İdris Ortakaya

Hiç bir varlık sebepsiz yaratılmamıştır

İdris Ortakaya

Doğada her şey birbirine bağlıdır. Hiç bir olay kendinden bağımsız değildir ve olamaz. Doğa; dağıyla, taşıyla, bitkisiyle, hayvanıyla, insanı ile bir bütündür. Yaradılmış olan her varlığın mutlaka bir görevi vardır. Yaradılmışlar arasında da öyle mükemmel bir denge mevcuttur ki; varlıkların birisi yok edilir ise denge bozulur. Örneğin, sinek yok olduğunda, ondan beslenen kuşlar da yok olur. Bu kez çok önemli sorunlar meydana gelir. Mutlaka doğanın dengesi korunmalıdır.

Doğada her şeyin birbirine bağlı olması gibi, toplumsal yaşamımızda var olan sosyal, siyasal ve ekonomik yapılar da birbirine bağlıdır.

Dünyada meydana gelen her olay bizi ve dolayısıyla herkesi ilgilendirir.

Suriye'de olup bitenden bana ne diyemezsin.

Libya'da olup bitenden bana ne diyemezsin.

Yemen'de olup bitenden bana ne diyemezsin.

Somali'de olup bitenden bana ne diyemezsin.

Filistin'de olup bitenden bana ne diyemezsin.

Bu gelişmelere bana ne demek ya vurdumduymazlıktır ya da kasıtlı bir yaklaşım biçimidir.

Çin'de bilinmeyen bir mikrobun meydana getirdiği şok sağlık sorununa bana ne diyemezsin.

Çünkü bu mikrop seni de tehdit ediyor.

Hatta tüm Dünya devletlerini de tehdit etmektedir.

Bu olayla mücadele etmek tüm Dünya devletlerinin görevidir.

Suriye'de, Yemen'de, Somali'de, Libya'da ve Flistin'de yapılan zulümlere sessiz kalmak Çin'de hortlayan mikroba sessiz kalma anlamına gelmez mi?

Haydi delikanlıysan Çin mikrobuna karşı tedbir alma.

"Bana ne" de, bakalım.

Diyebilecek misin?

Diyemezsin.

Dünya'da adil bir sistem ne yazık ki yok!

Adil olmak, uluslararası hukuka bağlı kalmak. insan hakları evrensel beyannamesi ve benzeri uygulamalar güçlü devletler arasında geçerlidir.

Hatta sınırların belirtilmiş olmasının da hiç bir önemi yoktur.

Sınırlarını koruyabilecek gücün varsa kimse senin sınırlarına müdahale edemez.

Koruyacak güce sahip değilsen eğer, yeniden sınır belirlemesi yaparlar.

Sen güçlü isen kimse sana haksızlık yapamaz.

Güçlü değilsen, sana ait tüm kaynakları elinden alırlar ve hatta ülkeni de parçalara bölerler.

Bize ne Suriyeden, bize ne Libya'dan dersen eğer, yarın da bize ne Doğu Anadolu'dan, bize ne güneydoğu Anadolu’dan demek zorunda kalırsın.

ABD'ye rağmen, NATO'ya rağmen dik durabilir bir tavır sergilemiş olursan eğer hiç bir güç sana rağmen senin bölgende her hangi bir tasarrufta bulunamaz.

Türkiye Devleti, içinde barındırdığı bu kadar çok haine rağmen, dünyanın jandarması ABD'ye rağmen, sınırlarında uydu bir PKK devletinin kurulmasına izin vermedi.

Ülkemiz FETÖ ve vurucu gücü olan PKK ile kuşatma altına alınmıştı.

FETÖ, devletin kılcal damarlarına kadar sirayet etmişti.

PKK doğu ve Güneydoğu da tam bir özerk yönetim oluşturmuştu.

Ağa babaları ABD'nin talimatı ile özerlik ilan ederek harekâta geçtiler.

Çok şükür kazdıkları hendeklere gömüldüler.

Bu yenilgilerinden sonra 15 Temmuz işgal girişiminde bulundular.

Şükürler olsun başaramadılar.

Afrin'e gömüldüler.

Fırat kalkanı harekâtı ile mağlup oldular.

Vazgeçtiler mi?

Hayır.

Biz vazgeçtik mi?

Hayır.

Milli meselemize sahiplenip Libya ile yaptığımız ikili anlaşma ile doğu Akdeniz’de çok önemli stratejik bir alan kazanarak harekat kabiliyetimize önemli bir kazanım sağlamış olduk.

Doğru bir dış politika izleyen Devletimiz bölgenin en önemli ülkesi olmamızı sağlamıştır, bu hamle ile…

Bizim içinde bulunmadığımız hiç bir çözüm, çözüm olamaz, bu da kesin olarak bilinmeli!

Bu vesile ile Devlet için, ülke için elini taşın altında bulundurmaktan çekinmeyen tüm yöneticilerimize şükranlarımı sunuyorum…

Elazığ merkezli depremden dolayı hayatını kaybetmiş yurttaşlarımıza Yüce Allahtan rahmet, Yaralılarımıza acil şifalar dilerim. Devletimizin tüm ilgili birimleri deprem bölgesine intikal etmiştir. En kısa sürede yaraların sarılması ve mağduriyetin giderilmesini dilerim. Allah ülkemizi daha büyük afetlerden korusun.

Saygılarımla…

Yazarın Diğer Yazıları