İdris Ortakaya

Devlet Bahçeli Tam Bir Devlet Adamıdır

İdris Ortakaya

Bir kaç yazımda sayın Bahçeli'yi yanlışı ve doğrusuyla değerlendirmiştim. Çok ciddi bir Devlet adamı olduğu tartışılmaz… Ülkenin ali menfaatlarini birinci sırada gören bir liderdir.

Haziran seçimi ve sonrasında sergilemiş olduğu yanlış politikalar nedeni ile hem kendi tabanı nezdinde hem de kamuoyu nezdinde puan kaybetmişti. Her şeye hayır demesi ve uzlaşmaz tutumu, bizleri bir araştırma yapmaya itmişti. Çeşitli yorumlar ve tahminler yapıldı. Bahçeli’nin bu olumsuz tavrını çözmeye çalışmaktaydık. Herkes kendine göre bir yorum geliştirdi. Ben de sayın Bahçelinin büyük bir sıkıntı içinde olduğunu tahmin ediyordum. Bu tahminini bir yazımda şu şekilde ifade etmiştim. "Bahçeli bir takım güçler tarafından tehdit ediliyor yargısına kapılmıştım. Paralel yapı tarafından tehdit mi ediliyor? diye düşünmüştüm. Yazımda soruyordum paralelcilerin elinde bir kasetin mi var diye?" Şimdi yanıldığımı görüyorum. Sayın Bahçeli paralel yapı tarafından tehtit edilmiyor. Paralel yapı MHP’nin tamamını kuşatma peşindedir.

MHP’nin ülkemiz geleceğinin önemli bir sigortası olduğunu düşünüyorum. Sayın Devlet Bahçeli’nin MHP gibi marjinal bir siyasi partinin Genel Başkanı olması, ülkemiz adına büyük bir şanstır. Çok kritik günler geçirmiş olmamıza rağmen, ülkü ocakları elemanlarının sokağa çıkmasını yasaklayarak, büyük Devlet adamlığına yakışır bir davranış sergilemiştir. Ülkemizde Kürt ve Türk halklarını biri birilerine düşürme girişimi çok uzun yıllardır devam etmektedir. Halen de bu gelişmeden medet umanlar mevcuttur. Bu düşünce sahipleri her zaman karşımızda büyük bir tehlike olarak görülmelidir. Özellikle PKK’nın en büyük arzusu budur… Bunun farkında olan bu büyük insan, bu olumsuzluğa izin vermemiştir. Tam bir Devlet adamı sorumluluğu bilincinde davranan, Bahçeli’yi minnet ve şükranla anıyorum. Bahçeli bu doğru davranışı ile ülkemize çok önemli katkı sunmuştur. Kardeş kavgasına kesinlikle izin vermemiştir.

MHP’ye göz diken, ülke düşmanları boş durmamaktadırlar. Devlet Bahçeliyi tasfiye etmeye çalışanlar, sayın Bahçeli’nin ifadesine göre paralel yapı organizasyonudur. Bu söylem doğru ise hem MHP hem de ülkemiz ciddi bir tehdit altındadır. Marjinal insanların MHP’nin yönetimini ele geçirmelerine, MHP’lilerin ve Ülkü ocaklarının izin vermemesi gerekmektedir. Devlet Bahçeli hatasız bir insan değildir. Elbette hataları vardır. Ama bir lideri değerlendirirken doğru ve yanlışlarını teraziye koyarak değerlendirmeliyiz. Günahı ile sevabı tartılmalı hangisi ağır geliyorsa öyle karar verilmeli. Sayın Bahçeli’nin doğruları, yanlışlarının yüz katıdır. Sevabı, günahını yüze katlar. Bahçeli sahiplenilmelidir. Bahçeli çok önemli bir liderdir. Bu lider ülke için gereklidir.

MHP’liler ve Ülkücülerin sayın Bahçeliye sahip çıkacaklarından hiç bir şüphem yoktur. Bahçeli bu Genel Kurulun Galibi olacaktır.

Parti olumsuz unsurların eline geçtiği taktirde hem MHP kaybedecektir hem de Ülkemiz kaybedecektir. İçinde bulunduğumuz bu kritik günlerde Kemal Kılıçdaroğlu vasıtası ile oluşturulan şer cephesinde tek eksik MHP’dir. MHP’yi de bu cephenin içine katmaları için tüm güçlerini seferber etmişlerdir, bu olumsuz unsurlar…  

Başta Erdoğan düşmanları olmak üzere tüm emperyalist güçler ve onların uzantıları CHP, PKK, PARALEL ve diğer unsurların tek hedefi vardır… MHP’yi de bu cepheye dahil etmek…

Kılıçdaroğlu, Sivil Toplum Kuruluş temsilcileriyle buluştuğu toplantıda yaptığı konuşmada; Erdoğan ve AK Parti’ye olan düşmanlığını dile getirerek, ülkede yönetim boşluğu olduğunu savunurken “Başbakanın kim olduğu belli değil. Bakanın kim olduğu belli değil. Erdoğan Anayasa Mahkemesine karşı. Tek başına ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Artık AK Parti Devletine karşı bir savaş içerisindeyiz” dedi.

Paralel’in kaset genel başkanı her zamanki gibi Erdoğan düşmanlığını zirveye taşımak için tüm gücüyle mücadele etmektedir. MHP gibi önemli bir gücü de aralarına alma çabası içindedirler. Ülkücüler bu tehlikeli oyunu farketmek zorundadırlar. Bu oyuna gelmemelidirler. Ülkemizde faaliyet gösteren tüm partiler bizim partilerimizdir. Bu partilerin yönetimine kaliteli, yetenekli, bilgili ve yurtsever insanlar getirilirse, hem parti kalite kazanır, hem de ülkemiz kazanır. Aksi olursa, hem parti kaybeder, hem de ülkemiz kaybeder. Bu anlamda kadroları seçecek parti seçmenlerine önemli sorumluluk düşmektedir. Ben MHP seçmeninin çok duyarlı davranacağı inancındayım. Genel Kurulun hem MHP’ye hem de ülkemize hayırlar getirmesini dilerim.

Değerli okurlarım, emin olun ki, ülkemizde şu anda kurtuluş savaşı verilmektedir. Bu savaşın sonunda ya bağımsız Türkiye’yi yeniden inşa edeceğiz. Yada emperyalist güçlerin güdümünde ve onların emir ve talimatları doğrultusunda yönetilerek, eski yapıyı devam ettirmiş olacağız.

YAŞASIN BAĞIMSIZ TÜRKİYE.

Saygılarımla.

Yazarın Diğer Yazıları