İdris Ortakaya

Devletin Temsilcileri Uyuyor Mu?

İdris Ortakaya

Terörle mücadele olmazsa olmazlarımızdandır. Terörün kökü kazınıncaya, teröristler silahları ile birlikte gömülünce kadar tavizsiz bir şekilde bu mücadele yürütülmelidir. Devletimizle hemfikir olduğumuz bu çalışma “BÜTÜN SİVİL İNİSİYATİF OLUŞUMU” olarak bizlerin Devlet yetkililerine ilettiğimiz bir proje, aslında… Devlet, devlet olmanın gereğini yerine getirerek vatandaşına güven verirken teröristleri de “korku tüneline” sokmuştur… 

Evet, vatandaşın can ve mal güvenliği sağlanmış teröristlere gereken yapılmıştır.

Projemizin bir diğer ayağı, bölge halkının mağduriyetinin bir an önce giderilmesi çerçevesindedir. İş ve aş ihtiyaçları karşılanmalıydı. Yıkılan viran olan meskenleri bir an önce yaptırılmalıydı. Bölgeye gerekli yatırımların yapılması konusunda acele edilmeliydi. Vatandaşlarının yaraları sarılmalıydı.

Bunların hepsinden daha önemlisi ise Devletin vatandaşlarına göstereceği yakın ilgi ve şevkatti. Bu yaklaşım vatandaş ile Devletin bütünleşmesini sağlayacak en önemli ilişkiydi. Devlet bu yazdıklarımın büyük bir bölümünü yapmıştır ve yapmaya çlışmaktadır. Ancak en önemli kısmını ihmal etmiştir. Nedir bunlar? Sadece bir ilçeden örnek vereceğim. Lütfen Devletin ilgilileri bu yazdıklarımı irdelesinler. Yüksekova PKK’nın can damarını oluşturan ve finans kaynağının merkezi konumundadır. Şu anda Yüksekova yerle bir edilmiştir. Yıkılmıştır, yakılmıştır. Yüksekovalılar çok mağdur durumdadırlar. İlçenin bu duruma gelmesinin alt yapısını PKK oluşturmuştur.

İlçede güvenliğin sağlanmış olmasından dolayı vatandaşlar yavaş yavaş evlerine gitmeye başlamışlardır. Vatandaşla Devlet yetkilileri şu anda biribirlerine yabancıdırlar. Aralarında her hangi bir diyalog ne yazık ki yoktur. PKK’nın siyasi temsilcileri bölge insanı ile temasa geçmiştir. Devletin kazanması gereken vatandaşı PKK yeniden kazanma çabası içindedir. Bu adamların bölgede dolaşmasına izin veren anlayışı kınıyorum. Terör destekçileri bölgede dolaşarak vatandaşa baş sağlığı dilerken onların yanında olduğu izlenimini verebiliyor. Dertlerini dinliyorlar. Vatandaşa moral veriyorlar. Kendilerinin yıkıp yaktıkları ve viraneye çevirdikleri yerin vatandaşlarını kazanmaya çalışırken, Devletin Kaymakamı ve diğer görevlileri uyuyorlar mı?

Her gün vatandaşın yanında olmaları gereken Devlet yöneticileri vatandaştan uzak durarak neyi çözebileceklerini merak ediyorum.

Cumhurbaşkanımız taksicilerin mekanına giderek onlarla sohbet edip, hal ve hatırlarını sorarak onları önemsiyor ve onların gönüllerini feth ediyor…  Kaymakam efendi esnaflarla görüşürse küçülür mü? Bir kahveye gidip vatandaşlarla on dakika sohbet etse, dertlerini dinlese, o insanların gönüllerini kazanmış olmaz mı? Nerede böyle kaymakam? Nerede böyle Devlet adamı? Sayın Cumhurbaşkanıma ve Başbakanıma sesleniyorum. Lütfen o bölgenin hassasiyetni göz önünde bulundurarak bölge halkı ile Devletin arasında çok iyi iletişim kurabilecek bilgi ve becerileri olan Devlet görevlilerini atayarak mevcutları hemen değiştirin. Bölge için hayati bir meseledir…

1990 yıllarında terörle ciddi bir mücadele yapıldı. Ancak silahlı mücadelenin yanısıra başka da hiç bir şey yapılmadı. Tek başına silahlı mücadelenin yeterli olmadığı gerçeğini 1990’lar mücadelesinde anladık. Mücadeleyi eksik yapmanın bedelini bu gün ödemekteyiz. Bu günde aynı hatayı yapmamalıyız. Diyarbakır halkı HDP’lileri kabul etmedi. Siirt halkı HDP’lileri kabul etmediler. Halkın bu tepkilerinden sonra Devlet halkla bütünleşmek için onları kazanmak, yanına almak için nasıl bir çalışma yaptı? Doğrusu merak ediyorum. Doğru dürüst bir şeylerin yapılmış olduğunu sanmıyorum. Bölgede görev yapan validen, en küçük memura kadar, özel yetiştirilmiş, bilgili, becerikli kişiler mutlaka görevlendirilmelidir. Sosyologlar, psikologlar, toplum bilimcileri bölge halkına eğitim vererek “vatandaşın, Devletle bütünleşmesi” mutlaka sağlanmalıdır.

Geçmişte yapılan hatalar inşallah tekrarlanmaz. Bu konuda hata yapma lüksüne sahip değiliz. Bölgemizdeki vatandaşlarımızın tümünü Devlet olarak kazanmak zorundayız. Devlet millet bütünlüğünü mutlaka sağlamalıyız. Bu bütünlük sağlanmadığı taktirde yapılan işlemlerden hiçbir kazanç elde edemeyiz. Şehitlerimizin kemikleri sızlar…

Terörle mücadelenin başarı ile sonuçlanması için Devlet ve millet bütünlüğü mutlaka sağlanmalıdır.

Saygılarımla…

Yazarın Diğer Yazıları