Devletin Bağımsızlığı Henüz Gerçekleşemedi

Devleti siyasi iktidarlar yönetir. 13 yıldan beri Devleti yönetmeye çalışan AK Parti halen Devlet içinde kümelenmiş ihanet çetelerinden  kurtulamamışlardır.

80 yıl bu ülkeyi yönetenler, 13 yıldan günümüze kadar dilediklerini yaptıramamanın hırçınlığı içinde, ülkenin yok olması pahasına, ülkemize savaş açmış ve her türlü güçlerini harekete geçirerek darbe vurmaya çalışmaktadırlar.

Son on yıl, bu ülke bizim ülkemiz, biz ülkemizi dilediğimiz gibi yönetiriz diyenlerin karşısına çıkan güçler, "siz kimsiniz biz nasıl istesek, siz öyle idare etmek zorundasınız" diyen dış düşmanlarımız, yerli iş birlikçileri ile birlikte kendilerine itaat etmeyen yönetimi görevden uzaklaştırmak için her türlü entrikaları yapmaya çalışmaktadırlar.

ABD, PKK'yı kandırarak, gaza getirerek, ülkemize saldırmasını sağlamıştır. ABD, PKK'yı, PKK'nın sonunu getirebilecek bir maceraya itmiştir. ABD, PKK'yı kullanıp, sonra da atmıştır. Sonuç olarak yüzlerce Kürt ve Türk ailelerinin evine ateş düşmüştür. Yüzlerce günahsız insanların hayatına kastederek katliam gerçekleştirilmiştir. Milyar dolarlarca maddi zarara uğramamız sağlanmıştır. Ülke ekonomisi alabildiğine sıkıntıya düşmüştür. Bölgedeki yatırımlar durmuş, yollar yıkılmış, köprülerimiz uçurulmuş, barajlarımız bombalanmış, doğalgaz boru hatlarımız patlatılmış; kısacası  yapılabilecek her türlü alçaklık yapılmıştır.

ABD'nin paralelci uşakları, tüm güçleri ile saldırılarını sürdürmektedirler. Bu alçaklar, tüm terör örgütlerini, muhallefet partilerini, sivil toplum kuruluşlarını,  medya ve basın organlarını taarruza geçirmişlerdir. Erdoğan düşmanlığı, kaçak saray  teranesi hepsinin ortak hedefi olmuştur. Aynı dili kullanmaktadırlar. Çünkü aynı merkezden yönetilmektedirler.

Kendi ülkemizi, dilediğimiz gibi yönetme hakkımızın bulunmadığını söyleyen bu alçaklarla başlatılan bir savaşın içine girmiş bulunmaktayız. Bundan şu sonuca vardığımız kanısındayım. Biz bu ülkede Kurtuluş savaşı yapmadık. Kurtuluş savaşımız göstermelik bir savaştı. Çünkü, onlar bizden istediklerini aldılar. 80 yıldan beri onların dizayn ettikleri biçimde ülke yönetildi. Şu anda, ülkemizi biz yönetir hale geldik.  Kimseden icazet almadık.

Biz bağımsız bir ülkeyiz, dediğimizde, etrafımız sarılarak yok etme organizasyonları başlatılmıştır. Kurtuluş savaşının şimdi başladığı inancı içindeyim. Bu savaşta herkes bulunduğu tarafta yerlerini almalıdırlar.

Devlet Bahçeli'nin basın toplantısını izledim. Ülkücülerin, Kürt halkı ile ilgili bir sorunlarının olmadığını açıklaması ve olumsuzlukların ülkücülerden kaynaklanmadığını, provokatörlerden kaynaklanmış olduklarını ifade ederek, kardeşliğimizi kimsenin bozamayacağı işaretini vermiştir. Geçmişte de aynı sağ duyulu yaklaşımları, Sayın Bahçelinin kaliteli bir insan olmasının işaretidir. Bu anlamda Bahçeli takdire şayan bir insandır. Ancak, Erdoğan düşmanlığı ve kaçak saray söylemleri Bahçeli'ye yakışmayan ve hainlerin söylemlerinin seslendirmesini de kınıyorum.

Sayın Bahçeli'ye soruyorum, Sizin Başbakan yardımcılığı döneminizde, Bayındırlık Bakanınız yolsuzluktan yüce divanda yargılanmadı mı? Yargılandı ve Yapı işleri Genel Müdürünüz, yolsuzluk ve rüşvetten mahkum edilerek hapse atıldı. Bu olay sizin iktidarınız döneminde yaşandı. Neden bu günahın bedelini siz ödemediniz?

17 - 25 Aralık hadiseleri ile ilgili yargı kararını Verdi. Sizin için verilen yargı kararına saygı duyuyorsunuz, diğerleri için verilen yargı kararına neden saygı göstermiyorsunuz?

Sayın Bahçeli, çok değerli bir Devlet adamı olduğunuz tartışılmaz. Ancak, son zamanlarda bir davranış bozukluğu içinde olduğunuz görülmektedir. Erdoğan'ı fobi haline getirmişsiniz. Bir an önce bu fobinizden kurtulmak zorundasınız. Partinizden ayrılanları eleştirirken, dağa bir kuş kondu. Dağa ne kazandırır. Ayrılanları küçümseyerek, dağdan bir kuş uçtu. Dağ ne kaybeder mantığınız yanlıştır. Kuşlar uçar, bir de bakarsınız dağda yalnız kalmışsınız.

Paralelci hainlerin kaset marifetleri ile sizin Milletvekillerinize şantaj yapıldığını hatırlıyorum., Sizinle ilgili bir kaset mi var? sorusu aklımı karıştırıyor. Size santaj mı yapılıyor? Bu olumsuzluğunuzun sebebi bu mu? diye düşünüyorum.

Seçim olmayabilirdi. Siz koalisyon ortağı olabilirdiniz. Bu fırsatı değerlendirmemenize hiç bir anlam veremiyorum. Erdoğan'ı vatana ihanet etmiş gibi suçladınız. 1960 ihtilalinden sonra devletin her kademesinde örgütlenen paralel örgüt sizin iktidar olduğunuz dönemde daha çok güçlendi, unuttunuz mu? Bu ihanet çeteleri ile neden mücadele etmediniz? Bunları Erdoğan mı devlette görevlendirdi? PKK'nın başkanı Apo sizin iktidar döneminizde yakalandı. O dönemde ceza yasalarımızda idam cezası vardı, neden idam edilmesine karşı çıktınız?

Paralel örgüt ve PKK terör örgütleri on yıllarca bu ülkede cirit atan örgütlerdir. Erdoğan bu örgütlerle en doğru mücadeleyi veren insandır.

Kurtuluş savaşı yeni başladı.

Sayın Bahçeli bu savaşta Türkiye devleti ile birlikte olmalısınız.

Hani sizin bir deyişiniz var ya "Ey Türk titre ve kendine gel".

Bu savaşı ülkemiz Allahın izniyle kazanacak.

Tam bağımsız Türkiye'yi yeniden kuracağız.

Doğru yerin, devletimizin yanı olduğuna inanıyorum.

Biz ordayız.

Sizleri de bekleriz.

Saygılarımla…