Vanlılar halen tehlikenin farkına varamamışlar
İdris Ortakaya
Van’da terör önemli bir meseledir. Devlet bu işin bilincindedir. Gerekeni yapıyor. Deprem Van’ı yakıp yıktı. Çok canlara mal oldu. İnsanlarımız, çok acılar çekti. Devletimiz ve milletimiz üzerine düşenin fazlasını yaparak, yaraları sardı. Çok şükürler olsun ki, bu gün depremle ilgili dertlerimizi geride bırakarak normal yaşamımıza devam etmekteyiz. Ancak farkında olmadığımız ya da önemsemediğimiz bir felakete doğru adım adım yaklaşıyoruz. O da Van gölünün kirlenmesiyle ilgili felaket.
Ankara Van Derneği olarak, Van Ticaret ve Sanayi odası, Van Belediyesi ile ortaklaşa düzenlediğimiz Van Denizi Çalıştay ’ı çok önemli bir çalışmayı içeriyordu. Bu çalışmanın bilimsel verileri Almanya Hamburg Üniversitesinden gelen iki profesörle Van gölü çevresinde yapmış olduğumuz çalışma neticesinde şekillendi. Bu çalışma Van 100.yıl üniversitesinden üç profesörle desteklendi ve sonuçta Van denizi Çalıştayı, Ankara da bu bilim adamlarının sunumları ile başlatıldı. Çalıştayımıza ulusal medya büyük önem verdi. Bilim adamlarının yapmış olduğu çalışmalar 200 sayfalık bir rapor haline dönüştürülerek, Van valisi ve Van belediye başkanına sunuldu. Bu raporlarda hastalığın tespiti ve tedavisi de yer almaktaydı.Bu çalışmamızı desteklemek maksadı ile “Van Denizi, Çevre Temizliği”Ana temalı ilk ve orta dereceli okullar arasında resim yarışması düzenledik,Bu yarışmayı kazanan 6 çocuğumuzu birinci seçerek onları bilgisayar vererek ödüllendirdik. Diğer, onlarca çocuklarımıza çeşitli hediyeler “GÖKÇENAY” grup destekleri ile verdik. Van müftüsü ile görüşüp, kendisinden her Cuma hutbesinde Van gölünün kirletilmemesi için beş dakika vatandaşı bilinçlendirerek duyarlı hale getirilmesini de rica ettik.
Çok ciddi ve çok önemli bir çalışmayı eyleme dönüştüreceğimiz süreçte, ne yazık ki Van’da deprem oldu. Yapılan çalışmalar doğal olarak gündem dışı kaldı.
Van’ın hayati meselesi olan bu önemli sorun kimsenin umurunda değil. Kimse olayın ciddiyetinin farkında değil. Van gölü yoğun bakımda yatan bir hasta durumundadır. Yoğun bakımda tedavi edilmediği takrirde komaya girecektir. Eğer Van gölü komaya girerse hiç kimse Van’da yaşayamaz. Bu olay Van’ı da bitirir çevresindeki İl ve İlçelerde. Bu mesele bu kadar önemli bir meseledir. Her kes bunu böyle bilmeli ve ona göre hareket tarzını belirlemeli.
Van gölü, öncelikle Vanlılarındır sonra Türkiyelilerindir. Daha sonra dünyalılarındır. Van gölü bir dünya mirasıdır. Van gölü çok önemli bir değerimizdir. Van gölüne sahip çıkmak insanlık görevidir. Bu değerimize sahip çıkmayanlar insanlıklarından utanmalılar. Gezi olaylarında dört ağaç için ülkeyi yıkıp yakanlara, twitter dan mesaj atıyordum Van gölüne karşıda duyarlılık gösterin diye, ancak kimse mesajlarımı dikkate almadı, ülkeyi yıkıp yakmayı tercih ettiler.
Haydi, Vanlılar görev başına. Belediyenizle, valiliğinizle, Sivil toplum kuruluşlarınızla, basınınızla medyanızla, müftülüğünüzle, seferberlik ilan ederek bu hastamızı tedavi edelim. Sizler böyle bir çalışma başlattığınız taktirde, inanıyorum ki hem Türkiye’den hem de dünyadan önemli bir destek alacaksınız. Önemli olan tüm kişi ve kuruluşların adım atmasıdır. Bu önemli adımı Van Ticaret ve Sanayi Odası attı. Oda bir komisyon oluşturarak, çalışmaya başladı. Başta oda başkanımız, Sayın Necdet Takva olmak üzere emeği geçen herkesi minnetle şükranla anıyorum.
