları ya görmüyorlar, ya da Başbakan Erdoğan’dan gizliyorlar.   Ak Parti istenmeyen olaydan güçlenerek de çıkabilir, yara alarak da. Ama nasıl? Sorunun cevabının muhatabı Ak Parti Genel Merkezi’dir.

SAYGIYLA ANDIK

Hayatı boyunca aydınlanmadan ve bilimden yana tutumuyla öncü rol oynamış olan örnek lider Mustafa Kemal Atatürk`ü ölümünün 75. yılında saygıyla andık. Ruhu şad olsun.

RANDEVU

Konya’dan Van’a atanan Vali Aydın Nezih Doğan yaklaşık 3 aydır Van’da görev yapıyor. Geçen hafta meslektaşımız Cafer Karakoç Bölge Gazetesi’nde yer alan köşe yazsının bir yerinde şöyle diyordu: “…Anadolu Basın Yayın Birliği Van Şubesi olarak biz de kendisiyle randevu aldık. Yaklaşık 1,5 ay oldu, henüz randevumuza olumlu bir cevap verilmedi…”

Bu yazıdan iki gün sonra Vali Doğan çeşitli temaslarda bulunmak üzere Van'da bulunan Kimse Yok Mu Derneği Konya Şubesi Başkanı Hasan Kıratlı ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti. Başkan Kıratlı Konya'dan Van'a atanan Vali Doğan'a,  Konya'daki başarılı çalışmalarından  dolayı teşekkür ederek yeni görevinde başarı dileğinde bulundu. 

SAVAŞ’I KAYBETTİK

Televizyoncu, muhabir ve gazeteci Savaş Ay’ın kalbi gırtlak kanserine fazla dayanamadı durdu. Savaş Ay, halkın ve olayların içinde olmayı, gazetecilikte sözünü eğip bükmeden söylemeyi severdi. A akımı onun marka eseridir. Haber yapmak üzere Van’a çok geldi. Valilikte görevim sırasında kendisiyle tanıştım. 1990’lı yılarda Kültür Bakanlığı tarafından düzenlenen Sanat Kervanı’nın Subay Orduevi’nde düzenlediği, Nükhet Duru konserinde sunucu Çiğdem Tunç-Mehmet Ali Erbil’di. Erbil gecede Savaş Ay’ın adını anarak basit bir espri yaptı. Geceyi izleyen Savaş Ay’ın muhabir asistanlarından Nevin Sungur’un yüksek sesle gösterdiği sert tepkiyi hiç unutmam. Ay, mücadele ettiği Savaş’ı kaybetti. Allah rahmet etsin.

 

Yazarın Diğer Yazıları