İdris Ortakaya

NATO ve Türkiye

İdris Ortakaya

NATO: Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütüdür. Bu Örgüt 04.Nisan.1949 da 12 ülke tarafından kurulmuş ve giderek üye sayısı artmıştır. Şu anda 29 ülke NATO üyesidir. Türkiye 1952 yılında NATO ya üye olarak kabul edilmiştir. Sovyetler birliğinin karşıtı bir politika izleyen NATO aynı zamanda üyesi olan ülkelerin güvenliklerini korumayı amaçlamaktadır.

NATO örgütü kurulduktan 6 yıl sora yani 1955 yılında NATO karşıtı olarak Sovyetler Birliği tarafından Varşova paktı kuruldu. Dünya iki sisteme bölünerek, NATO Kapitalist sistemle yönetilen ülkelerin koruyucusu ve kollayıcısı olurken, Sosyalist sistemin de koruyucu ve kollayıcısı Varşova Paktı olmuştur. 1991 yılında Sosyalist sistem bitmiştir. Varşova Paktı da bu sistemle birlikte tarihe gömülmüştür. NATO örgütü de bu tarihten itibaren gereksiz bir örgüt konumuna düşmüştür. Amacına yönelik görevi sona ermiştir. Ancak fesih edilmemiştir. 1991 yılından bu güne kadar ABD'nin emrinde hizmet vermeye devam etmektedir. ABD mazlum ülkeleri sömürmek için NATO örgütünü dilediği gibi kullanmış ve halen kullanmaktadır.

Biz NATO örgütünün en güçlü üyelerinden birisiyiz. NATO nereye istemişse biz oraya gitmişiz. Gittiğimiz yerlerde şehitler vermişiz. Gazilerimiz olmuş. Kore sinden tutun Balkanlara kadar her yerde var olmuşuz. Şimdi ülkemizi bölmeye çalışanlarla biz savaş verirken NATO ortalıkta görünmemektedir. Bu nasıl bir ortaklık anlayışı. Sınırımızda güvenliğimize kast eden bir terör girişimi mevcuttur. Afrin'e NATO'nun operasyon düzenlemesi gerekirken, bu operasyonu biz yapmak zorunda kalmışız. Kendi güvenliğimizi kendi imkânlarımızla sağlamak zorundayız. Bize destek olacaklarına harekâtımızın sınırlandırılması doğrultusunda baskı uygulamaya çalışmaktadırlar.

ABD ülkemizin yönetimini denetim altına almak için ülkemizdeki işbirlikçileri vasıtası ile Gezi olaylarını başlatarak sonuca gitmeye çalışmıştır. Şükürler olsun ki başaramamıştır. Doğu ve Güneydoğu bölgemizde PKK ile başlattığı hendek savaşını da şükürler olsun ki kazanamamıştır. FETÖ terör örgütü vasıtası ile ülkemizi işgal etmeye çalışmış, şükürler olsun ki başaramamıştır. Fırat Kalkanı operasyonumuzun başarısı endişelerini artırmıştır. En son olarak Afrin, Mümbiç de kurdukları terör Devleti kozunu oynamaya başlamışlardır. Şükürler olsun ki bunu da başaramamışlardır. Türk ordusu Afrin de PKK, PYD, DEAŞ ile savaşmıyor, ABD, NATO ve Avrupalı Haçlı Şeytanlar ile savaşmaktadır. Mağlup olan yalnızca PKK, PYD, DEAŞ değildir bunlarla birlikte ABD, NATO ve Avrupalı Haçlı Şeytanların tümüdür.

Tehdit ve baskılara Türkiye'nin lideri teslim olmamıştır. Olmayacaktır da. Liderimizle birlikte seksen milyon inançlı ve imanlı Türk vatandaşı şehit olmaya hazırdır. Dünyanın en güçlü ordusuyuz. Bu orduyu hiç bir güç yenemez.

Dünya yeniden dizayn edilecektir. Miladı dolmuş ve işlevini yitirmiş Birleşmiş Milletler Teşkilatı ile birlikte ABD'nin özel kuvveti haline gelen NATO da inşallah tarihin kara sayfaları içinde yerlerini alacaklardır. Dünya lideri Recep Tayyip Erdoğan Dünya beşten büyüktür diyerek Birleşmiş Milletler Teşkilatının ipini nasıl çektiyse, Ülkemize saldırıyorlar " Ey NATO sen neredesin? Türkiye NATO'nun üyesi değil midir? Haydi, bakalım Suriye ye gel. Niye gelmiyorsun " Diye sordu. Bu sorma ile NATO'nun da ipi çekilmiş oldu. Birleşmiş Milletler, NATO ve ABD ya adam olacaklar yada def olup gidecekler. Bir daha gelmemek üzere.

Saygılarımla.

Yazarın Diğer Yazıları