İhanet Çeteleri

İşçi Partisi şimdiki adıyla Vatan Partisi Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin siyasi partilerinden birisidir. Genel Başkanı da Doğu Perincek’tir…

İşte bu zat, 13 kişilik bir heyetle Suriye’nin eli kanlı faşist diktatörü olan ve milyonlarca insanı katleden Esed’i Şam’da ziyaret ederek büyük bir ihanete imza atmıştır.

Ancak şu bilinmelidir ki; T:C. Devleti Esed’in zulmüne karşı çıkarak, bu alçak faşist diktatöre karşı tavır koymuş ve her türlü ilişkisini askıya almıştır.

Şu anda Esed ülkemizin düşmanıdır…

Esed,  Türkiyeyi haritadan silecek kadar Türkiye düşmanıdır.

Düşmanımız olan bu alçağa heyet halinde giden ‘bu densizlere” ne denmeli.

Bu ilişki kendi ülkesine ihanet sayılmaz mı?

Bu kadar gözü dönmüş, pervasızca, şuursuzca, alçakça bir ihanet bizleri şaşkına çevirdi.

Kan dondurucu  anlayışa ne diyeceğimizi şaşırmış durumdayız.

          Sanıyorum Doğu Perinçek, bu yanlışı yapan tek kişi, tek parti değildir.

            Kendisiyle aynı karekterde olan CHP ve onun Genel Başkanından örnek almıştır.

Çünkü CHP’de Esed’e bir heyet göndermişti.

MİT’in tırlarında silah olduğunu iddia ederek, kendi Devletini düşmanlarımıza ihbar ederek ihanet suçu işlemişti.

CHP’nin ihanetini örnek alan Doğu Perinçek ve arkadaşları bu ihanete katılarak utanç tablosunda yerlerini almışlardır.

Ülkemiz Suriye ile bir savaşa girmiş olsaydı bu zihniyet bizi arkadan vurarak düşmanlarımızdan yana tavır alırlardı.

İhanet çeteleri için yasal anlamda bir yaptırım uygulanmamasından dolayı üzgünüm.

Bunla hakkında ülkeye ihanetten dava açılmalıdır, diye düşünüyorum.

Ülkende devleti yönetenleri eleştirebilirsin.

Onların yanlışına katılmaya bilirsin.

Ancak, bu olayı düşmanımız olan karşı tarafa giderek ülkemizin aleyhine bir görünüm vermek ülkeye ihanettir.

Hiç bir şekilde bu ihanetin affı olmamalı.

Bu  zihniyetle aynı kubbe altında olmaktan utanç duyuyorum.

          Erdoğan düşmanlığının eşittir ülke düşmanlığına dönüştürülmesi kadar aptalca bir yaklaşım olamaz.

Erdoğan bu gün var yarın yok.

Ama bu ülke ilelebet var olacaktır.

Ne Erdoğanlar geldi, gitti.

Daha niceleri gelip gidecek.

Bu kadar acımasızca bir düşmanlığa bir anlam vermek mümkün değil.

Vatandaşlarımızın büyük bir çoğunluğu Erdoğan’ı tercih ederek ülke yönetimine gelmesini istemektedirler.

Erdoğan’a onlarca kez tuzaklar kuruldu.

Allah Erdoğan’a yardımcı oldu.

Tuzaklara düşmeden, doğru bildiği yolda ilerlemeye devam etti.

Erdoğan’a, vatandaş, her seçimde vize vererek yoluna devam etmesini istedi.

Bunu bir türlü hazmedemeyen şer güçleri, düşmanlıklarını artırarak devam ettirdiler.

Halkın iradesine saygı göstermek insani bir yaklaşımdır.

İnsanlıktan nasibini almamış olanlar, yeni seçim döneminde de seçilmekten  umutlarını kesmiş olan şer güçleri, hep birlikte haraket ederek, ekmek yedikleri, yaşamlarını sürdürdükleri bu ülkeye ihanet ederek ülke düşmanları ile işbirliği yapmaktan çekinmediler.

Bunların gerçek yüzleri açığa çıkarılmalı, deşifre edilmeli ve tüm halkımıza anlatılmalı,

          Ülkemiz bölgenin en istikrarlı ve en güçlü ülkesidir.

Böyle bir ülkenin vatandaşı olmak onurdur.

Bundan onur duymayan, küçük, basit siyası çıkarlar uğruna genel çıkarlarımızı hiçe saymayı ne Allah kabul eder ne de kul…

 Yüce Allah bizleri ve ülkemizi bu ihanet çetelerinin şerrinden korusun.