İdris Ortakaya

ULUSLARARASI HUKUK…

İdris Ortakaya

Ne demek bu bilen var mı?

İnsan hakları evrensel beyannamesi, bunu da bilen var mı?

Birleşmiş Milletler Teşkilatı, bu ne demek, bilen var mı?

Ülke sınırlarının belirtilmesinde yapılan sözleşmeler neyi ifade etmektedir. Bilen var mı?

 Lozan antlaşması bizim ülkemiz için "tapu senetiymiş" diyen çok bilmişlerin ne dediğini bilen var mı?

Haydi hep beraber bu sorulara cevap arayalım.

Bu soruların cevabını öncelikle Orta Doğu’da arayalım.

Irak Devletini yıktılar… Böldüler… Parçaladılar… Kaynaklarına el koydular. Yüz binlerce insanını katlettiler. Göstermelik bir Devlet olarak kaldı.

Libya Devletini yıktılar. Parçaladılar, Böldüler. Petrol ve diğer kaynaklarına el koydular. Yüz binlerce insanını katlettiler. Göstermelik bir Devlet haline dönüştürdüler.

Suriye Devletini yıktılar. Parçaladılar. Böldüler. Kaynaklarına el koydular. Yüz binlerce insanını katlettiler. Milyonlarca insanları göçebe haline dönüştürdüler.

Filistin devletini yaktılar. Yıktılar. Açık ceva evine dönüştürdüler. Her gün onlarca Filistinliyi katletmektedirler. Büyük ölçüde topraklarına el koydular.

Azarbeycan’ın topraklarını işgal ettiler.

Daha bunlara benzer,  dünyanın bir çok yerindeki ülkelere karşı aynı uygulamalar yapılmaktadır.

Kim bunlar?

Birleşmiş Milletler Teşkilatının beş daimi üyesi olan ABD, İngiltere, Rusya, Çin ve Fransa, dersem, onları daha iyi tanırsınız.

Bunlar, hiçbir kurala, kaideye ve yasal hükümlere uymazlar.

Dünya onların malıdır.

Onlar efendi diğer iki yüze yakın Devlet de onların köleleridirler.

Birleşmiş Milletler Teşkilatı bir karar aldığında bu beş daimi üyelerden birisi kararı kabul etmez ise o karar uygulanamaz.

Yani onlara göre beş Dünyadan büyüktür.

Bize göre de dünya beşten büyüktür.

Gelelim uluslararası hukuka; Uluslararası hukuk, beş daimi üye’den sonra, sayıları onu geçmeyen diğer Devletlerin hak ve menfaatlerini korumakla görevlidir.

Bu on beş Devletin dışında kalan yüz seksenbeş ülke uluslararası hukukun baskısı altındadırlar unutmayalım.

İnsan hakları evrensel beyannamesi; çok mükemmel bir şekilde hazırlanmış bir metindir.

Bu beyanname onbeş devlet ve onların vatandaşları için geçerlidir.

Yüz seksen beş ülkenin vatandaşları bu insan hakları evrensel beyannamesinden yararlanamazlar.

Ülke sınırlarının belirlenmesi ile ilgili antlaşmalar; Beşi birlikçiler ve onlara yakın olan Devletler diledikleri Devletin sınırlarını ihlal edebilmektedirler.

Bu bir güç meselesidir.

Gücün varsa topraklarını korursun.

Güçlü değilsen onlar senden istedikleri kadar toprak alır ve kaynaklarına da el koyabilirler. Irak gibi Libya ve diğerleri gibi…

Lozan antlaşması; ülkemizin tapu senetiymiş.

Hadi ordan be aptal kafalı senin tapu senetini kim ipler.

Doğu Anadolu ve Güneydoğu bölgelerimiz elimizden gidiyordu. ABD terör devletini sınırlarımıza inşa ediyordu. Yüz yılın en önemli lideri olan Recep Tayyip Erdoğan’ın dik duruşu ve kahraman ordumuzun tavizsiz mücadelesi sayesinde kurtulduk, o karanlık hesaplardan…

Ne Lozanı, ne tapusu, ne senedi.

Bu antlaşma mı kurtaracaktı bizi.

Ancak o antlaşmayı suda eritip içerdik.

Belki midemize iyi gelirdi.

Şükürler olsun, ülkemiz bölgemizin en güçlü oyuncularından biri durumuna geldi.

Bizim dışımızda kimse oyun kuramaz.

Suriye halkının da umuduyuz.

Libya halkının da umuduyuz.

Filistin halkının da umuduyuz.

Yüce Allah ordumuzun gücüne güç katsın, inşallah.

Saygılarımla…       

Yazarın Diğer Yazıları